Paylaşım: Can Kartoğlu: Bu şiirini bekliyormuş meğer 2014’te Zonguldak'ta Emirgan Oteli’nden bakıp çektiğim bu fotoğraf. Ferhan Şensoy’un yine Zonguldak'ta Emirgan Oteli’nden bakıp yazdığı bu şiir, Derdeste kitabının 335. sayfasından çıkıp kalbime kurulunca, fotoğraf da arşivimden çıkıp onurla kuruldu şiirin yanına. Ne müthiş bir şiir gelmiş Zonguldak’a Ferhan Şensoy’dan: “uzun uzun şilepler demir atmış karşıma bir balıkçı motoru dolanıyor aralarında pek sakin bir dalgacık oynaşırken yosunlu kayalarla bulutların arasında turuncu lekelerdir batan güneş tren geçiyor emirgân otelinin ardından vagonları kömür yüklü hava gayet mülâyim karadeniz çok sakin kimi şileplerde ışıklar yandı kimisi derin uykuda aralık ayının yirmisi pazartesi işsizler cennete gider altmışıncı oyun zonguldak’ta garson kardeş ne taşır bu şilepler kömürdür yükleri ağbi simsiyahtır gemicilerin elleri nereye gider kara elmas götürmezler getirirler ağbi meğer rusya’dan ucuz kömür getiriyor zonguldak’a eski bakan unakıtan’ın kömür akıtan müteşebbis oğlu ellibinden onbine düşmüş kömür işçisi sayısı zonguldak solcu bir kaledir direnen bir sosyalist beldedir amaç hem direniş kırılsın hem kömür akıtan oğlan zengin olsun bir taşla bir kuş sürüsü zonguldak neylesin kömürünü sürdür oğlum sen sömürünü” Ferhan Şensoy