Japan Pazarı Mağazası Sahibi Mehmet BOZKURT;



Hedefim Zonguldak’ta AVM yapmak



Japon Pazarı Mağazaları’nın sahibi Mehmet Bozkurt, Çaycuma ilçesine açtığı mağazanın ardından hedef büyüttü.



20 Yıl önce Ankara sokaklarında işportacılık yaparak bugünlere gelen başarılı işadamı Mehmet Bozkurt, yeni hedefinin ve hayalinin Zonguldak’ta büyük bir AVM inşa etmek olduğunu söyledi.



 



İşportacılık yapıyordunuz, bu gün mağazalar açıyorsunuz. Bu ticari başarıyı neye borçlusunuz?



Ben Mehmet Bozkurt’um çok kafam çalışıyor diye bir iddiam yok. Bu kısmet işi, nasip işi. Çünkü, benden çok zeki ve akıllı olan insanlar var. Bu Allah’ın verdiği bir beceri, kısmet diye düşünüyorum her şeyden önce. Tabi, ticarette bir yetenek işi, sonradan olmuyor. İkincisi düzgün olmak lazım. Haram ile helali iyi ayırt etmek lazım. Helal ile haramı ayırmazsan eninde sonunda mutlaka iflas edeceğini bilmeli insan.



Neden Ereğli değil de, Çaycuma’ya mağaza açtınız?



3 Bin metrekare Çaycuma’da bir mağazamız var. Zonguldak nüfusu 100 bin, Çaycuma’nın 26 bin ama neredeyse Çaycuma’daki mağazamız Zonguldak Mağazası kadar iyi iş yapıyor. Çaycuma şehircilik anlamında çok farklı, yönetimsel olarak da farklı. Dolayısıyla Çaycuma’nın bir potansiyeli ve güzel bir enerjisi var.



Mehmet Bozkurt’un bundan sonraki hedefi nedir?



Kesinlikle bir AVM kuracağım. Zonguldak bizim için çok güzel ve değerli bir yer. Aslen Kırşehirliyim ama “Kırşehir mi seviyorum, Zonguldak’ı mı?”  Zonguldak’ı çok seviyorum. Tek sorunumuz Zonguldak’ta büyük mağazaların olmaması şehircilik anlamında açılım yapılmaması, yapılamaması.  Eğer büyük bir yer bulursam büyük bir AVM kurmak istiyorum. AVM ile ilgili kira bile olsa tutmayı düşünüyoruz. Ya da büyük bir alan bulabilirsek kendimiz alıp yapmayı düşünüyoruz. Fakat, Zonguldak’ta ciddi anlamda yer sıkıntısı var.



Kiler AVM’nin açılacak olması sizi tedirgin etmiyor mu?



Ben AVM’lerin olması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü, insanımız bu hizmetten yararlanmalı. Yani tekelleşmemek lazım. İkinci bir AVM Zonguldak’taki esnaflar açısından çok fazla aslında. Esnaf arkadaşlarımızı oldukça etkileyeceğini düşünüyorum. Yapılan istatistik çalışmalarında da AVM’lerin açıldığı yerlerde en az 50’ye yakın dükkanın kapandığı belirtiliyor.  Fakat, bizim mağazamızı etkilemez. Çünkü, bizim mağazamızda her şey var. Hatta benim için daha iyi oluyor. Farklı bir markayı, marka bir firma sattığında  aynı malı bizde satabiliyoruz. Müşterilerimiz aradaki fiyat farkını anlıyor.



Siyaset yapmayı düşündünüz mü?



Düşündüm bir ara. Ama baktım bana hitap etmiyor. Olma durumu vardı, ama uzak kalmayı tercih ettim. Bir de ben dikkatli adamım. Bir şey olacaksa mutlaka o olmalı. Ben dertlenirim. Ben belediye Başkanı olayım bugün evime gidip yatmam, yatamam valla. Kimseyi de uyutmam. Hepsini ayakta tutarım valla. (gülüyor)  Öyle yok. Bir şeyi yapıyorsan hakkını vereceksin. O yüzden de biz siyasetten de uzak duruyoruz.  İyi bir konjonktür, iyi bir kadro olursa neden olmasın. İyi bir düzen olursa neden olmasın ki…



Paranın değiştirdiği insanları görüyoruz. Peki, para sizi ne kadar değiştirdi?



Bir insanın “Beni para değiştirmedi” sözüne asla inanmıyorum. Mutlaka değiştirmiştir. Yaşam tarzı değiştirmiştir, giyim tarzı değişmiştir. Hayata bakışı değişmiştir. Mutlaka değişiklik vardır. Rahmetli babam derdi ki, “Para ateşten bir gömlek bunu herkes giyemez.” Karakter olarak bir insan değişiyorsa da toplumumuz bunu çok iyi anlıyor. Büyüdükçe de küçülüyorsa bir insan, toplum o kişiyi takdir ediyor. O yüzden para beni değiştirdi, bakış açımı değiştirdi. Daha farklı açılardan, daha kararlı, daha net, daha sakin, daha duygusal bakabiliyorsun.



Unutamadığınız bir anınızı bizimle paylaşır mısınız?



Kastamonu’daki ortağımdan ayrıldıktan sonra Zonguldak’a geldik. O zaman da bir tane kırmızı transportumuz var. Çünkü, Zonguldak’ı hiç bilmiyoruz. Ana caddesini gezdim. En son Mağazanın bulunduğu yere geldik. Dükkan sahibini bulduk. Kimseye de burayı kiraya vermiyormuş. Şöyle bir baktı bana. “Vereyim sana” dedi. 28 yaşındayım, burada kimseyi tanımıyorum. Araştırdım Yüksel amca kimseye kiraya vermiyormuş. (Allah razı olsun ondan. Çok kaliteli, iyi bir adam) Bize tamam dedi. “Bir hafta sonra gel, dükkanın anahtarını verip kontratı imzalayacağız. Ama tam bir hafta sonra saat 10’da geleceksin” dedi.  Bir hafta sonra da çıktık Ankara’dan, Ereğli yolu üzerinden Zonguldak’a geleceğim. Ağabeyim yoruldu, “Mehmet arabayı sen kullanır mısın” dedi. Ereğli’nin tatlı bir virajı var. Yağmurda yağıyor. Çok geçmedi kaza yaptım. Ağaçlara girdim. Bir tane arabamız var. Tekeri patlamış, araba mahvoldu. Neyse arabayı yola çıkarttık. Araba yamuk yumuk ama bastık marşa araba çalışıyor. Tekrar çıktık yola. Randevuya yetişmemiz lazım. Yüksel amca anladı tabi, “Ne oldu size” dedi. Kaza yaptığımızı söyledik. Yüksel amca baktı baktı, dedi ki, “Oğlum burası demek ki senin hakkınmış. Eğer saat 10.00’da gelmeseydin. Sözünü tutmasaydın. Kaza yaptım diye telefon etseydin yine vermezdim. O yüzden hayırlı olsun” dedi. Ve bu gün Japon Pazarı Mağazası’nın olduğu binayı tutmuş olduk. Bu olay benim dönüm noktalarından biri olmuştur. O nedenle her şey kader, kısmettir.



 
Editör: TE Bilisim