Köçek denince akla "artık" Zonguldak geliyor, Bartın geliyor.

Köçeklik gerçekten bizim geçmişimizde var mı ?

Eskiden Zonguldak‘ın köylerinde genelde düğün veya sünnet törenlerinde evin önünde veya düğün konvoyunun önünde oynatılan köçek, aslında bir güç gösterisi idi.

Köçek oynatmak o ailenin gücünü gösteriyordu.

"Oğlumun düğününde köçek oynatacağım " dediğinde bir baba ; bunu el aleme gösteriş anlamında söyler idi.

Yani hiç bir baba "oğlumun düğününde kadın kıyafeti giyip oynaycam" demez, değil mi ?

Köçek oynatmakla, köçek gibi oynamak arasında fark var.

Yani Zonguldaklı asında köçek olmayı değil, köçek oynatmayı sever.

Zonguldak’ın köylerinde düğünlerde kadınlar ile erkeklerin ayrı yerlerde eğlencelerinden kaynaklanan bir durum. Simgesel olarak köçekleri kadın yerine koyup, karşısında erkeklik gösterisi yapmaktan başka bir şey değildir. Zaten köçek oynatarak yere para saçar.

Oysa ,Zonguldaklıların asıl erkek oyunu erkek figürlerinden ibarettir. Fakat ne yazık ki Kültür Bakanlığının bu zamana kadar Zonguldak erkek oyunları araştırması yoktur. Sadece kadınların oynadığı figürleri çıkardığından, bugün kız ekiplerinin oynadığı Zonguldak halk oyunları ekipleri vardır.

Eski düğünleri görenler babalarının, dedelerinin oynadığı figürleri hatırlayacaktır.

Bunlardan en belirgini köçek ile göbek tokuşturmaktı. Bu figür bir horozun tavuğa yaklaşımına benzer bir figürdür. Çift ayak ile zıplayarak bacaklar bir sola bir sağa döndürülerek birbirine yanaşırdı.

Zonguldak erkek oyunlarında sürekli bir çift zıplama vardır. Ya da tek ayak önde yine zıplama şeklinde kollar havaya kaldırılır.

Diğer yöreler gibi kız-erkek karışık oynamaz. Bu bakımdan kadınların oyunları farklıdır. Daha çok çiftetelli oyununa benzerliği ile bilinir.

Bana kalırsa erkeklerin figüründe Ankara Seymenlerine daha yatkın bir tarz vardır. Seymenlerin de tek ayak sektirmesi vardır. Ege'den başlayarak Karadeniz'e kadar çeşitli zeybek oyun tarzı oluşmuştu.

Kastamonu erkek oyunu da zaten efe oyununa benzer.

Zeybeği kaşıkla oynayan iller de var mesela. Mesafe artıkça zeybek oyunu tarz değiştiriyor.

Köçeklik ise bambaşka bir kültürdür.

Yaklaşık bin yıldır İran'dan Balkanlara sıçramış oradan da Osmanlı‘da bir tür eğlence hayatına girmiş bir oyun olmuş.

Köçeklik aslında dansözlükten çıkmış bir rakkas oyunu imiş.

Arapların raks müziği ile yaptıkları ve ilk önce erkeklerin daha sonra da kadınların açık saçık kıyafetlerle oynadığı danstan türemiş.

Sonra bunlara ayrı ayrı isim verilmiş.

Kadınların oynadığı oyuna" Çengi" ,erkeklerin ise "Köçek" adı verilmiş.

Yalnız şöyle bir durum var. Köçek veya Çengi genelde gayrimüslimlerden oluşurdu. Çünkü Müslüman'ın açık saçık giyinmesi aykırı olacağından, o yörede yaşayan gayrimüslimlerin oynayabileceği bir dans türüymüş.

Osmanlı'da da İstanbul meyhanelerinde genelde Rum veya Ermeni erkeklerin giydiği kadın kıyafeti ile yaptığı oyundan ibaret. Aslında tam olarak maddi durumu olmayan düşkün gayrimüslimlerin oynatılması. Bir dram var yani:

Bunların çoğu da kadınsı erkeklerden oluşuyormuş. Araştırmalarımda Osmanlıda ün salmış bu tarz erkeklerin unvanları bile var.

Sarayda yapılan düğün, eğlence, sünnet düğünlerinde özel olarak yetiştirilen kadrolu çengi ve köçekler de varmış..

Çengi zaten Çingene ile aynı anlam taşıyor. Bu oyunu en çok oynayan zaten Romanlar. Rumlar, Yahudilermiş.

Söyle de denilebilir:

Eski Osmanlı belgelerinde köçeklik ya da çengilik hakkında bir çok belge bulunmakta.

Köçek; kadın kılığında dans eden , profesyonel erkek dansçılardır. Eski devirlerde çalgı ile raks eden erkekler, kadın kıyafetleri giyerek raks eden genç erkekler ya da çengiler gibi oynayan erkek oyuncular, diye açıklanan kaynaklar var.. Bazı kaynaklarda, bu açıklamaya "gayrimüslim veya devşirme olan genç oğlanlar" ifadesi eklenmektedir.

İstanbul'da köçekleri arayanlar, Tahtakale , Kadınhanı ,Üsküdar, Ketenciler ‘deki oyuncu kahvehanelerinde bulurlardı.

Evliya Çelebi köçekleri anlatırken;

”Afitab misal, kesim biçim yerinde, nergiz gözlü, nice canları esir etmiş” gibi sıfatlar kullanır, yetmiş taştan içmiş, feleğin çemberinden geçmiş; veled-i zina, afitap - misal rakkaslar uğruna bütün varlıklarını döküp saçarlardı" ifadesini kullanıyor.

Bunlar yüzünden kavgalar çıkar, yeniçeriler aralarında dövüşüp, kanlı bıçaklı olurlardı" diye de eklemiş.

19.yy başlarında, Yeniçeri sistemi bozulmaya başlaması ile , II. Mahmut bu meyhanelerde içip kontrolü kaybeden yeniçerileri dizginlemek için kanun çıkararak, köçekliği yasaklamış.

Bu yasaktan sonra köçekler Anadolu’nun çeşitli yerlerine geçmiş ya da Mısır’a gitmişlerdir.

Zonguldak yöresinde köçekliğin yaygınlaşmasının sebebi de bu yasaklara dayanıyor.

Gelir durumu az olan Romenler bu bölgeye gelerek, geçimini bu oyundan sağlamaya başlamış. Bunda madenciliğin de rolü var. İşçi kentinde çalışan hep erkek olduğundan , eğlencelerde onu göre şekilleniyor. Zamanla bu oyun köy düğünlerde erkeklerin köçekleri oynatarak eğlenmesine neden olmuş.

Ben , Göçek (Köçek) kelimesinin , "göç eden kimse" anlamını taşıdığını düşünürüm. Bu da zaten neyin ne olduğunu anlatıyor. Yasaklanmasından sonra Zonguldak'a göç eden gayrimüslimlerin bu yöreye taşıdığı bir oyun tarzından ibaret.

Zonguldak erkeklerin bugün, "oyun havaları grupları" adı altında, etek giyip oynamasına kadar artık geleneğimiz gibi algılanmakta. Dışarıda Zonguldaklıların köçek olduğu yakıştırmaları yapılıyor. İmaj ayaklar altında

Özellikle Almanya da Zonguldaklıların düğünlerinde oynatıldığı için böyle sanılıyor.

Avrupa'da Romen göçmenleri bile böyle bilmekte.

Bana göre bir dram, bana göre bir aşağılama ,bana göre yasaklanmalı ama yüzyıllardan beri yasaklanmış da ne olmuş !Yine de günümüze kadar ulaşmış.

Bizi ilgilendiren kısmı; gerçek Zonguldak kültürünü gençlere anlatmak.

Kimseyi kısıtlayamayız ama tavsiyede bulunuruz.

Köçeklikten uzak durun.

Bizim kültürümüz olamaz bu !

Hiç bir Zonguldak erkeği bu zamana kadar etek giymedi. Sırf para kazanacağım diye bu imajı bu şehre yamama hakkınız yok.

Kaynak: Hayati Yılmaz ile

Zonguldak Tarih

Editör: TE Bilisim