Bir kimse bulunmaması gereken bir makamda bulunuyorsa eğer, unutmayın ki, o bir pisliktir.

Kumar oynayıp, tefecilik yapıp, Allah, kitap, peygamber sözüne sığınan pisliktir mesela.

Kardeşinin ve tüm aile bireylerinin mal varlığına çöken düpedüz pisliğin ta kendisidir.

Pis işlerini baldızının üzerine kurduğu şirketle yürüten, şantajdan elde ettiği geliri aklayan da pisliğin daniskasıdır.

Bulunduğu makamı kullanarak müteahhitlere 5 para etmeyen dairelerini 100 bin dolara satışa çıkaran şantajcı pisliktir.

Pislikleri ortaya döküldüğü için iki daire elinde patladı.

200 Bin Dolar zarar ettirdik sana.

Ağrın çok olur tabi.

Aspirin iç, iyi gelir!

Millete şantaj yaparsan, anca evinin penceresinden sokağı keser, kuytu köşede aşı olmamış gibi ağzından köpükler çıkar.

Yakında hayvan barınağı açılacak!

Biraz sabret!

Kaş yapayım derken, can alıyordu

Zonguldak Belediyesi’nin Kapuz Plajın’da yaptığı restorasyon çalışmaları neredeyse bir faciaya neden oluyordu.

Plajın arka tarafında bulunan tren raylarının altını boşaltan ve çökmesine neden Zonguldak Belediyesi, milyonlarca lira zarar oluşmasına da neden oldu.

Ö. Selim Alan, yatsın kalksın yolcu seferlerinin pandemi nedeniyle iptal edilmesine dua etsin.

Allah muhafaza onlarca insanı canından edecekti.

Neyse ki sadece yük trenleri çalışıyordu.

Zonguldak Limanı’ndan Kardemir’e kömür gidiyordu.

TTK, kömür taşıyordu.

Milyonlarca lira zarar oluşmasına neden oldu.

Kaldı ki, çöken tren rayları 25 günden bu yana yapımı sürüyor.

Zonguldak Belediyesi’nin zararının ne kadar olduğu merak ediliyor.

İşi, kimin ve nasıl yaptığı da tabi…

Bu arada, Belediye de inşaat mühendisi çalışıyor mu?

Kendine mi yatırım yapıyor, kentine mi istiyor?

Uzun süredir ZONSİAD Başkanı Necdet Tıskaoğlu’nu takip etmeye çalışıyoruz.

İddiasına göre;

Tüm kaygısı Zonguldak!

Zonguldak’a yapılacak yatırımlar!

Dışardaki yatırımcıyı Zonguldak’a getirmek!

Siyasi beceriksizlerin göçe zorladığı Zonguldak insanını memleketinde iş sahibi yapmak!

Bu düşüncelerin samimiyetine inanmak istiyoruz ama…

Zonguldak, çok ortaklı şirketleri sevdi, hep tokat yedi.

Zonguldak, yatırımcıyı sevdi, dolandırıldı.

Zonguldak, tekstil fabrikalarını aş kapısı gördü, dolandırıldı.

Zonguldak, dışardaki Derneklerine bu güne kadar sahip çıktı.

Ama o dernekler Zonguldak’a vermek yerine hep aldı.

Zonguldaklının sırtına basmadan, işçisini süründürmeden, toprağını, kaynaklarını, potansiyellerini sömürmeden, bürokratını kullanmadan yani bedelini ödettirmeden kimse zamanını ve kuruşunu harcamadı bu şehirde.

Devletten aldığı maaşla, Devletin Zonguldak’a gönderdiği ödeneği harcayan bürokrat bile siyasetçi kimliği ile karşılık bekledi, bekliyor bu şehirden.

Birkaç koli yardım torbası, birkaç öğrenciye burs, medyada iki hareket yapan arazi tahsisi istiyor!

Tahsis edilen 6 dönüm araziyi kabul etmiyor.

Kenti, yatırımcı düşmanı ilanı ediyor.

Elinde gücü varsa, dağdan gelip bağdakini kovmaya çalışıyor.

Kente değil, kendine istiyor…

Umarım, Necdet Tıskaoğlu’da bu şehrin hayal kırıklığı olmaz.