Önceki Dönem Filyos Belediye Başkanı Ömer Ünal, bir müteahhidin aracına bindikçe yeşil Filyos’a da beton yağıyordu.
Araçtan inince, müteahhidin ofisine çekiliyordu!
Belediyeyi oradan yönetmeye başlamıştı.
Enine, dikine, yanına…
Yeşil Filyos’tan eser kalmadı şimdi!
Hepsi o arabanın suçu!
O müteahhit mi efsunlu yoksa otomobili mi bilmiyoruz ama hepimizin yakından tanıdığı bir Belediye Başkanı’da onun otomobiline binmeye başlamış!
Samimiyet ilerlemiş, gece evine kadar bırakmış!
İmar yok, plan yok!
Hayırdır inşallah!
Hak gaspı...
Akşam akşam Zonguldak Belediyesi’ne torpille işe giren bir gençle karşılaştık.
Sitem ediyor, torpille işe girdiğini de kabul etmiyor.
Yetenek, birikim ve bileğinin hakkıyla Zonguldak Belediyesi’nde iş başı yaptığına inanıyor!
Hangi Üniversiteyi bitirdiğini sordum, boğuntuya geldi.
Yeteneğini sordum, bir şeyler geveliyor!
“Haksızlık yapıyorsunuz, yanlış yazıyorsunuz” diyor!
Belki de ‘iftira atıyorsunuz’ diyecekte, cesaret edemedi!
Ama öylesine inanmış ki, Zonguldak Belediyesi’ni hak ettiğine!
Sanki babasının şirketinde iş başı yapmış biz onu eleştirmişiz!
Utanma, sıkılma yok!
Hadi yok!
Hatayı kabul etmek de bir erdemdir, o da yok!
Sadece Zonguldak Belediyesi de değil, Özel İdare Müdürlüğü’nde de torpille işe giren herkes aynı durumda.
Aynı zihniyette!
Üstelik görev tanımları yok, olsa da garibanları çalıştırıyor, torpillileri yatırıyorlar.
Bu çocuklara birileri anlatsın!
Torpille işe girmek, hak edenin önüne geçmektir.
Hak gaspıdır, zulümdür…
Günün Sözü: “Bir şey hak ise çıkar değildir, çıkar ise hak değildir" (Ioanna Kuçuradi)