Zonguldak Belediyesi Özel Halk Otobüsleri İşletmecisi SED Otomotiv ile sözleşmeyi iptal etmiş.

Sahibi ekonomik sorunlar nedeniyle canına kıymıştı, şirketin 6 ay daha bu koşullar altında çalışması mucizeydi.

19 Mahalleye 8 otobüsle hizmet veriliyordu, sözleşmenin iptali ile ulaşım hizmetlerinin nasıl yürütüleceği belirsiz.

Sorun şirketlerde değil, hatların ekonomik olmamasında.

Ya dolmuşlarla Kooperatif çatısı kuracaksınız, ya dolmuş taksi yapacaksınız, yada her işi yaptırdığınız gibi ulaşımıda TOKİ’ye yaptıracaksınız!

Ama ihale ile bu işi çözemeyeceğinizi artık anlamış olmanız gerekiyor.

Bir daha ihaleye çıkılırsa ‘Cehalet festivali’ diye manşet atarız artık…

TTK’ya sırtını dayayan asalaklar…

Özel sorunları ve yer altı yevmiyesine gönderdiği Cip’i ile her daim haberlere konu olan eski sendikacı, Amelebirliği Yönetim Kurulu Üyesi Osman Tutkun’un densiz savunmasını bugün okudunuz.

“Hatalıyım ama basına servis edenler şerefsiz” diyecek kadar hatalarının üzerinde tepinip tüy dikmeye çalışmış.

Asıl mesele, Türkiye Taşkömürü Kurumu’nun nasıl batırıldığı, çalındığıydı.

Ve TTK Genel Müdürü Kazım Eroğlu’nun yevmiye hırsızlarını hiç sıkılmadan arkalamaya çalışmasıydı.

Hayatında TTK’daki işyerinin yolunu bilmeyenler emekli oldu bu kurumdan.

PDKS sistemine rağmen cipler yevmiyeye giderken, cip sahipleri kahvehane köşelerinde zaman öldürüyor, biraz daha akıllı olanları esnaflık yapıyor, daha zeki olanları ihalelere giriyordu.

Arkası, sendikacısı olmayan maden işçisi de yerin yüzlerce metre altında yukardaki bu asalaklara bakıyor.

Siz torpilli madencilerin ciplerine ocak yevmiyesi yazdırırsanız, hakkıyla çalışan maden işçisini yer altında çalıştıramazsınız.

İş barışını yok edersiniz, zaman içinde de Zonguldak’ın değeri, kültürü, ekonomisi dediğimiz Türkiye Taşkömürü Kurumu’nu yok ederseniz.

Kaldı ki, süreç hızla özelleştirmeye gidiyor.

TTK’yı böyle çalmaya devam edeceklerse özelleşsin…

Genel Müdür, Sendikacıların ‘hatrına binaen’

Sendikacılar, delegelerin ‘hatrına binaen’

Delegeler, maden işçilerinin ‘hatrına binaen’ derse 1,5 Milyar TL zarar eder, kömürü de dışardan ithal ederiz.

O bacalardan da Kolombia kömürünün kükürtünü koklanırız…

Yarın cip’inizi gönderecek bir çiftlikte bulamazsınız…

Hangi okulu istişare etmişler?

Zonguldak AK Parti Milletvekilleri geçen hafta Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’i ziyaret ettiler.

Sayın Özer ile ZBÜ Rektörlüğü döneminden tanışıyorlar.

Yani Bakan Özer onları tanıyor, onlar Bakan Özer’i tanıyor.

Üstelik Mahmut Özer, Milli Eğitim Bakan Yardımcılığı görevinden, 4 ay önce Bakanlık görevine atandı.

Nezaket icabı bir tablo hediye etmişler.

Sosyal medya da yayınladıkları fotoğrafın altına da şu notu düşmüşler;  Sayın Mahmut ÖZER'e hayırlı olsun ziyaretinde bulunduk. İlimiz ve ilçelerimizin Eğitim ve Öğretimi ile okullarımızın fiziki ortamları üzerine istişarede bulunduk” demişler…

Çok merak ediyoruz yıllarca Zonguldak’ta birlikte görev yaptıkları Sayın Özer’e hangi okulun sorununu anlattılar.

Ne istediler?

İstişare konusu neydi?

Zahmet olmazsa kamuoyu ile paylaşsınlar bizde öğrensek Zonguldak adına ne istediklerini…

Yalan söylediklerini biliyoruz!

Cambazın Biri, Eşeği Yularından Çekip Gelmiş Pazara. Bir Başka Cambaz Yanaşmış:

“Kaça Bu Eşek.?”

“Bin Lira!”

“Aldım Gitti, Ver Elini Helalleşelim.!”

Birkaç Kişi Alıcının Kulağına Fısıldamış:

“Yahu Görmüyor musun, Bu Eşek Topal.

Onun İçin Ucuza Verdi.!”

“O Eşek Topal Değil, Tırnağının Arasına Taş Kaçmış. Bu Nedenle Topal Sanıp Ucuza Elden Çıkarmaya Bakıyor.!”

Eşeği Satana Koşmuşlar:

“Yahu Bu Eşek Topal Değilmiş, Tırnağına Taş Kaçmış!”

Satıcı Gülmüş:

“Eşek Topal Olmasına Topal da, Öyle Sansınlar Diye Taşı Tırnağına Ben Koydum.!”

Alıcıya Koşmuşlar:

“Yahu Bu Eşek Gerçekten Topalmış, Taşı O Koymuş.

Seni de Kandırdı, Parayı Aldı.!”

Alıcı Dövünmeğe Başlamış:

“Vay Namussuz Vay.!

Eğer Verdiğim Para Sahte Olmasaydı, Beni Kazıklayacakmış.!”

Çağımız İnsanının Ahlâk Yapısının Özeti...

Yalan Söylediklerini Biliyoruz.

Yalan Söylediklerini Bildiğimizi Biliyorlar.

Yalan Söylediklerini Bildiğimizi Bildiklerini Biliyoruz.

Ama Hâlâ Yalan Söylüyorlar.