Akdemir, "Hiç açılmamalıydı. Yıllar önce açılmamalıydı. Secaattin Gonca dönemde açılmamalıydı. Ayıp etmiş. Şimdi çıkıyor İncivez yolu ile ilgili açıklama yapıyor. Yadırgadım onu, kınıyorum. Aslında böyle adetim yoktur. Ama senin ne üzerine vazife. İncivez de şöyle olmuşta, böyle olmuşta. Sen benim ne yaptığımı biliyor musun? Bilmiyorsun. Çıkmışsın kendini göstermek için basına açıklama yapıyorsun. Ayıp… Ayıp… Hiçbir Belediye Başkanı diğer Belediye Başkanı ile ilgili konuşmamalı aslında.
Bakın ben buna çok dikkat ederim. Herkesin yaptığı iş kendisini ilgilendirir. Her Belediye Başkanı yapmak ister. Niye istemesin ki…. O koltuğa oturan adam hizmet yapmak ister. Ama bazen mevzuatta sıkıntılar oluyor. Bazen tamam diyorsunuz. Oğlum yapın diyorsunuz ama bakıyorsunuz ne tapusu var, ne bir şeyi var. O zaman yasal olmayan bir şey de suçlu duruma düşüyorsunuz. Sen orayı imara açmışsın. Sonra da ahkam kesiyorsun. Adaylık istiyorsan, zamanı gelince aday ol, çık konuş meydanlarda" dedi.
AKDEMİR: Turhan Demirtaş, yasanın o maddelerine hangisine uymuş?
CHP’den ihraç edilen Turhan Demirtaş’ın eleştirilerine ne diyorsunuz?
Muharrem AKDEMİR: Bir insan CHP’den niye ihraç edilir? Bana belgeyi İnönü verdi diyor. Yaş itibariyle öyle. Atatürk’te verebilirdi. O zaman yaşasaydı. İyi ki Atatürk zamanında yaşamamışsın. Benimle birlikte sokağa çıktın. Ben kürsüde konuşurken, sen halkın arasındaydın. Ne gibi bir olumsuzluk yaptım? Seni dinlemem!... Olumsuz şeyleri dinlemem ben!... Bana düzgün konuşacaksın. Bana düzgün hitap edeceksin. Benimle ilgili bir şey söyleyemezde.
Kendi içimizde eleştiri yapılır. Ama çıktığımız zaman kardeş gibi çıkmalıyız. Kendisiyle ilgili ilk konuşanda benim ayrıca… “Ağabey Zonguldak çok farklı bir yer, mülkiyetle ilgili çok sıkıntılar var. Yapılaşmayla ilgili sıkıntılar var. Bunu nasıl çözebiliriz. Ağabey bunu nasıl yaparız” diyen, kendisinden yardım isteyen de benim. Sen duayensin… Duayen falan da değil. Ama biz öyle dedik.
Turhan ağabeyin yapısı bu. Geçmiş belediye başkanlarına ben neler yaptım diyor. Bir sohbet toplantısında Bir Belediye Başkanına, Meclis Üyelerinin de olduğu sohbette bir tek sana kalp krizi geçiremedim” denir mi? Bu laf söylenir mi? Nasıl bir kişiliksin? Nasıl bir yapıya sahipsin? Başka bir şey demiyorum. Dersem teferruat olur. Ben Turhan ağabeyi böyle bilmezdim. Çok şey bildiğini zannediyor ama çok şeyde bilmiyor. Çünkü yasanın o maddelerine hangisine uymuş!.. Bu anlamda, bu kişilik yapısıyla da kendisini kınıyorum.
Editör: TE Bilisim
