Kendi işinin patronu oldu

Sezer Pak Ambalaj Ürünleri Bayisi,  MER-HAN Ambalaj şirketinin sahibi Meral Özçelik,  samimi açıklamalarda bulundu.



 



Sizi tanıyabilir miyiz?



Zonguldak’ta yaşayan, ticaretle uğraşmaya çalışan, ayakları üzerinde durmaya çalışan bir kadın, bir anne, bir iş kadınıyım. Benim iş hayatım hep tesadüflere dayalı olarak sürdü. Babam serbest muhasebeciydi, annemde öyle. Ben babamla çalışmaya başladım. Yaklaşık 8 yıl babamla çalıştım. Aynı işyerinde olmadı. Parfümeri dükkanı açtım, peşine reklam ajansı açtım, peşine şartlar değişti satış sektöründe buldum kendimi. Ve en dibindeydim. Oradan bir başladım. Satış elemanlığı, bölge şefliği, bölge yöneticisi, bayi müdürlüğü… Sonrasında da kendi işimi kurdum.



Ambalaj işine nasıl başladınız?



Ambalaj işi sürpriz bir iş. (Gülüyor) Bu güne kadar kozmetik sattım. Temizlik malzemesi, gıda ürünleri, şarküteri sattım ama ambalaj(!) hiç bilmiyorum. Öğreniyorum, öğrendim galiba. (Gülüyor) Eski bir satış müdürü arkadaşımın desteği ve isteği ile oldu. “Kendine bir iş kur” diyordu. “Bir arkadaşım var, seni tanıştırayım, yapar mısın?” dedi.  Üç görüşme yaptık. Üç ayrı yıllarda üç görüşme. (Gülüyor) Hep yapacağım diyordum ama korkuyordum. Dördüncü görüşmemizde onlarda kabul etmediler, oğlumda kabul etmedi. Bu iş olacak dediler. Tokalaştık ve imza attım. Bir hafta içerisinde mevcut işimden istifa ettim. Bir depo buldum ve işe başladım. Bu kadar. Merhaba, merhaba ve ambalajcı oldum. (Gülüyor)



Neler satıyorsunuz?



Hemen hemen tüm esnafı ilgilendiren ürünler satıyorum. Müşteri ayırt etmek yok bizde. Poşetten başlıyorsunuz, buz dolabı kabından çıkıyorsun. Kağıt grubu var, poşet grubu var. Bunların baskıları oluyor. Reklam grubum var, market grubum var. Kuyumcu da benim müşterim olabilir, simitçi de benim müşterim. Simitçi;  Kağıt, poşet ve eldiven kullanıyor. Doktor da müşterim. Maske kullanıyor, muayene eldiveni kullanıyor, galoş kullanıyor. Bunların hepsi bir araya gelince ambalaj çıkıyor.  Zonguldak ilçeleri ve Bartın’a kadar hitap ediyoruz. Yakında Karabük’te girecek içerisine.



Bu işi bölgede yapan tek bayan benim. Ben birde Market çalıştırmıştım daha önceden,  biraz daha avantajım oldu. Raf gruplarımda var. Sezer Pak’a teşekkür etmem gerekiyor tabii Mehmet Bey’e firmanın sahibi oluyor kendisi. Onun sayesinde ambalajcılığı öğreniyoruz.  (Gülüyor)



Sezer Pak’ın desteği oluyor mu?



Tabii ki, işi öğrenmemi sağlıyor, mal temininde büyük kolaylık sağlıyor, sadece onun ürünlerini satmıyorum çünkü.  Salt grupların temininde de yardımcı oluyor. Arkamda onun olduğunu hissediyorum.



Sektörünüze dayalı tespitleriniz oldu mu? Mesela Bölgede ambalaja yönelik imalat yapma potansiyeli var mı?



Kimsenin bilmediği çok şey var. Ve bizim yaptığımız işte bölgede imalatçı olabiliriz. Bölgemizde imalat yapan 2 ya da 3 kişi var. İmalat olmayınca da hep dışarıdan al-sat yapmak zorunda kalıyorsun. Al-sat da  belli  bir yere kadar kaldırabiliyorsun. Ama imalat olsa fiyatlar daha iyi olacak. Bu işi yapan ben ve benim gibi arkadaşlarım rahatlamış olacak. En azından nereden bakarsanız bakın yeni istihdam kapısı oluşmuş olur.



Kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan kadınlara tavsiyeniz var mı?



Önce, kadınlar kendi kimliklerini bilmeleri lazım. Ben Zonguldak’ta kendi kimliğini bilen kadın göremiyorum. Babasının, kocasının  parasını yemekle meşgul olanlar var. İş beğenmiyorlar. Erkeği de kadını da. Ben eleman bulamıyorum mesela. Önce kadın kendi kimliğini bilecek. Anne olduğunu bilecek. Ben iki erkek çocuğu yetiştirdim. Biri ticaretle uğraşıyor, diğeri hala okuyor. Ben onları yetiştirdim. Bunu kendim başardım. Başarmak çok güzel. Kariyerini de yapacaksın, çocuğunu da yapacaksın. İyi bir anne olacaksın, iyi bir evlat olacaksın. Allah’a şükür ondan sonrası gelir diye düşünüyorum.



Başarılı bir ticarette önerileriniz nedir?



Otuz yıldır ticaretin içindeyim. Ambalaj işinde henüz çömezim. Öğreniyorum hala.  Ticarette önce dürüstlük. Ne başkasının  hakkını ye, ne de hakkını yedir. Dürüstlük ve iyi niyet.  Art niyetle hiçbir yere varılmaz.



Hedefleriniz?



Var. İşimde iyi bir yere gelip, babaanne olmak istiyorum.  İşteki hedefim de şu; İyi işler yapmak istiyorum. İsmimim iyi duyulmasını istiyorum. Parayı zaten çalışırken kazanıyorsun ama isim yapamıyorsun. Ne kadar isim yaparsan kendinde o kadar ilerliyorsun.



İmalat yapmayı düşünüyor musunuz?



Düşünüyorum. En büyük hedeflerimden biri o.  Ama biraz daha zaman olduğunu düşünüyorum. Önce yaptığın işi iyi bilip sindirmen lazım. Sonra onların arasında birini seçip o konuda uzmanlaşmak lazım. Kendime de çok fazla bir zaman vermiyorum. Bir sene sonra  Allah nasip ederse yapacağım.



Son Sözler



Kadın olarak başarmayı seviyorum. Ezmeden, ezilmeden başarılı olmak istiyorum. Örneğin bir toplantıya gidiyoruz. Toplantıda 95 kişiden 90’ı erkek. O, beş  kişi içerisinde yer almak, fikirlerini açıklamak ve bunların kabul görmesi, erkek egomanyasının üzerine çıkmak güzel bir duygu. (Gülüyor)



Zonguldak için de şunu söylemek istiyorum; Zonguldak artık uyuyan bir şehir oldu. Kıvılcım hiçbir şekilde olmuyor. Hepimiz el ele verip biraz hareketlenmemiz lazım.  Zonguldak’ın parası dışarıya akıyor. Zonguldak’ın parasını içeride tutmuş olsaydık biz büyüyen bir şehir olurduk.  Kadınlarda evde oturmasın artık. Azıcık sokağa çıksınlar.