Zonguldak Valisi Erdoğan Bektaş, bu gün Corona Virüsüyle ilgili yeni kararlarla basının karşısına çıktı.

Toplantı öncesi gergin olmasına rağmen esprileri ile basına sataştı.

Sataşırken ince mesajlarda verdi.

  • Maske kullanımı konusunda bu kadar ısrar yoktu. Demek ki toplum içinde hastalığı bulaştırma oranı arttı.
  • Doğru maske kullanılmazsa faydadan çok zararı oluyor.
  • Maske kullanan, maskenin nasıl kullanıldığını bir yerden öğrensin!
  • Sizin mesafeniz çok iyi değil.
  • Encan (Kanal Z’nin muhabiri) sen kendine bir yer bul, ya bu tarafa geç. Ya o tarafa geç. Maske takıyorsun ama korunuk değilsiniz bak!
  • Bizim bu basın mensupları hasta olmuyor galiba
  • Ama siz benden çok her yerde dolaşıyorsunuz.
  • Sizin kendinizi korumanız kolay değil ki…
  • Olmadı mı Ercan, anlaşamadınız mı?
  • Öznur… Biraz daha aşağıya…

Basın mensuplarını oturma düzenine soktuktan sonra “Eyvallah” dedi Vali bey ve Pandemi Kurulunun aldığı kararları anlattı.

- İlçeler arası geçişlere sınırlama getirildi.

- Marketler fiyatları yükseltemeyecek.

- Caddelerde sosyal mesafeye uymayanlara ve iki kişi, üç kişi toplu olarak gezenlere ceza kesilecek.

- Banka, Market gibi kalabalık ortamın oluştuğu yerlere maskesiz girilmeyecek…

Sosyal mesafe kuralına uymayanlara toplu ceza kesilecek.

Vali bey’e buradan bir çok emekçi insanın muzdarip olduğu servis araçlarını da biz hatırlatalım.

Sizin de ziyaret ettiğiniz bir çok fabrikada asgari ücretle çalışan, hakkını aradığında kapının önüne atılan işçi arkadaşlar servis araçlarına balık istifi gibi dolduruluyorlar.

Araç içinde sosyal mesafe kuralı uygulanmıyor.

Bilinçli çalışanların ikazları işe yaramıyor.

İşten atılmakla tehdit ediliyorlar.

Kent merkezi ve tüm ilçelerde durum aynı…

Yani maske takıyorlar ama mesafeleri korunuk değil!

Ya Allah’a dua edecekler, yada Devlet onları düşünecek…

Seviyor tembel tembel oturup, hazıra konmayı…

“Zonguldak’ta maskeye ihtiyacımız yok” diyor Belediye Başkanı Selim Alan!

BEÜ TIP Fakültesi hemşireleri de “Tıbbi malzeme yok, maskeyi idareli kullanın diye bizi ikaz ediyorlar” diye  isyan ediyor!

Hemşire arkadaşlar yaşadıklarını anlatmamış olsalar, biz yalancı durumuna düşeceğiz.

Bizim ısrarımız Selim Alan’ın yalanlarını ortaya çıkarmak değil.

Dünya büyük bir sınavdan geçiyor.

Biz ciddi bir sınavdan geçiyoruz.

Herkes elini taşın altına koyacak.

Bakın, Atatürk Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Hasan Tosun, Türkiye bu salgını ciddiye almaya başladığında maske bulamadığını, karaborsa olduğunu söylemişti.

Başhekim maske bulamıyorum diye yan gelip yatabilir miydi?

”Piyasada maske yok, n’apayım kardeşim” diyebilir miydi?

Ve biri de çıkıp “Niye üretmiyorsun kardeşim” diye hesap sorabilir miydi?

Başhekim Hasan Tosun, “o ne der”, “bu ne der” diye düşünmeden, insani, vicdani sorumluluğu ile bir vatan evladının yapmasını gereken neyse onu yaptı.

Maske fabrika sahibi Murat Uzun’dan malzemeleri temin etti, birkaç terzi buldu, hastanede maske üretime başladı.

Kendisini tebrik ediyor, yürekten kutluyoruz.

75 Yaşında Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık’ın onlarca hatasını bulur, eleştiririz.

Kaldı ki, eleştirdik de…

Sizlerde “Şov yapıyor, sosyal mesafe kuralına da uymadı, onu da yaz” diye itiraz ediyorsunuz.

Evet şov yapıyor, evet sosyal mesafe kuralına uymadı.

Keşke elinde tüm imkanları bulunmasına rağmen kılını kıpırdatmayan Dr. Ömer Selim Alan da şov yapsaydı, ama herkesin ihtiyacı olan o maskeyi üretebilseydi.

İmkan var.

Kapasite var.

Potansiyel var.

İnsan da var.

Fakat Belediye Başkanı Selim Alan da o beceri, o heyecan, o zeka, o öngörü yok!

75 yaşındaki Halil Posbıyık’ta olan enerji ve heyecan genç Belediye Başkanında yok.

Seviyor tembel tembel oturup, hazıra konmayı…

Oturduğu yerden reisle konuşurken, küçük dağları yaratmış gibi heybetli heybetli konuşuyor.

Ama geriye dönüp Zonguldak’a baktığınızda bu kentle ilgili yaptığı tek bir somut örnek göremiyorsunuz.

Reise masallar anlatıyor, yüksek perdeden…

İnsan biraz olsun sıkılır…

Maske fabrikasını kendileri yeni kurmuş gibi anlatıyor.

Murat Uzun, o fabrikayı 12 yıl önce kurarken sen eğlenmeye Kıbrıs’a tatile gidiyor, kafa dağıtıyordun…

Corona Virüsü’nün Zonguldak merkezde bu kadar çok ve hızlı yayılmasının en büyük nedeni salgını hafife alan Belediye Başkanı Selim Alan’dır…

Başından buyana durumu ciddiye almadı, aldırmadı.

Valisi’ne anlatmadı, Bakanı’na söylemedi, Vatandaşını uyarmadı…

Teşkilat üyelerini aldırmak için her gün Ankara’ya Teşkilat Başkanı Erkan Kandemir’in yanına giden Başkan Alan, Zonguldak’ı Corona’dan korumak için Kandemir’in kapısını çalmadı…

Hastasını, kanserlisini, emekli oranını, madende çalışanını Cumhurbaşkanı’na, İçişleri Bakanı’na,  Sağlık Bakanı’na anlatmadı.

İş işten geçtikten sonra Zonguldak’ı karantina altına aldılar.

Medyanın baskısı ile ilk dezenfekte çalışmasını yaptı.

Bu şehirde medya sussun, yazmasın diye Belediye Başkanlığı yapma dönemi başladı.

Medya olmasa, ihalesi yapılmış Mezarlık ihalesini bir daha ihale edecek, müteahhide kazandıracak, belediyeyi zarara uğratacaktı!

Medya yazmasa İncivez’de imar rantına izin verecekti!

Medya yazmasa Corona Virüsü’ne önlem almayacaktı.

Muhalefet Milletvekilleri ısrar etmese karantina olmayacaktı.

Giyotin gibi başında durmasak daha çok hata yapacak, bu genç arkadaşımız…

Sadece Belediye’yi idare edemiyor diye biliyorduk.

Ancak durum daha da vahim…