Kurbağanın gözü patlamadan…

TTK bitmiş, Zonguldak’ın umudu olmaktan çıkmış,

Yüz binlerin göçüne neden olmuş…

Özel Kömür ocakları kapanmış,

5  bin kişi işsiz, esnaf bitmiş…

Tersaneler kapanmış 7 bin kişi işsiz kalmış…

Teşvik verilmemiş, özel müteşebbis yetiştirememiş olabiliriz.

Ama hepten de ölmedik çok şükür…

Devrek’te Tahsin Altuntaş-Mustafa Çağlar Tavuk çiftliklerinde batmışlar.

Deneyelim demişler, gezen tavuk yumurtası üretmeye başlamışlar.

Günde 10 bin yumurta üretiyorlar, Bartın, Karabük, Zonguldak satıyorlar.

Altunçağ’ı marka yapacak, yöre insanına örnek olacaklar…

Yine Devrek’te Adem-Mehmet Topal kardeşler…

Onlarda batmışlar, kumaşların üzerinde yatmışlar yıllarca…

Çalışmış, kazanmış, borçlarını ödemiş ve küçük bir atölye ile küllerinden yeniden doğmuşlar.

Şimdi 120 kişilik tekstil fabrikasını işletiyorlar.

11 Tekstil atölyesine de iş veriyorlar.

Toplam da 1200 kişiye yakın istihdam oluşturuyorlar.

Türkiye’nin tekstil markası Cazador ile ortak olmuşlar, Survivor’un ana sponsoru olmuşlar.

Onların hedefi de büyük…

İki yıl içinde 10 tekstil atölyesine iş verecek kapasiteye ulaşacaklar inşallah…

Keşke, bu kentin bürokratları, akil insanları bir araya gelerek 10 atölyenin Zonguldak’ta kurulmasına ön ayak olsalar.

Zonguldak’ta bir de Doruk Sucuk var, biliyor musunuz?

Kimse farkında değil aslında verilen mücadelenin…

Pınar’a, Maret’e kafa tutuyor Zonguldak Doruk Sucukları…

“İlikli Kemik Suyu” ile markasında zincir oluşturuyor sessiz sedasız…

Üretimi Zonguldak’ta, istihdamı Zonguldak’ta, katma değeri burada…

Onun bedelini ödettiriyorlar zaman zaman…

Düzce’de, Bolu’da, Çankırı’da istihdam oluşturup, marka olsaydı baş tacı yapılırdı.

Yazık ki, Zonguldak’ta üretim yapmanın bedelini ödettiriyoruz Hakan-Mustafa Özkan kardeşlere…

Onlar her şeye rağmen takılmıyorlar bu vefasızlığa…

Acılık da üretim imkanlarını zorluyorlar, büyüyecekler ama yer bulamıyorlar…

Buluyorlar ama Devlet ağırdan alıyor…

Çaydamar-Kokaksu’yu hele bir bekleyin diyorlar…

Eyy gözünü sevdiğimin Devleti, dereye su gelinceye kadar kurbağanın gözü patlarmış ya…

Zonguldak patladı patlayacağı kadar…

Elde avuçta bir iki işletme, istihdam sağlayan birkaç insan kaldı…

Onlara faydamız dokunsun hiç olmazsa…

AK Parti’de hainler kim?

Ereğli Belediye Meclis’in dün encümen seçimleri yapıldı.

Geçtiğimiz yıl Belediye Başkanı Hüseyin Uysal ve AK Parti grubu arasındaki anlaşmazlık nedeniyle Encümen CHP’ye kaptırılmıştı.

Dün yapılan seçimden de direkten dönüldü.

Encümen’i AK Parti aldı ama seçim matematiği iki AK Partili Üyenin ihanet ettiğini söylüyor.

AK Parti’nin toplam Meclis Üye sayısı 17.

CHP’nin ise 14 Meclis Üyesi var.

AK Partili Halil Bozkuş, kritik seçimlere rağmen mazeret bildirip Meclise gelmemiş.

CHP’nin de iki Meclis Üyesi mazeret bildirmiş!

Buna rağmen CHP’li Üyeler 12 oy alacaklarına 14 oy almışlar!

Yani, AK Partili iki üye CHP’ye oy vermiş!

Dün yapılan encümen seçimlerinden şu sonuç çıkıyor;

Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Uysal, Meclisine hakim değil.

Aralarındaki sürtüşme, kavga, ihanet boyutuna ulaşmış.

Fakat burada daha enteresan bir durum var.

CHP’nin mazeret bildirerek toplantıya katılmayan iki Meclis Üyesi, seçim aritmetiğini gelmeyerek etkilemiş.

Kendi partilerine gol atmış, Hüseyin Uysal’ı da rezil olmaktan kurtarmışlar.

AK Partili Belediye Başkanı Hüseyin Uysal’ı kurtaran CHP’li arkadaşları olmuş.

Ne de olsa 2011 genel seçimlerinde Hüseyin Uysal CHP’nin Milletvekili aday adayıydı!

Hüseyin Uysal’ın dokusu CHP’lilerle uyuşuyor, AK Parti’lilerle uyuşmuyor!

15 Temmuz hain darbe girişiminde millet tankların altına yatarken, Hüseyin Uysal komutana kaçmıştı!

Encümen seçimlerinde de CHP’ye sığındı…

Her şey aslına rücu ediyor.