GMİS Yönetim Kurulu adına yapılan açıklamada, toplu sözleşmenin istenilen düzeyde olmamakla birlikte Türkiye'nin içinde bulunduğu koşullarda gelinebilecek en iyi nokta olduğunun değerlendirildiği ifade edildi. Çerçeve protokolünün imzalanmasının ardından Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay'a yönelik ithamlar ve yıpratma çabalarının kabul edilebilir olmadığı ifade edilen açıklamada şunlar kaydedildi:

"Sayın Atalay, her zaman ve her şart altında temsil ettiği işçi ve emek sınıfının hak ve menfaatlerini koruma ve geliştirme mücadelesi vermiştir. Sayın Atalay, işçi sınıfının ve toplumun tüm kesimlerinin sorunlarının çözümü, haklarının geliştirilmesi konusunda büyük bir mücadele vermektedir. Sayın Atalay, tüm işçi sınıfının olduğu kadar Genel Maden İşçileri Sendikası'nın ve maden işçilerinin daima yanında yer almıştır. Biz, göstermiş olduğu gayretler için kendisine bir kez daha teşekkür ediyoruz. İşçi ve emek sınıfına bugüne kadar bir faydası olmamış bazı kişi, kuruluş ve bir kısım grupların TÜRK-İŞ'i ve bağlı sendikaları yıpratmak için gösterdikleri çabalar ve buna farkında olmadan katkı sağlayanlara rağmen toplumun tüm kesimleri Ergün Atalay'ın ve TÜRK-İŞ'e bağlı sendikaların verdiği emek mücadelesinin farkındadır. Art niyetli bu çabalar asla başarıya ulaşamayacaktır. TÜRK-İŞ Genel Başkanı Sayın Ergün Atalay, işçi ve emek sınıfı mücadelesinin çok önemli bir değeridir. Bu değerin haksız ithamlar ve söylemlerle yıpratılmasına razı olamayız. Biz, Genel Maden İşçileri Sendikası olarak işçilerin ve emekçilerin hak ve demokrasi mücadelesinde her zaman Sayın Ergün Atalay'ın yanında olmaya devam edeceğiz. Sendikacılık çileli bir meslektir. Bunu bilerek bu görevlere talip olmuş yöneticiler olarak her şart altında, başta madenci kardeşlerimiz olmak üzere, tüm işçi ve emek sınıfının hak ve menfaatlerini koruma-geliştirme mücadelemizi sürdüreceğiz."

Editör: TE Bilisim