Geçtiğimiz yıl, Nisan ayında sokağa çıkma kısıtlamalarının olduğu bir günde Ilıksu’da bazı pazarlıklar yapılmıştı.

Hani şu, Ali Rıza’ya koruma kalkanı aldırıldığı gün…

Çok geçmedi, Haziran ayında FETÖ itirafçısı AK Partili Belediye Başkanı Ali Bektaş, bir televizyon programına katılmış “Ya buna gereğini yargı yapacak, ya ben gereğini yapacağım, kimse sokakta rahat dolaşamayacak…” diyerek eleştiren gazetecileri açık açık tehdit etmişti.

Üstelik sözlerinin devamında “… Benim çocuğuma, onuruma, şerefime dokunan insanın onuruna, şerefine dokunurum. Tehdit ediyorum. Eğer öyle algılıyorlarsa” demişti.

Oysa, bel altı, imalı, isimsiz, ahlaksız yazıları yazan Tığ’a Devlet Koruması verilmesi için organizasyonu FETÖ itirafçısı Ali Bektaş, bizzat yapmıştı.

Yani, kendisini eleştiren gazetecilere “Sokakta yürütmem” diyen bir Başkan, bel altı yazan bir gazeteciye ısrarla “Devlet Koruması” istiyordu.

Tezat değil mi?

Sekreterlere “Or…” diyen Ali Bektaş, şerefi değil, planı devreye sokuyordu aslında…

Ali Rıza, devlet koruması altında bel altı yazılarına devam edecek, aylık olarak destek görecekti.

Muhalif gazetecileri de sindirip, susturacaklardı.

‘Susturacaklardı’ diyorum çünkü, Ali Bektaş’ın tehditlerinin ardından AK Parti Zonguldak Milletvekili Hamdi Uçar, “Sizin kaleminizi kırarlar” diyor, yargıya ayar veriyordu.

Ardından, AK Partili Zonguldak Belediye Başkanı Ö. Selim Alan, “Sarı basın kartlarını yırtsınlar” diye bağrıyor, göz dağı veriyordu.

*

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın gücü ile aslında basına değil, bürokratlara, iş adamlarına, esnaflara, siyaset yapanlara göz dağı verdiler, balans ayarı yaptılar.

Yolsuzlukları, usulsüzlükleri yazan gazetecilere karşı kurulmuş ciddi bir komploydu tüm olup bitenler.

*

Parayla satın alamayacakları gazetecileri, Yargı,  Bürokrat, Siyaset ve kamuoyu ayağı ile yıldıracak, kaleminden irin akan Ali Rıza’nın önünü açmış olacaklardı.

Kaldı ki, 20 Nisan tarihinden sonra Ali Rıza, önce kendi önünü, sonra onu destekleyen Hamdi Uçar, Ali Bektaş, Selim Alan ve Kamil Altun’un önünü açtı.

Ali Rıza Tığ, finansal destek aldığı isimlerle ilgili eleştiride bulunan tüm meslektaşlarına iğrenç ve bel altı yazılarının dozunu artırarak bu güne kadar sürdürdü.

*

Sadece bununla da yetinmediler tabi…

Siyasi olarak karşılarına çıkan, çıkması muhtemel herkesi, Ali Rıza Tığ’ın önüne attılar…

Kamuoyunda yıpratarak adeta linç ediyorlar.

Merkez İlçe dahil 4 Belde Belediyesini kazanan Mustafa Çağlayan’la başlayan operasyon hala sürüyor.

İl Başkanı Zeki Tosun’a zaten bypass ettiler, üstelik sağlığı ile uğraştığı bir dönemde.

AK Partili, esnaf Aydın Arıcı da bunlardan bir örnektir.

Bu gün, AK Parti Merkez İlçe Başkanı Mükerrem Ayçiçek’e yaşatılan tam da budur.

O yüzden, Ali Rıza tarafından “Mükreminyan” denilmiş ve bir Ermeni’ye benzetilmişti!

Parayla satın alamadıkları, siyasi güçle hakim olamadıkları, tehditleri ile korkutamadıkları gazetecileri tarihten silme operasyonu hala sürüyor.

Son iki yıldır üzerimizde oynanan oyunları, atılan iftiraları tahmin bile edemezsiniz.

Bu şehrin üzerinde oynanan oyunlardan haberiniz yok…

Üstelik Devlet ayağını daha söylemedik bile…

Hani şu, HTS kayıtları, MOBESE görüntüleri ve yazışmaların elinde olduğunu söyleyen, yazan Ali Rıza’yı..

Bu şehirde siyaset yapan, yapmaya çalışan iyi insanlara yapılan zulümlerinde bir kısmını biliyorsunuz.

Kendi ürettikleri cerahat yüzlerine patladı!

Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak…

Bize yaşattıkları zulmün hesabını Allah soruyor…

Sırası gelenin önünü açıyor!

Ya merkeze gidecekler, ya mahkemenin yolunu tutacaklar…

Ya da kamu vicdanına hapsolacaklar.

Sırayla!..

Hepsini tek tek anlatacağız…

SİT’in, ÇÜK’ünden, KÖT’ünden ameliyat edeceğiz…

Öyle rahatsız olmak yok.

İki yıldır komplo kurup eğlendiklerinize sayacaksınız…

Trolcü Gebeş'in operasyonları...

Devrek ve Gökçebey hattındaki siyasi dengeleri dedikodu ve basına servis ederek dizayn etmeye çalışan Çaydeğirmeni Belediye Başkanı Satılmış Gebeş’e de geleceğiz…

Yıllarca magazin hayatını yazanlar, şimdi magazin hayatının bittiğini söylüyorlar.

Bayan Voleybol takımı magazindi mesela!

Arkadaşlar üzerini kapattı!

Olsun açılır yine…

İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Gönen Süslü ile yakın ilişkileri olan Gebeş, bölgesindeki kenevir tarlalarına da hakim.

Sosyal medya trollerinin bahçelerine operasyon yaptırmış.

Tebrik ediyoruz.

Bir Belediye Başkanı sadece TOKİ’ye değil, kenevir tarlasına da hakim olmalı.

Unuttuğu bir iki bahçe daha varmış…

Biz vatandaşın talebini iletiyoruz.

“Oraları da yeni gelen Alay Komutanına bildirsin, onu milletvekili yaparız” diyorlar…

Ankara’daki oğluna daha yakın olurmuş…

Mısır patlaklarını hazırlayın...

İmar yolsuzluklarıyla ünlü Belediye Başkanlarından Filyos Belediye Başkanı Ömer Ünal’ı bunca işimiz arasında takip ediyoruz.

Müteahhit saz arkadaşları İsmail Recai Şanlı’yı da, Bükrü Bey’i de…

Yine Cumhuriyet Savcılığı tarafından davet edildik.

İfademizi verdik.

Dosya, suç mahalline gidiyor…

Şahitler, belgeler hazır, bekliyor!

Biz de bekliyoruz…

Ama Ali Rıza’dan haber gelmiyor daha…

Hani arkamızda Filyos Ateş Tuğla vardı?

Hani o, iş adamı bize gazete kuruyordu?

Hani, gazetecileri organize etmiştik falan?

Vallahi bunlar ne içiyor da, bu kadar uyduruyorlar bilmiyorum!

Ama uydurdukları “Yalan rüzgarı” dizisi bitti…

Mısır patlaklarınızı hazırlayın “Kanunsuz Topraklar” filmi başlıyor.

Önce Brezilya dizi seyrettiniz acıık…