Günlerdir Zonguldak’ta şantaja uğradıklarını basın açıklaması ile anlatan insanları dinliyoruz.
Üstelik bu şantajı yapan gazeteci kılığındaki zat, ahlaksız yazılarıyla zeki olduğunu, meslektaşlarının geri zekalı olduğunu söylüyor.
Devletin polisi, iş dünyasının, siyasetçinin, eski Belediye Başkanın şantajcı dediği Ali Rıza Tığ’ı koruyor…
İmalı yazılarıyla bel altı ve iftiralarla insanlara saldıran, karşılığını görünce “Bana saldırıyorlar, hepsi Trabzonlu” diyerek her zaman olduğu gibi şovenistlik maskesinin arkasına sığınarak ajitasyon yapıyor.
Paylaştığı fıkralarda bile seks yaparken kadınların çıkardığı sesi yayınlamaktan büyük keyif alan Ali Rıza Tığ, “Biz kimsenin yatak odasına girmiyoruz. Siz de girmeyin. Hatta çıkın” diyerek kendisini eleştiren kadınların herkesin yatağında olduğunu ima etmişti.
Hülya Özçelik, bu ve benzer ahlaksız yazılarıyla ilgili Ali Rıza Tığ’a haklı eleştirilerde bulundu.
Ardından Ahlaksız yazıların son bulması amacıyla Zonguldak Valiliği’ne bir dilekçe ile başvurarak “İmza kampanyası” düzenleme talebinde bulundu.
Ali Rıza Tığ’ın köşesinde her gün “Gülen Vali” dediği, altta millete sövdüğü yazıları okuyan Zonguldak Valisi Mustafa Tutulmaz’ın konuyla ilgili bilgisi olmasına rağmen topu Vali Yardımcısına attı.
Ali Rıza Tığ’ın kirli siyaset yaptığı dostlarından çekinen Vali Mustafa Tutulmaz, merkeze çekilmek istemiyor.
Zonguldak halkı da Devlet koruması altında ahlaksız yayınlar yapan Ali Rıza Tığ’ın şantajlarını istemiyor.
Vali bey, çekimser kalmayı tercih ederken, Vali Yardımcısına dilekçeyi havale ediyor ve Zonguldak’ın da haklı talebine onay verilmiyor yada verdirtmiyor…
Yani bu durumdan şunu mu anlamamız gerekiyor; Vali halkın yanında değil, şantaj yaptığı söylenen ahlaksız yazılarıyla ünlü Ali Rıza Tığ’ın yanında tavır aldı…
Bu tavır karşısında ne anlamamız gerekiyor, bir açıklarsa seviniriz!
Yemin ediyorum Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Zonguldak’ta yaşananları duysa seçilmişi, atanmışı görevden alır…
Muhtemelen süreçte oraya doğru gidiyor…
Çünkü, yıllardır şantaja uğrayan, itibar cellatlığı ile AK Parti’den ayrılan, küsen, bangır bağır bağıran bu insanları şu saatten sonra kimse tutamaz…
Ağabeyi FETÖ’den hapis cezası alan AK Parti Zonguldak Milletvekili Hamdi Uçar ile teşkilatla kavga halinde olan Zonguldak Belediye Başkanı Ö. Selim Alan, kime telefon ederse etsin, kimi susturmaya çalışırlarsa çalışsınlar başarılı olamayacaklar…
Bu olaylar karşısında Devletin dumura uğradığını söyleyen mağdurlar var.
Devlet her zaman 18 yaşındadır…
Dumura uğrasa uğrasa tefecilik sorunun gündeme taşınmasından, kaçak ocaklar sorununu çözmekten çekinen, ahlaksız yazıların, şantaj yorumların kaldırılmasından rahatsız olan basına “Hastalıkları nüksetti” diyerek rahatsız olan, kirli siyaset karşısında merkeze alınmaktan çekinen Vali Mustafa Tutulmaz uğrar…
Kentin iktidar gücü ile insanları, siyaseti, iş dünyasını dizayn etme adına ahlaksız yazılara destek veren milletvekilleri, belediye başkanları, açığı olan sanayici, iş adamı dumura uğrar…
Şantaja gel, şantaja!
“Karısına vibratör soktu…”
“Rus kadınları soydular”
“Otelde seviştiler…”
“Mastürbasyon yapan başkanı yakaladık…”
“Zengin iş adamının güzel karısı”
“Seks yaptılar, grup seks yaptılar…”
“Belediye Başkanlarının sevgilileri”
“Belediye Başkanlarının aşk trafiği”
“Belediye Başkanın sevgilisi”
“Başkan sevgilisine kürtaj yaptı”
“Başkan korunuyor, ‘Benden hamile kalması mümkün değil’
“Gazeteciler toplantı yaptı, beni bitireceklermiş”
“İş adamı gazete kuracakmış, bizi yok edeceklermiş”
“Biz saldıranlar Trabzonlu”
“Acılık or…”
“Acılık çocuğu”
“Genelev or….”
“Şahinaz’ın çocuğu”
“31 Yıl daha çekseniz”
“Zonguldak 31 oldu”
“Görüntüler var, HTS kayıtları elimizde, MOSEBE görüntüleri var”
Daha onlarcasını, daha iğrençlerini yazanlar “Zonguldak’ta kısa paça modası başladı” dediğimiz haberle şantaj yaptığımızı söyleyecek kadar yalan makinesine döndü.
Allah aşkına yaptığımız habere bir bakar mısınız?
Zonguldak'ta kısa paça modası başladı
“Eve dönüş” projesi kapsamında Zonguldak Çaycuma OSB’ye fabrika kuran ZONSİAD başkanı Necdet Tıskaoğlu, modayı da yakından takip ediyor.
Hemen her gün basında yer almayı seven Necdet Tıskaoğlu, erkek giyim tarzı ile de dikkat çekiyor.
Türkiye’de daha çok futbolcuların başlattığı moda akımı ile başlayan slim fit kısa paça erkek pantolon da bu yıl Comfort moda.
Oldukça kısa, ancak biraz geniş kesim olması nedeniyle özellikle ekoseli modellerin tercih edilmesiyle birlikte bir dönemin İngiliz çocuk giyim tarzı tekrar günümüze uyarlanması ile günümüze taşınan kısa paçalı pantolon modasına marka giyindiği belli olan Necdet Tıskaoğlu’na çok yakışırken, bu moda akımını da Zonguldak’ta ilk olarak Necdet Tıskaoğlu başlatmış oldu.
*
Modayı yakından takip ettiğini yazdığımız Necdet Tıskaoğlu’nun sesi çıkmıyor.
Şantaj ve bel altı yazılarına “Magazin” diyen aklı vibratör kadar çalışanlar bu habere şantaj olduğunu söylüyor…
Diğer taraftan kendisini eleştirmeyeceğiz diye bir kural mı var?
Doğrusuna doğru, yanlışına yanlış deme hakkımızı kurnazlıkla elimizden alamazsınız…
Size soracak halimiz de yok…
Bunlara inansa inansa, Merkeze çekilmekten korkan, gülücük dağıtan bürokrat inanır.
Açığı olan dostlar inanır…
Kirli siyaset yapan arkadaşlar inanır…
Filyos’ta ki tüm inşaatlar incelensin…
Filyos Belediye Başkanı Ömer Ünal’ın zimmet davasından beraat etmek amacıyla bilirkişiye 100 Bin lira rüşvet verdiği iddiasıyla ilgili tanıklık yapan iş adamı Galip Serkan Güpgüpoğlu’na yapılan tüm tehditler vuku buldu.
İfade vermemesi için Ömer Ünal’ın 4 yıldızlı oteli mühürleyeceği, yüksek meblağlarda ceza yazacağını Güpgüpoğlu zaten savcılık ifadesinde söylemişti.
Kaldı ki, süreç Güpgüpoğlu’nu haklı çıkardı.
Otel inşaatında kusur varsa bu güne kadar neyin karşılığı beklendiği, ifade verdikten sonra neden mühürlenip, 6 Milyon 430 bin TL ceza kesildiği sorusunu Ömer Ünal, Ali Rıza Tığ’a açıklamalı…
Filyos’taki inşaatları proje dışına çıkan, Belediyede farklı, uygulamada farklı olan konut projeleri olan Zonguldakspor Eski Kulüp Başkanı İsmail Recai Şanlı’nın Güpgüpoğlu ile Ömer Ünal arasında neden arabulucuk yaptığı da sorulmalı…
Tüm gelişmeler Filyos’ta yaşanan mide almayan olay yaşandığını ortaya koyuyor.
Devlet eğer gereğini yapıyorsa, Filyos’ta ki imara aykırı, usule aykırı tüm inşaatları incelesin.
Adaletse, herkese adalet uygulanmalı.
Ömer Ünal’ın satış ofis çıkmadığı Bükrü İnşaat’ın sahibi Zekai Bükrü’nün yaptığı tüm inşaatlar incelensin…
Son aldığı kat karşılığı ihale de incelesin…
Öyle değil mi Sayın Vali?
Öyle değil mi Çevre ve Şehircilik Müdürü Şenol Ayyıldız?
