“Milletvekili” demiyorlar ona…

AK Parti’de yıllarca Zonguldak Milletvekiliği yapan Polat Türkmen’a Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan “ağabeylik” görevi verdi.

Yaptıklarını ellerine yüzlerine bulaştıran bu çocuklara da zaten bir ağabey lazımdı.

Polat ağabey, yıllarca Milletvekiliği yaptı.

Eksiği-fazlasını tartışabiliriz.

Fakat, hiç duymadık lavanta işlerini.

İş yapma karşılığı rüşvet aldığını.

En zor dönemlerde Milletvekiliği yaptı.

Kimseyi kırmadı, küstürmedi.

Ilımlı, olumlu, yapıcı oldu.

Sosyal dengeyi iyi kurdu.

Yerli-yabancı demedi, ayrıştırmadı kimseyi.

Kurnazlık üzerine politikalar üretmedi Zonguldak’ta.

Gizli düşmanlıkları olmadı.

Ne bürokratların, ne siyasilerin altlarını oymaya çalışmadı.

Zonguldak bu yüzden seviyor onu.

Polat Türkmen göründüğü gibi bir adam.

Şeytani kurnazlıkları ile Zonguldak’ı bir birine sokmadı Polat abi…

Belediye Başkanı “Bana ihale vermiyor” diye, sandığa gömmedi.

“O belde başkanı beni desteklemiyor” diye partinin dışına itmedi.

Partisine ihanet etmedi hiç.

İnsanları kendi menfaati için harcamadı.

O yüzden “Milletvekili” demiyorlar ona…

Çarşıda, pazarda, köyde “Hoş geldin Polat abi” diyorsa millet, en büyük mazbatayı almıştır…

Hoş bir seda bırakarak gitmişti vekillikten, hoş bir seda ile yine geldi.

Ancak, işi kolay değil…

Bir çok AK Partili Belediye’nin imar ve ihale yolsuzlukları sokağa taştı.

İlçe teşkilat mensupları, Belediyelerden farklı değil.

İlçe teşkilat-Belediye kavgaları da cabası…

Listedeki Ereğli-Alaplı açığını kapatması lazım.

Yine listedeki isimlere olan tepkileri en aza indirmesi lazım.

Liste zor, vakit dar.

Ayağı sıkan ayakkabı gibi…

Arkasına pamuk koysa, önden vuruyor.

Önü kalıba versen, yandaki nasır acıyor!

Allah yardımcısı olsun!

*** .  ***

Recep’i uydurup, Vali’nin altını oymak istiyorlar…

Zonguldak iki katlı şehir ya.

Karakter yapısı da öyle.

Yüzüne güler, taktir eder.

Arkanı dönmeden daha karanlık dehlizde bulursun kendini.

İnsanın yüzüne mertçe söyleyip, oracıkta kavgasını yapıp bitirmezler.

Köçek oyunu gibi…

Kıvıra kıvıra süzülür, fırsatını bulduğu anda zehir akıtırlar.

Başladı yine bir köçek havası!

Kozlu’dan kebapçı Necdet…

Ne şiş yansın, ne kebap!

Beycuma’dan terzi İsmail…

Önce kendi söküklerini dikecek!

Devrek’in Gorbacov’u…

Kumandasız çalışabilse bide!

Ereğli’nin taşdeleni…

Lavantanın kokusunu da pek severler!

Bilmem ki ne olacak bunların sığ halleri…

Recep’i uydurup, Vali’nin altını oyma çabaları!

Hele Polat abi…

Sen bu işlere de bir el at…

2 ve 3 numaradan alıyorlar cesaret…

Karagüzel’le bir haber et…

Adres bulur yerini.

Abdullah abiye de selam et!

Kendine de, Tosun’a da dikkat et…

İblisler bulaşmasın size, Allah’a dua et!