Zonguldak’ta TTK çalışanları ve giriş yılları sebebiyle aynı iş kolunda aynı işi yaptıkları mesai arkadaşlarından ciddi oranda düşük ücret alan işçiler Kilimli’ye bağlı Karadon’da basın açıklaması düzenlediler.

Çok sayıda ücret maduru işçinin katıldığı açıklamada 51. madde üzerine değerlendirilmede bulunurken, bu kadar ücretler arasındaki farkın fazla olması eleştirildi. “Bu madde insan haklarına ve iş barışına aykırıdır” vurgusu yapılırken, işçileri yaptıkları şikayetlerden ve yasal süreçlerden bahsederek henüz bir sonuç alamadıklarını bildirdiler. Açıklama şöyle:

 “Bizler ilk defa TTK bünyesinde 2006/2018 tarihleri arasında çoğunluğumuz Teknik elaman sıfatı ve Ocak’tan hariciyeye çıkmak zorunda kalan işçileriz. Yaklaşık 12 yıldan beridir düzelmeyen, düzeltilemeyen bir kanun maddesinin mağdurlarıyız. Bu madde TTK ve GMİS tarafından imzalanan Toplu iş sözleşmesinin meşum (Kötü, uğursuz) 51.maddesidir. Bu madde öyle kurnazca düzenlenmiş olarak yoruma açık bir şekilde önümüzde duruyor.

Aşağıda bulunun madde üzerinde gerek TTK yöneticileri ile gerekse 2006 tarihinden
itibaren GMİS yönetimi ile yapmış olduğumuz görüşmelerde bir sonuca ulaşamadık. Bu
madde bizlerin geçmiş haklarımızı alamama ve gelecekteki haklarımızı güvence altına alacak
maddedir. Yani bu madde tam bir sömürü ve kölelik maddesidir. Eşit işe eşit ücret
uygulanmadığı için Anayasal bir suç teşkil ediyor. İş bulma endişesi ile zaaflarımızdan
yararlanılarak işe alınmışız. 2006 tarihinde Ulusal İstihdam Projesi kapsamında düşük ücretli
işçi çalıştırabilir öngörüsü ve raporuyla iş başı yapmış bulunmaktayız. Ekte mevcut olan
protokol belgeleri bizlere engel gibi gösteriliyor. Her nedense 6 sözleşme geçtiği halde ki her
sözleşme 2 yılda bir yapılıyor ve bizler bir umutla bu maddenin düzeleceğini beklerken eski
işçiyle aramızdaki farkın kapanmasını ümit ederken aksine daha fazla açılıyor. Bu da
yöneticilerin ya hesap bilmemesinden ya da bizler için çaba sarf etmediklerinden
şüpheleniyoruz.

Aynı işi yaptığımız halde aramızda 500 TL ila 1250 TL gibi uçurum bir fark
oluşuyor. Bu da iş barışını, iş ahlakını, işe olan saygımızı bozuyor. Malumunuzdur ki sosyo-
ekonomik ve sosyo-psikolojik etkenler insanlar üzerinde negatif sonuçlar doğurabiliyor.
Örnek verecek olursak toplumda değersizleşme, ailelerde geçim sıkıntısı, şiddet ve
geçimsizliğe bağlı boşanma vakaları aşikârdır.

Günümüz şartlarında insan her şeyi yüzeysel algıladığı gibi, İnsanı da maddesel yapıları veya varlıkları ile değerlendirilmeye Tâbi tutmaktadır. İnsan dünyasal maddi kaynaklara ve onların hükümranlıklarına sahip olması ile değerlendirilmektedir.

Bu arada 2008 tarihinde Havza geneli 65 kişi olarak Eşit işe Eşit Ücret davası açtık ve davayı kaybettik. Ama bu haklı mücadelemize 700 kişi ile beraber canla başla mücadele vermeye devam ediyoruz. Maalesef o dönemin Sendika yöneticileri bizlere destek olmadıkları gibi bir de bıyık altından gülüp alay ettiler kendilerince. Bizler bu kurumun üvey evladıymış gibi muamele görüyoruz. El Vicdan diyoruz.

Bunun Yanı sıra BİMER, CİMER gibi kuruluşlara durumlarımızı arz ettik kurum tarafından çözülmesi yerine uyarı cezaları ile yıldırılmaya çalışıldık. Ne kadar sahipsiz olduğumuz buradan da anlaşılmaktadır.

“Mağdur sayımız her işe başlayan arkadaşımızla artarak devam etmiştir.”

2018 TİS 51. Madde Giriş Ücretlerinin C Bendinde “Kuruma yeni işçi alınması halinde işveren ve işçi sendikası tarafından gerektiğinde yukarıda tespit edilen oranların altında işe giriş ücreti belirlenebilir.” Maddesinde düşük ücretli işçi alımına olan onayı ile 2006 dan buyana taraf sendikanın bu madde üzerinde hiçbir düzenlemeye gitmediği ve oluşan mağduriyeti göz ardı ettiği görülmektedir ve iş veren her işçi alımını en düşük ücret skalası ile gerçekleştirmiş ve mağdur sayımız her işe başlayan arkadaşımızla artarak devam etmiştir.

Diğer kurumlarla da kıyas edildiğinde ücretlerimizin ne kadar düşük olduğunu göreceksiniz. Bizler de üretimin birer halkasıyız. Allah bir daha maden faciaları yaşatmasın diye dua ediyoruz. Son Soma faciasından sonra Ocak işçilerinin maaşları düzeldi sonra bizlerinde düzeleceğini ümit etmiştik maalesef düzelmedi.

Bizler geçtiğimiz mayıs ayında Eşit İşe Eşit Ücret durumunu tekrar gündeme getirerek yeni bir ivme kazandırdık şöyle ki; Öncelikle Genel Müdürlüğümüze ve kısa adı TİHEK olan TÜRKİYE İNSAN HAKLARI EŞİTLİK KURUMUNA durumumuzun düzeltilmesi için dilekçelerimizle başvurduk ve halen cevap beklemekteyiz. Yalnız Genel müdürlüğümüze vermiş olduğumuz dilekçelerimizin giriş maddesi olan 51.maddenin TİS ‘nde düzeleceği atfında bulunulmuştur.

31 Mayıs 2018 tarihinde yine Eşit İşe Eşit Ücret davası mahkeme sonucu da reddolundu ve bir üst mahkemeye yani İstinaf mahkemesine yargı yolu açık olarak ibraz edildi. Malesef 3 tane mahkeme davamız oldu bir tane Sendikacımızı yanımızda göremedik. Bu da üvey evlat olduğumuzun ispatıdır.

En son 24 Haziran seçim öncesinde gerek siyasi parti temsilcileri, milletvekilleri, il başkanlarıyla da görüşmelerimiz oldu. Hepsine de ayrı ayrı dosyalar sunduk ve seçimlerden sonra bakılacağının sözünü aldık ve bekliyoruz. En sonunda Eski Enerji Bakanı ve Şimdiki Hazine Bakanı Sayın Berat Albayrak ile yaptığımız görüşmede, kendisinin Genel Müdürümüz Sayın Kazım Bey ile görüşeceğini ve bizlerin Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a sahip çıkılmasını, yalnız bırakmamızı istedi. Sonuç ortadadır.

Şimdi bizler Önümüzdeki hem Toplu İş Sözleşmesinde hem de GENEL MADEN İŞ SENDİKASI SEÇİMLERİNDE ” BİZLERİ KİMLER TEMSİL EDECEK YADA EDECEKLER Paragrafında birleşip en istikrarlı aday ve adaylarla(Oluşumla) Yolumuza devam etme kararı almış bulunmaktayız.

Bir örnek verecek olursak eğer ki bu 51.madde düzeltilemezse, ya da değiştirilmezse zaten geçmişimiz berbat geçti, şimdiki durumumuz da içler acısı ve geleceğimiz karanlık içinde olacaktır. Yani eski işçinin alacağı emekli maaşının ve tazminatının yarısını alacağız. Geçmiş geçti bari geleceğimizi kurtarmanın peşindeyiz.

Şimdi bizler “Üslûb-i beyân aynıyla insandır” sözünü kendimize rehber edip Tüm adaylarımız olan kardeşlerimizi kucaklayıp bu sorunu çözebilmeyi arzuluyoruz. Daha Adil, Daha Eşit, Daha İyi Günler İçin Hep birlikte Olmamız dileğiyle, saygı ve sevgilerimizi sunuyoruz.”

Editör: TE Bilisim