Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem gibi büyük umutlarla seçilen Devrek Belediye Başkanı Özcan Ulupınar’da kısa sürede kredisini bitirdi.
Kardeşi Celal Ulupınar ile kavga etmeden önce şirketinde çalıştırdığı yakın adamının oğlunun işe alan Özcan Ulupınar’da torpilli işçi alımlarıyla tartışma konusu oldu.
Ekonomik sıkıntıları nedeniyle Belediye Başkan Yardımcısı yapılan Özcan Özmekik, Ulupınar’dan habersiz musluk bile açamaz.
Değil karar vermek, fikir bile beyan edemez.
Etse de Özcan Ulupınar dinlemez.
Memur gibi gider-gelir, ay başı maaşını alır.
Bununla yetinmeyip yakın akrabalarını da Belediyeye aldırmış…
Hacı babanın tekkesi maşallah!
Özcan Ulupınar da diğer bir çok belediye başkanı gibi Belediyeyi adamlarına istihdam kapısı olarak kullandırıyor.
Kendisine oy veren garip gurebanın işsiz çocuğu yine ağzı açık bekliyor.
Özcan Ulupınar, Devrek için hayal kırıklığı olmuşken önceki gece AK Parti Devrek İlçe Başkanı İsmail Cinbir, istifasını verdi.
Kulislere göre; Cinbir, AK Parti İl Başkanı Mustafa Çağlayan ile bin üye yapacağına dair iddiaya girmiş.
Sözde, verdiği tarihe kadar bin üye yapamadığı için istifa etmiş!
Ulupınar’ın başarısızlığının faturasını İlçe Başkanı İsmail Cinbir ödemiş yani!
Ama asıl mesele başka!
Perde arkasında başka şeyler oluyor!
Vadi milletvekili, Özcan Ulupınar’a tur bindiriyor!
Sırası geldikçe anlatacağız…
Sermaye gücü-siyaset!
Zonguldak’ta en az CHP kadar AK Parti’de de krizler yaşanıyor.
Kongreler nedeniyle CHP’yi öncelemiş, AK Parti örgütlerinde yaşanan vukuatları takip etmiştik.
AK Parti Devrek İlçe Başkanı İsmail Cinbir’in istifası…
Arka planda kurulmak istenen bir yapı!
Gökçebey AK Parti İlçe Başkanı Nurşen Yılmaz, yönetim kurulu üyeleri, İl Genel Meclis Üyeleri hakkında onlarca iddia…
Torpille işe alımlar, rüşvet iddiaları, daha neler neler!
AK Parti resmen sokağa düşmüş!
İl Başkanı Mustafa Çağlayan, yönetimi istifa ettirip yeni yönetim kuruyor…
Nurşen hanımda ısrar ediyorlar.
Sezai abi üretimden çok siyaset yapmaya çalışıyor.
Biz, eleştirince de üzülüyor…
Oysa kendi işine odaklansa, Pakistan’dan getireceği işlerle Gökçebey halkın arasında nasıl bir köprü kuracağına dair adımlar atsa çok daha yararlı bir iş yapmış olacak.
İstiyor ki, kentin Belediye Başkanı’nı, İlçe Başkanları, İl Genel Meclis Üyeleri, Belediye Meclis Üyeleri ona tabi olsun!
O belirlesin!
O değiştirsin!
Sermaye gücüyle siyaset yapmaya çalışan Nurşen Hanımla bu iş olmuyor…
Hem kendini, hem Mustafa Çağlayan’ı yıpratıyor…
Sezai abi, orkestra şefi…
AK Parti Zonguldak Milletvekili Ahmet Çolakoğlu, İl Başkanı Mustafa Çağlayan da onun isteklerini yerine getirmeye çalışınca herkes yoruluyor…
AK Parti Vadi bölgesinde kan kaybediyor!
Zonguldak’ı yoruyorsunuz farkında mısınız?
Ercan Koçal gelecek, sorunlar bitecek!
Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem, toplanmayan çöplerle ilgili “Geçmiş dönemlerde olmayan bazı sorunların neden bu dönemde yaşandığını sorguluyoruz” demiş…
İlahi Tahsin abi, günaydın!
Partiyi ele geçirirken bu boşluğu fırsata çeviren Zonguldak Belediyesi’ndeki paralel yapıdan haberin yokmuş gibi espri yapıyorsun!
Caddede bir iki roman süpürüyor…
Diğerleri nerede?
P’aralel yapı, çöpleri toplatmıyor, açılan çukurları kapatmıyor, senin Başkan Yardımcın Ogan Göktürk rakı sofralarında müteahhit Davut Acar’la kadeh tokuşturuyor!
Sabah Belediyeye Ogan Acar olarak gidiyor!
Müdürlerin, partililerin çocuklarını işe alıyorsun, sonra iş bekliyorsun!
Daire Müdürleri, verimsizliklerini örtmek için liyakatlı personeli küstürürken, garibanları eziyor, hizmetçi gibi kullanıyorlar!
Selim Alan döneminde darp-dayak vardı!
Şimdi paralel yapı var!
Neyse…
Zonguldak İleri Biyolojik Atıksu Arıtma Tesisi’nde Kimyager olarak işe alındıktan sonra Milletvekili babasının ricasıyla strateji Geliştirme Müdürü yaptığınız Ercan Koçal’ı Kemal Camgöz’ün yerine Başkan Yardımcı yaparsanız Zonguldak Belediyesi’nin tüm sorunlarını çözülmüş olacaksınız!
Az daha sabır…
Dürüst olmak iyidir...
Ama erdemli olmak bambaşka bir seviyedir.
Dürüstlük, herkesin hayranlık duyduğu değerli bir erdemdir: doğruyu söylemek, aldatmamak, şeffaf davranmak… Bunlar başlı başına soylu niteliklerdir.
Ancak bundan daha derin bir boyut vardır: bütünlük (erdemlilik).
Erdemli olmak, sadece gözler üzerinizdeyken doğru olanı yapmak değildir; esas olan, kimsenin sizi görmediği anda da aynı şekilde davranmaktır.
Kimse sizi yakalayamayacak olsa bile, iyiyi seçmektir. Sessizlikte, gölgede, yalnızken bile.
Erdemlilik, sizin en içteki hâlinizi gösterir; dışarıya sunduğunuz imajı değil.
Erdemli bir insanın doğruyu yapmak için tanıklığa ihtiyacı yoktur; vicdanı ona yeter.
Dürüstlük anlık olabilir, ama erdemlilik bir yaşam biçimidir, derin bir yol haritasıdır.
Düşüncelerinizde, seçimlerinizde, eylemlerinizde yaşar – yankı bulmasa da, alkışlanmasa da, takdir edilmese de.
Erdemli insanlar samimi bir saygı uyandırır, kalıcı bir güven inşa eder, iz bırakan bir etki yaratırlar.
Beğenilmek için değil, inandıkları değerlere sadık kalmak için yaşarlar.
Görünüşlerin aldatıcı olabileceği bir dünyada, erdemlilik sarsılmaz bir ışık gibidir.
Unutma:
Dürüstlük seni güvenilir kılar,
ama erdemlilik seni örnek biri yapar.
Gölgedeyken bile doğru olanı yapanlardan ol. (Morgan Freeman)