1991 Büyük Madenci yürüyüşü sonrası hükümetler tarafından cezalandırıldığımızı düşünüyoruz hep.
Belki de yürüyüş değil de “Özal ocağa, Semra k….” sözü bitirdi bizi.
Hani bıçak yarası geçermiş de, dil yarası geçmezmiş ya…
27 Yıl boyunca Zonguldak’ın Valisi, Emniyet Müdürü hep hüsran oldu.
Partilerin yaptığı milletvekili listeleri pas paye oldu.
Siyasete önemli isimler kazandıran Zonguldak’ın siyaseti dibe vurdu böylece…
En son 1999 yılında bir Devlet Bakanımız olmuştu.
Devlet Bakanı Hasan Gemici ile onun hükümetinin atadığı Vali İsmet Metin kavgasında şirazesi kaymaya başlamıştı Zonguldak’ın…
Sonra Köksal Toptan’ın Meclis Başkanlığı ile avutulmuştuk.
Ankara, yani hükümet hep “kucakta” sevdi Zonguldak’ı…
Bence Köksal Toptan’ın en büyük hatasıydı vefa adına Yavuz Erkmen’i Zonguldak’a Vali yapması.
Aynı partiden seçilen milletvekilleri de her dönem kavga etti.
Birbirlerini yerken, Zonguldak’a mahvettiler.
Atanan Vali ve Emniyet Müdürleri hep birbirlerine rakip oldular, kavga ettiler…
Filler tepişti, çimenler ezildi hep…
TTK’yı ocağa, Zonguldak’ı kucağa aldılar.
Hükümet Zonguldak’a bakışını mı değiştirdi, yoksa kentin sevgisi ve sempatisini kısa sürede kazanan iki bürokratı yanlışlıkla mı atadı bilmiyoruz ama…
AK Parti hükümeti, Vali Ahmet Çınar ve Emniyet Müdürü Ahmet Metin Turanlı ile “kenti yok sayıyoruz” algısını yıktı.
Siz hiç, engelli bir çocuğu makam aracına alıp sosyal medyada canlı yayın yapan, 2. Makas’ta Şeker teyzeyle sohbet eden Emniyet Müdürü gördünüz mü?
Zonguldakspor’a katkı sağlamak için tabiri caizse cazgırlık yapma özgüvenini gösteren Emniyet Müdürü gördünüz mü mesela…
Hani, para toplayıp kendi memleketine villa yaptıran, Belediye Başkanı ile para kavgasına tutuşan, bunları haber yapanları paket etmeye çalışan Emniyet Müdürleri tanıdık da, para toplayıp Başöğretmen Atatürk Anadolu Lisesi’ni boyatmak isteyen arıza bir Müdür gördünüz mü?
FETÖ furyasında, korku imparatorluğu ile kafa kopartan en yetkilileri, en mağdurların ağızlarından duyarken nasılda endişeleniyorduk.
FETÖ’nün ve FETÖ fırsatçılarının karşısında, o mağdurların yanında duran, FETÖ’yü fırsata çevirmeyen vicdanlı bir adam Turanlı…
İstese fırsata çevirir 300-500 bin kafa kopartırdı o da…
Attığı tivitten, paylaştığı kent insanından rahatsız olan bir kesim var.
Hoş, onunda çok umurunda değil ya o firavun kılıklılar!
İnadına, inandığından vazgeçmiyor…
Hep diyoruz ya…
Azınlığın çoğunluğa hükmettiği bir yer Zonguldak…
O azınlığın algı operasyonları, dedikoduları, yaygaraları, cırlamaları hep gür çıkıyor Zonguldak’ta…
“Baskın basanındır” mantığıyla, yada “Yavuz hırsız ev sahibini bastırır” arsızlığıyla!
Kente atanan bürokratlar, sayıları 50’yi geçmeyen, o saz ekibi ve orkestra şefinin türkü tadında yalanlarını dinledi, inandı, yada inanmak işlerine geldi yıllarca…
Gelen yanıldı, giden yanıldığını anladı…
Gelen yığdı kenara, giden tokat attı iyilere…
Nerden geldik buraya!
Uzun uzun yazınca böyle oluyor!
Hülasa, geçmişte atananlar kötü anılar bıraktı Zonguldaklıya…
O anıları, o yaşanmışlıkları, devlet ile millet arasındaki o manevi yıkımları, yıktı attı Vali Çınar ile Emniyet Müdürü Turanlı…
Kafasında şapka, bacağında keten pantolonla Porsuk ağacını bilmeyen Zonguldaklı Belediye Başkanlarını toplayıp yaş pasta kesip, kentliye kentin değerlerini anlatmaya çalışan bir Vali olur mu?
Ya da çay ocağında vatandaşla, dükkan önünde tabureyle esnafla sohbet eden, kravatını takınca Amerika’ya kafa tutan, yakası açık gömleğiyle FETÖ’ye sapık diye bağıran kaç tane Vali var?
Zenginin işgal evini yıkıp, fakire ev tutan kaç Vali gördü ki bu şehir…
Görevdeyken, “Herşeyi yazamadım” deyip, her şeyi yazan, eleştiren, yüzleşen kaç bürokrat kaldı ki bu ülkede?
Tarihinde ilk defa Vali ve Emniyet Müdürü’nü kendine uyduramadı Zonguldak’ın kalbur üstleri…
İki Ahmet, Zonguldak’ı kendilerine uydurdular…
Bir de siyaset uyarsa bu iki bürokrata…
CHP listesi üç aşağı beş yukarı belli ama…
AK Parti’nin bir numarası H.K. diyorlar…
İkisinde, Ahmet Öztürk yada Mustafa Demiray diyorlar…
Üçünde “Ahmet yada Bünyamin” tahmin ediyorlar…
Birinin FETÖ’sü diğerinin başarısı var diyorlar.
Listede 22. Dönem görev alanlar da olacak diyorlar…
Polat abi şapkasıyla güler diyorlar…
Özcan, “Sürpriz olur” diyorlar…
Listeler böyleyse, seçim üzerine bir daha seçim olur tüm listeler değişir bence…
Bazen tarih, kader gibi tekerrür eder…
