Madencinin çıkarını kim koruyacak? Madenci lambası yerin +140 desendere başında mesai yaparken, kendisi dışarda eli cebinde gezen, aldıkları sakızı bile Sendikaya fatura eden GMİS Genel Başkanı Hakan Yeşil, kurumu zarara uğratan kimyasal alımlarındaki usulsüzlüğe ve maden işçisinin zehirlenmesine göz yummaya devam ediyor. Hakan Yeşil seyrediyor… Soma gibi bir çok Özel Sektör Maden şirketinin kullanmadığı standartların çok üzerinde kanserojen madde içeren kimyasalların yasa ve yönetmeliğe aykırı bir şekilde alınarak Türkiye Taşkömürü Kurumu’nun zarar etmesine seyirci kalan GMİS Genel Başkanı Hakan Yeşil, maden ocaklarında kanserojen madde kullanıldığı belgelenmesine rağmen maden işçisinin meslek hastalığı ve ölüme sürüklenmesine sessiz kalarak gündemi geçiştirmeye çalışıyor. Maden işçisinin çıkarını kim koruyacak? Lüks araçlara binen, yapılan tüm harcamaları Sendika’ya fatura ettiren İşçi lideri Hakan Yeşil, OK Dış Ticaret Madencilik firmasının ihale evraklarında TTK’ya verdiği raporlarda, AB sınır değerinin üzerindeki kimyasal maddenin akciğerleri tahrip ettiği, solunum yollarında ciddi hastalıkları neden olduğu ve kansere yol açtığı belirlenmesine karşın işçiler yerine kendi çıkarlarını gözetmeleri tepkilere neden oluyor. İşe gitmeden maaş aldı! 9 Ekim tarihinde saat 10.50’de Gelik Bölgesi’nde lambası ocakta mesai yapan, kendisi dışarda olan Hakan Yeşil görüntülenerek tutanak tutulmasına rağmen iş akdi fesih edilmesi gerekirken TTK Genel Müdürlüğü tarafından olay kapatılmıştı. Türkiye Taşkömürü Kurumu’nun (TTK) zarar rakamları her geçen yıl dudak uçuklatırken, kurumda yapılan ve madencinin sağlığını ciddi bir şekilde tehdit eden ihalelerdeki usulsüzlükler de Sendika lideri Hakan Yeşil tarafından yok sayılıyor. Rakamlar dudak uçuklatıyor. 2019 Yılında 72 Euro, 2020 yılında 36 Euro’ya 2016 yılından 2020 yılına kadar aynı firma olan Ok Dış Ticaret Madencilik şirketinden alınan ve maden ocaklarındaki boşluklarda kullanılan Fenol Köpük ihalesinde bir çok usulsüzlük yapılırken, ödem, depresyon, bulantı, baş ağrısı, baş dönmesi, kulak çınlaması, akciğerlerde ve ciltte tahribat ve kanser yapmasına rağmen GMİS, ne kurumun ne de maden işçisinin çıkarını koruyor. Rekabet ortamı kaldırıldı: OK firmasına şartname kıyağı! Diğer taraftan 2016 Yılından 2019 yılına kadar yapılan ve OK Dış ticaret Madencilik firmasının tek başına girdiği ihalenin ardından 2020 yılında yapılan ihalede şartnamede belirtilen “teslim süresi” 15 günden 3 güne düşürülerek ihaleye farklı firmaların girmesi engellenerek ihaledeki rekabet ortamı ortadan kaldırdı. Adeta adrese teslim olarak yapılan Fenol Köpük ihalesi’nde yıllarca şartnamede belirtilen teslim süresi 15 gün olmasına rağmen 2020 yılında yapılan ve bir başka firmanın da katıldığı ihale iptal edildi. Bir ay sonra tekrar ihaleye çıkan TTK, bu kez şartnamede belirtilen ve bir çok firmanın ihaleye girmesine engel olacak süreyi 3 güne düşürerek OK DIŞ Ticaret Madencilik şirketinin ihaleyi almasına destek verildi. Özel Maden ocakları kanserojen maddeyi almıyor! Özel sektör Maden şirketlerinde kullanıldıktan sonra zehirlenen bir çok maden işçisi nedeniyle kanserojen madde kullanımına son verilirken, Devletin kurumu olan TTK’nın ısrarla aynı firmadan, raporda ‘kanser’ yapar itirafına rağmen alarak maden işçisinin sağlığını tehlikeye atmasına anlam verilemiyor. TTK, zarar üstüne zarar ediyor Zarar ettiği gerekçesi nedeniyle hükümetler tarafından işçi alınmasına soğuk bakılan TTK’da meslek hastalıklarına 16 milyon TL ödemek zorunda kalırken, 2019 yılında kurum zararı 850 Milyon TL olarak kayıtlara geçti. 2020 yılından sonra bu zararın 1 Milyar TL’yi geçtiği de öne sürülüyor.