CAMİ TARTIŞMASINA BİR DE BURADAN BAKIN Ereğli'de yine cami yeri tartışması var. Zonguldak‘ta yapılan Uzun Mehmet Camisi gibi şehrin en görünen yere yapılmak isteniyor. Benzerlik sadece bununla sınırlı değil. -Yine; cami yapımını, Diyanet yerine, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı takip ediyor. -Yine; sahil kenarına yapılmak isteniyor.. -Yine; yeri konusunda tartışmalar yaşanıyor. -Yine; festival alanı. -Yine; içkili restoranlara yakın çevrede. Dolayısı ile yasaklamaya girecek. -Yine; daha önce yapılan park ve bahçe alanına yapılmak isteniyor. Yine; Zonguldak‘ta yeni yapılan Manolya Park'ın yıkılması gibi Ereğli‘de de yeni yapılan Amfitiyatro yıkılacak. Alemdar Gemisi Alanı'nın bir kısmı gidecek. -Yine; aynı Zonguldak'taki gibi en yakın 4 cami, yaklaşık yüz ila iki yüz metre mesafede. Yine muhtemelen mimarisi aynı olacak. Müteahhitte aynı olabilir. -Yine; sonradan doldurma toprak olan bir arazi üzerine yapılıyor. ............ Kıyı kanuna göre ; 1936'te çıkartılan yasada, Zonguldak, Rize ve Trabzon hariç doldurma toprak üzerine yapılacak tesis, binalar belli. İskele, liman, barınak, yanaşma yeri, şamandıra, rıhtım, dalgakıran, köprü, menfez, istinat duvarı, fener, çekek yeri, kayıkhane, tuzla, dalyan, tasfiye ve pompaj istasyonları, yaya, yürüyüş ve bisiklet yolları, park, çocuk bahçesi, oyun alanları, açık spor alanları, meydan v.s Bu üç şehire bir de hastane dahil edilmiş. Fakat bu şehirlerde sahile yapılan bir hastane yok.2020 yılında çıkartılan ek kanun ile doldurma toprak üzerine cami ve millet bahçeleri eklenmiş. Yani doldurma toprak üzerine, 2020 yılına kadar depremde tehlikeli yapılar 2020'de tehlikesiz haline getirilmiş. ................ Zonguldak'ta yapılan cami daha önce Lavuar ve liman yapımı için doldurulmuş (100 metre denize doğru) toprak alanı idi. Ereğli‘de sahil şeridinin doldurma kısmı yer yer 150 metre mesafedir. Eski fotoğraflarda Ereğli‘deki "İskele Cami" deniz kıyısında görünürken , bugün 150 metre içerdedir. Yeni yapılmak istenen cami bu caminin hizasında ,120 metre daha kıyıdadır. Yani 1935 yılında bu alan sahilden neredeyse 120 metre denizin içinde kalıyor. .............. 16 milyonluk İstanbul'da 3 bin 296 cami var. 595 bin nüfusluk Zonguldak genelinde ise 1.478 cami var. Nüfusa oranla Zonguldak‘ta cami sayısı, İstanbul'a oranla 20 kat fazla. Eğer İstanbul'da cami sayısı, Zonguldak’taki cami sayısı ile orantısında olsaydı İstanbul'da 33 bin cami olması gerekiyordu. İstanbul'un Zonguldak nüfusuna yakın bir ilçesi Başakşehir‘in nüfusu 468 bindir. Buna paralel cami sayısı 108 adettir. 170 bin nüfuslu Zonguldak'ın Ereğli ilçesinde ise 341 cami bulunuyor. Bu istatistiklere göre Zonguldak Türkiye’de nüfusa oranla en fazla camisi olan yerdir. Konya dahi, İslami şehir olarak biliniyor fakat; Zonguldak'ta kişi başına düşen cami sayısı ,Konya‘dan kat kat fazla. Zonguldak‘ta 1.478 cami sayısına karşılık, okul sayısı 454'dür. 1 Üniversite 14 Fakülte, 1 Konservatuar, 3 Enstitüsü var. Okul çağı çocuklar 140 bin olurken , emekli sayısı ise 163 bindir. Yani emeklilere düşen cami sayısı ile öğrenciye düşen okul sayısı arasında 4 kat fark var. Zonguldak yememiş içmemiş cami yapmış. Oysa işsizlik sayısı yüzde 11,2 ile 40 binin üstünde .Ereğli‘de de aynı oran ile 170 bin nüfus olmasına ramen 40 binin üstünde işsiz var. ....... Zonguldak'taki camide gördük. Vatandaşlar cami içine girmek yerine caminin bahçesinde vakit geçiriyor. Çünkü zaten evlerinin yakınında camisi olan insanlar vakit geçirecekleri sosyal alana ihtiyaç duyuyor. Bu yüzden ibadet yerine cami bahçesinde vakit geçiriyor. Bahçede gençler çoğunlukta. Kay kay kayan, basketbol oynayan, taytla gezen, sevgilileri ile buluşan gençlerin alanı olmuş durumda. Bahçede kurulu banklarda neredeyse mangal yapacaklar. Piknik alanı olmuş. Neden ? Çünkü manzarası, konumu gereği park yapılacak yere, cami yaparsan olacağı budur. ................ Şimdi klasik bir söylemle suçlama yapacaklara..."Camilere karışımısın" diyen fukara kafalara... Bir bedevi abdest hakkında sorular sormak üzere Hz. Peygamberimize gelmişti. Peygamberimiz 3 defa el,3 ağız,3 burun,3 kere yüz, sağ kol, sol kol, başa mes yapıp yıkayarak, abdesti ona göstermiş ve şöyle buyurmuştu: “İşte abdest böyle alınır. Kim bundan daha fazlasını yaparsa hatalı davranmış, haddini aşmış ve zulmetmiş olur.” (Nesâî, Tahâret, 105) Peygamberimizin de vurguladığı gibi; camiye değil, israfa karşıyım. Camiler; "hata yapmışız, yıkalım, yeniden çevre düzenlemesi yapalım" denilecek yapılar değildir. Bu nedenle yeri ve sayısı, ihtiyacı konusunda iki kat daha düşünülmesi gerekiyor. Nerede ihtiyaç varsa oraya yapılmalı. Hayati Yılmaz ile Zonguldak Tarih