Milli Emlak Müdürlüğünden kiraladıkları 23 dönüm arazinin bürokrasi ve siyaset kıskacında ellerinden alınmak istendiğini belirten Ereğli Elbirlik Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Murat Karabaş, AK Parti İlçe Başkanı Saffet Bozkurt’un kelle siyaseti ile ‘yerli-yabancı’ ayrımı yaparak İlçe Başkanlığını ego tatmin yeri olarak kullandığını söyledi.

Çarpıcı açıklamalarda bulunan Kooperatif Başkanı Karabaş, “Fatih Çakır’ı Trabzonlu diye ötekileştirenler, kelle siyaseti yapanlar belli kişiler, çünkü kendileri çapsızdırlar. Milletin sırtına basıp da siyaset yapıyorlar. Ereğli’de yerli-yabancı mevzuunu da bunlar yapıyorlar. Bunlar Fatih Çakır’ın yarısı kadar bile yerli değiller. O Fatih Çakır bizim için elinden geleni yapmıştır; ‘Yeter ki Ereğli için bir çivi çakabilelim’, demiştir. Saffet Bozkurt başkan ise burada ilçe başkanlığı yapmaya değil de egosunu tatmin etmeye gelmiş. Eylem Başkan gibi Saffet Başkan’ın da yanımızda olmasını isterdim” dedi.

Ereğli Elbirlik Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Murat Karabaş, Karadeniz Ereğli Milli Emlak Müdürlüğünden tarım yapabilmek adına kendilerine tahsis edilen 23 dönümlük arazinin, eski kaymakam İsmail Çorumluoğlu görevinden ayrıldıktan sonra ellerinden alınmak istendiğini, eğer o araziyi kaybederlerse Külliye’nin önüne gidip eylem yapacağını söyledi.

İşte o açıklamalardan satır başları;

“Saffet Bozkurt İlçe Başkanlığı yapmaya değil, egosunu tatmin etmek için gelmiş”

“Fatih Çakır’ı Trabzonlu diye ötekileştirenler, kelle siyaseti yapanlar belli kişiler. Onların isimlerini sayarım. Sabittir onlar; çünkü kendileri çapsızdırlar. Milletin sırtına basıp da siyaset yapıyorlar. Ereğli’de yerli-yabancı mevzuunu da bunlar yapıyorlar. Bunlar Fatih Çakır’ın yarısı kadar bile yerli değiller. O Fatih Çakır bizim için elinden geleni yapmıştır; ‘Yeter ki Ereğli için bir çivi çakabilelim’, demiştir. Saffet Bozkurt başkan ise burada ilçe başkanlığı yapmaya değil de egosunu tatmin etmeye gelmiş. Benim gördüğüm o. Saffet Başkan; ‘Ben Ereğliliyim’, diyorsa bizim yanımızda olur. Ben Eylem Ertuğrul Başkanı hiç tanımazdım. Sağ olsun, beni çalıştığı hastaneye davet etti. Çalışmalarımızı dinledi. Bana böyle işi kendilerinin de yapmayı çok istediklerini ancak siyasi bir partinin örgütü olarak bunu yapamadıklarını söyledi. Buna rağmen yapacağım her çalışmada yanımızda olacağını bildirdi. Allah razı olsun! Ben Eylem Başkan gibi Saffet Başkan’ın da yanımızda olmasını isterdim.”  

“Cumhurbaşkanı’na gideceğim”

“Eğer bu arazi bunca emeğimize rağmen elimizden alınırsa benim gideceğim son yer Külliye’dir. Ben engelli çocuğum için devletten aldığım engelli bakım parasını bile bu araziye yatırım yapmak için harcadım. Biz bir şeyler yapmaya çalışırken bize yapılanlara bakın! AK Parti ilçe yönetimi, ego tatmin edilecek bir yer değildir. Ben bunları Cumhurbaşkanı’mıza ileteceğim. Ben bu AK Parti yöneticileri gibi nice isimler tanıyorum yukarıda. Ben kimseyi tanımam. Ben Meclis’e kadar giderek sayın vekillerimizi ziyaret ettim. Sorunlarımı anlattım; ama bundan sonra bir tanesine gitmem. Gideceğim tek yer Cumhurbaşkanı’mın yanıdır. Bu arazi elimizden alınırsa Külliye’nin önüne gideceğim; bir bidon benzini üzerime dökeceğim. Benim tanıdığım Cumhurbaşkanı beni mutlaka içeri davet edecektir. Ondan sonrasını da Zonguldak’taki bürokratlar, AK Parti’de siyaset yapanlar iyi düşünsün. Bunu yapmazsam ben Murat Karabaş olarak buralarda gezmem. Kimseden zerre kadar çekindiğim yok. Allah verdi canı, Allah alır. Biz bu memlekette bir şeyler yapmak istiyoruz; ekip biçmek istiyoruz” diyerek isyan etti.

Editör: TE Bilisim