İşte gazeteci Ergin Özkul’un o köşe yazısı;

Uzun zamandır sabırsızlıkla beklediğim mahkeme kararları tek tek gelmeye başladı.
Alnımızın akıyla dimdik yürümeye devam ediyoruz. Elimi arkama bağlıyor, Gazipaşa caddesinde gururla dolaşıyorum. Aldığım tehditlere karşı ne polis korumasında bulundum, ne de hakkımızda açılan davaların altında kaldım. Haksızlığa uğradığım yerde de yine adli yollara yani adalete başvurdum.

Varan 1

Gazetecilik mesleğine başladığımdan itibaren ilk mahkeme kapısını çalma sebebim Pusula Gazetesi İmtiyaz Sahibi Ali Rıza Tığ için oldu.
3 yıl kendisinin yanında çalıştım. Askerlik sebebim nedeniyle yanında ayrılmak zorunda kaldım. Askere giderken yasal hakkım olan tazminatımı kendisinden istedim.
Bana; “Sen gelince burada çalışmayacak mısın?” dedi. “Biz sana askerde destek olacağız” sözünü vererek bana tazminatımı vermedi.
(Destek olmayı bırak, maaşımdan içerde kalan paramı da askerde 4 ay sonra yolladı!)
Neyse…
Askerden geldiğimde tekrardan yanına başladım. (O zaman zarfında da sigortam yapılmadı.) Yanında çalışan bir muhabir için (o zaman başka yerde çalışıyordu) bana; “O, Or….. Ç. haberi giriyor siz giremiyorsunuz!” deyince “Sen benim arkadaşıma, sahada beraber çalıştığım arkadaşıma nasıl küfür edersin” diyerek kavgalı bir şekilde yanından ayrıldım. Çünkü bizde dost kelimesi farklıydı. Ama bunlar farklı anlamda kullanıyorlarmış. Neticesinde kendisini hakkım olan tazminatımı almak için mahkemeye verdim. Mahkemeye verince bana düşman kesildi. Yanında çalışan muhasebeci Özlem’le bana haber yollayıp; “Bak Ali Rıza sana daha neler yapacak!” tehdidin de bile bulundu. Özlem kim diye sorarsanız, hani Alev Uzunbaş’ın Ali Rıza’yı tekme tokat döverken araya girip canını siper edercesine Ali Rıza’yı savuna kadın.
Neyse…
Neticesinde kendisini mahkemeye verdim. Meğer akıllı (siz ne diyorsunuz bilemem) Ali Rıza Tığ bize burada da oyun yapmış. Pusula TV’de çalışırken bir yılım dolmadan beni Pusula Gazetesi’ne geçirerek tazminat almamam için farklı şirketmiş gibi göstermiş. Konuyu fazla uzatmadan neticesinde biz tazminatımızı alamadık ama ne kadar fazla mesaimiz, ne kadar tatil ücretimiz varsa kendisinden çatır çatır aldık. Ne tehditlere boyun eğdik nede yürümemizi değiştirdik.
Dedim ya bu ilk mahkemeye başvuruşum diye neticesinde kazandık.

Editör: TE Bilisim