Merkez İlçe kongresi bitsin, Zonguldak sorunları gündeme gelir dedik.

Olmadı.

İl Kongresi biter, kavgalar biter dedik yine olmadı.

Zonguldak öyle bir hale geldi ki…

Özcan’ın istediğini, Özbakır istemiyor.

Özbakır’ın istediğini Özcan istemiyor…

Siyaset de ayrıştı.

Bürokrasi de…

Basın da…

Genel Sekreter Recep Demirtaş’ı Ulupınar istemiyor ya.

İl Genel Meclisinde bazı üyeler kıyameti koparıyorlar.

Aylardır Demirtaş’ın kafasını koparma operasyonu yapıyorlar.

“Yanlış işler var” diyorlar.

Ortada dosya filan da yok.

Demirtaş, 16 Trilyonluk Okul inşaatının başka bir şirkete devrini onaylasaydı bunlar olacak mıydı?

Diğer taraftan kıyameti koparanların ne kadar dürüst oldukları da tartışılır!

Ve ne için kavga ettikleri…

Herkes bir yere oynuyor.

Özcan Ulupınar Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na oynuyor.

Kentteki tüm kavgaların, siyasi ve bürokrasi hamlelerin tek nedeni bu.

Özcan Ulupınar bu konuda çok agresif.

Üst üste hatalar yapıyor.

Oysa daha sakin olabilir.

Vuruyor, bölüyor, kırıyor, döküyor, ayrıştırıyor.

KOCAMAN bir sıkıntısı var Özcan Ulupınar’ın…

Kentin dinamiklerini birbirine kırdırmak yerine gidip KOCAMAN’la barışma yolunu arasa belki bir şansı olacak.

Hüseyin Özbakır’ın siyasi hırsı yok.

Faruk Çaturoğlu ise bu ikili arasında işine hangi hamle geliyorsa o topa giriyor.

Bunların Zonguldakcılık yerine adamcılık yarışı mahvetti Zonguldak’ı.

Köksal Toptan’ı, Polat Türkmen’i, Fazlı Erdoğan’ı mumla arıyoruz şimdi.