Milletlerin kaderlerini oluşturan ,adeta ona yön veren, yeniden tarihini yazan ulusal kahramanlar hep var olmuş, olmaya da devam edecektir. Ama bunların arasında Mustafa Kemal Atatürk’ün farklı bir yeri ,farklı bir konumu vardır. O ; ülkenin yok edilmesine ve parçalanmasına ramak kala ,Anadolu’yu karış ,karış dolaşarak Türk Milletini emperyalizme karşı örgütlemiş ve tüm yoksulluğa , yokluklara rağmen bütün mazlum ülkelere örnek teşkil edecek büyük bir Ulusal Kurtuluş Savaşını başlatmıştır. Aslında Kurtuluş Savaşımız sadece emperyalizme karşı verilmemiştir. Onun yerli işbirlikçisi konumunda olan padişah ,İstanbul Hükümeti emperyalizme şirin gözükmek adına ölüm fetvasını veren şeyhülislam ve onların kirli uzantıları ,Kurtuluş Savaşında Mustafa Kemal Atatürk ‘ün en az emperyalistler kadar karşısındadırlar. Ancak, Mustafa Kemal Atatürk’ün askeri meziyetleri ,savaş ,sevk ve idaresinde ki inanılmaz dehası ile birleşince ,milletimiz için Kurtuluş Savaşımız gerçek bir zafere dönüşecektir. Büyük zafer sonrası ,başata Cumhuriyet Devrimimiz ve onu takip eden diğer Devrimlerimiz aydınlanma yolundaki en önemli adımlar olarak tarih sahnesindeki yerini birer ,birer alacaktır. Ekonominin, kamucu bir yöntemle ayağa kaldırılması ve büyük hamlelere dönüşmesi ,özelleştirmelere kadar ülkemizin en önemli iktisadi yapısını oluşturacaktır. Bütün bu yaşananlar Cumhuriyet Devrimimizin ilk yıllarından itibaren, Atatürk ve kurucu değerler ile bir hesaplaşma arzusu içinde olanları gün yüzüne çıkartmış ve ülkeyi yöneten siyasi iktidarlar tarafından bu karşı devrim sürecini sürdürenler maalesef koruma altına alınmışlardır. Onun için, 10 Kasımlar sadece bir ölüm yıldönümü, bir anma günü olmamalıdır. 10 Kasımlar ,Cumhuriyet bilincimizin daha da pekiştiği aydınlanma devrimlerimizin ,çağdaş laik ve demokratik hukuk düzenimizin daha da perçinleştiği ,Atatürk sevdasının ,bilincimize daha da yerleştirildiği günler olmalıdır. Bu duygu ve düşüncelerle ,İlk Genel Başkanımız eşsiz Devrimci Mustafa Kemal Atatürk’ü aramızdan ayrılışının 83.yılında sevgi ,saygı ve minnet duygularımızla anıyor; O’nun mücadele azminin, ruhunun bundan sonra da yolumuzu aydınlatmaya aynı kararlılıkla devam edeceğini bir kez daha buradan var gücümüzle haykırıyoruz.