- 22/d maddesi ile doğrudan alım yapılarak istenilen şahıslarından alım yapılmış.

- Rekabet ortamı oluşturulmamış ve netice olarak yüksek fiyatlara mal ve hizmet alımı yapılmıştır.

- İstisnai durumlar hariç 22/d maddesi ile alım yapılmaması gerekir iken bütün alımların bu maddeye göre yapılması Belediyenin zarara uğratılmasına neden olmuştur.

- Belediyenin mali açıdan zarara uğratıldığı düşünüldüğünden denetim için İçişleri Bakanlığı’ndan ivedilikle müfettiş çağrılması gerekmektedir.

Gökçebey Belediyesi Belediye Meclisi Denetleme Komisyonu Denetim Raporunun sonuç bölümü böyle…

Şimdi anlıyor musunuz, AK Parti Genel Merkezi’nin Gökçebey Belediye Başkanlığı’ndan Vedat Öztürk’ü neden görevden aldığını.

Dahası var mı?

Var…

Kayıtlı mı?

Kayıtlı…

Birileri bir gün çıkar, onları da döker ortaya…

Milletin içine çıkamazsın!

Sokağa çıkıp siyasetçiyi, sanayiciyi, gazeteciyi suçlamayacaksın…

****   ****

Kaçak Ocakçılık biter mi?

Kaçak ocak işleten ve çalışanlara hapis cezası ile adli para cezası öngören yasal düzenleme TBMM’nde kabul edilmiş.

Kaçak ocak çalıştıran ve çalışanlara ağır cezai hükümler getiren yasal düzenlemeye göre;

Bu fiilleri işleyenlere üç yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile yirmi bin güne kadar adli para cezası verilecek.

Yasada öngörülen cezalar ertelenemeyecek ve para cezasına çevrilemeyecek.

Bu suçlardan hüküm giyenler infazın tamamlanmasından itibaren on yıl boyunca madencilik faaliyeti yapamayacakmış.

Şimdi siz, Zonguldak insanına “Ekmek mi, ceza mı?” derseniz, cezaya razı gelir.

Bu güne kadar olduğu gibi…

Başka çaresi yoktur Zonguldak insanının.

İsterseniz müebbet verin…

Öleceğini bilir, ceza alacağını bilir, çocuklarının siciline “hırsız” damgası vurulacağını da bilir.

Yasal olursa gider Rödövanslı sahada çalışır, Rödövanslı saha yoksa,  kaçak-macak demez. Ocağa girer, kömürünü çıkarır, satar, evine ekmeğini getirir, getirmek zorunda.

Ankara’dan bakınca, bu çaresiz insanların korkacağını filan zannediyorlar…

Oysa rödövanslı sahalarda çalışan 5 bin kişi, bu gün hala kaçak ocaklarda çalışıyor.

Zonguldak’ın en büyük sosyal yarasıdır bu.

Zonguldak Valisi Rahmetli İsmet Metin, devletçi bir adamdı.

Gelir gelmez kaçak ocakları bombalamaya başlamıştı.

İnsanlar çocuklarını Vali’nin önüne koydular.

Alın bu çocuklarımızı siz doyurun” deyince kadınlar, Vali şaşırmıştı.

Devletine saygıda kusur etmeyen o insanlar, Valilik önünde eylem yapmıştı!

Sonra hepsini topladı…

Devlet, “Kaçak ocakçılarla” toplantı yapmaya başladı.

Aylarca sürdü bu toplantılar…

Aradan yıllar geçti, sonuç değişmedi.

Şimdi Vali’nin değil, hükümetin önüne çocuklarını koyarlar…

Zonguldak’ta sosyal patlamaya zemin hazırlanıyor…

Allah sonumuzu hayır etsin…