Zonguldak sahilini işgallerden temizleyen dönemin Valisi Ahmet Çınar’ın en büyük hayali, bu alanların halka açılmasıydı.

Vali Çınar’ın, belli bir zümrenin sahilleri işgal etmesine, halkın elinden alınmasına gösterdiği refleks, o gün kentin vizyon projesi olarak gündeme geldi.

Ancak gelinen süreçte, Vali Erdoğan Bektaş’ın sessizliğini koruması, hükümetin kaynakları ile TOKİ eliyle yapılacak projeyi Zonguldak Belediye Başkanı Ömer Selim Alan’ın her biri farklı açıklamalarla sahiplenmesi…

Projenin değiştirildiği iddialarının yanıtsız kalması…

Projenin detayları ile kamuoyuna açıklanmaması rant iddialarını gündeme taşıdı.

Sahil Projesi, bir övünç kaynağı olmaktan çıkıp rant iddiaları ile yıpranan bir proje haline geldi.

Oysa, projenin sahibi yada sahiplenenleri Sahil Projesi’nin tüm detaylarını şeffaf bir şekilde kamuoyu ile paylaşılabilir, rant iddialarına da zemin hazırlanmamış olurdu.

Israrla şeffaf davranmayanlar, şeffaf yönetim sergilemek istemeyenler, ‘Ben yaptım oldu’ zihniyeti ile kenti yönetenler bu gün ciddi iddialarla gündeme gelmeye neden zemin hazırladıkları da ayrı bir tartışma konusu bence…

Projenin saklı tutulması, birbirinden tutarsız açıklamalar ile toplumda endişe köpürtüldü adeta.

Endişe de beraberinde rant iddiaları gündeme getirdi.

Belediye projelerini seven AK Parti Zonguldak Milletvekili Hamdi Uçar’ın Kozlu Özsüt’ü sahilde yapılacak projeye taşıyacağı iddia edildi.

Mevcut işletmecilerin yapılacak ihaleye girip, nasıl öncelik tanınacağına dair ciddi tartışmalar yaşandı.

Bu gün de yeni bir iddia ile Sahil Projesi gündeme geldi.

Başkan Alan, 16 dükkan yapılacağını söylemişti.

Ancak yeni yapılan projede toplamda 32 dükkan çıkacağı iddiaları bomba etkisine neden oldu.

Özsüt ve Mado kafelerin de sahil projesinde yer alacağı iddiaları, önceki iddiaları teyit eder nitelikte.

Sahil Projesi tüm detayları ile kamuoyuyla paylaşılmadığı sürece, kent halkı hükümetin yaptığı projeyi değil, rant iddialarını konuşmayı sürdürecek.

Gerçekten anlaşılır gibi değil…

AK Parti hükümetinin yaptığı projeyi köpürte köpürte anlatması gerekenler, rant iddialarına fırsat vermesini inanın anlamıyorum.

‘Sevgi dili’ ile konuşabilir miyiz?

Zonguldak Valisi Mustafa Tutulmaz, bu gün göreve başladı.

İnşallah Zonguldak ve Vali bey için hayırlı olur.

Vali bey, mevcut projelerin devam edeceğini söyledi.

Bir anlamda Zonguldak zaman kaybetmeyecek.

Kısa ama önemli açıklamalarda bulunan Vali Tutulmaz, özellikle basın mensuplarından ‘Sevgi dilini’ konuşmasını istedi.

Yanlışlıkları insanlara zora sokmayacak şekilde dile getirirseniz siyaset mekanizması, sivil toplum kuruluşları, kamu yönetimi hep beraber sevgi dilini konuşursak başarı gelir diye düşünüyorum” diyerek basına, basın üzerinden herkese ince fakat önemli bir mesaj verdi.

Vali beyin sözlerini samimi buluyorum, ancak Zonguldak’ta uygulamanın mümkün olmadığını düşünüyorum.

Dilinden, cebinden, art niyetinden, cehaletinden sabıkalı siyasetçiler olduğu sürece.

Siyasetini yalan, dolan, iftira, kumpas ve çirkin oyunlar üzerine kuran politikacılar olduğu sürece ‘Sevgi dilini’ nasıl kullanacağız.

‘Yeğenlerini belediyelere işe aldılar’ haberine bile tahammül edemeyen, basını tehdit eden, “Kimse sokakta dolaşamayacak” diyen bir ruh haliyle sevgi dilini nasıl konuşacağız?

‘İl Başkanı Zeki Tosun’u yaz, Merkez İlçe Başkanı Mustafa Çağlayan’ı yaz’ diyen, iftira atmayınca ‘tü kaka’ diyen zihniyetle iyi niyet çerçevesinde ‘sevgi dilini’ konuşabilir misiniz?

‘Sizi bitireceğiz, basın kartlarınızı yırtın, ahlaksızlar, avantacılar, şantajcılar’ diyen; ağzından, yüreğinden irin akanlarla ‘Sevgi dili’ ile konuşabilir miyiz?

Ama…

Emin olun, biz onları seveceğiz!

Onların anladığı, eksik dillerinden konuşacağız!