Doğu Türkistan’da Çin’in zulmüne maruz kalan Uygur Türklerinin sesini duyurmak amacıyla Türkiye’yi karış karış gezen Erşidin Erkin ve beraberindekiler tüm Müslümanlara seslerini bu sefer Zonguldak’tan duyurdular. Konu hakkında açıklama yapan Türkistanlı Erşidin Erkin, “Her zaman bizlere destek olan Türkiye Cumhuriyetine ve Türk halkına çok teşekkür ediyoruz. 1985 yılında Doğu Türkistan’da doğdum ama kendi topraklarımızda ben Müslümanım, ben Türk’üm diyemeden büyüdük. Çünkü Türk olmak, Müslüman olmak yasakmış! Ben 2015 yılında Türkiye’ye geldim. Ankara’dan İstanbul’a yürüyüş yaptık. Yürüyüşteki amacımız; Doğu Türkistan’daki 5 milyon kan kardeşimiz, din kardeşimiz sesini dünyaya duyurmaktı.

Bu yürüyüşte sesimize ses olan ve destek olan kardeşlerimiz çoktu. Bilindiği gibi Doğu Türkistan diye bir toprak var. O toprak bize dedelerimizin, Türk Dünyasının bizlere emanet ettiği bir topraktır. Biz kendi topraklarımıza her zaman sahip çıktık. Hiçbir zaman kendi topraklarımızı bırakıp kaçmadık. Kaçmayacağız. Zalimin gücü var, ekonomik gücü var ama inancı yok. Bizim inancımız var. Kan kardeşlerimiz, din kardeşlerimiz var. Bu doğrultuda sizlere inanarak bu ülkeye geldik. 1933 yılında Doğu Türkistan’da 13 milyon nüfus varken, Türkiye’de 14 milyon nüfus vardı. Şuanda Türkiye’de 80 milyondan fazla nüfus var, Doğu Türkistan’da 25 milyon nüfus var. Bu 25 milyon nüfusumuzdan 5 milyonu suçsuz bir şekilde hapishanelere atıldılar. 2008 yılında Doğu Türkistan’da 35 milyon nüfus vardı 2019 yılında 10 milyon nüfus azaldı. Bu 10 milyon nüfus topraklarını bırakıp kaçmadılar, bizde kaçmak yok. Onlar şehit edildiler. Hapishaneye atıldılar. Doğu Türkistan’da yapılan zulmü de geçti artık soykırım var. Çocuklarımızın anne-babaları yok! Anne-Babalar hapishanedeler! Çocuklar soğuk havada donarak ölüyor. Bir tane erkek yok, erkeklerin hepsi hapishanede zaten.

Bizim kız kardeşlerimizi zorla Çinlilere evlendiriyorlar, biz bir şey yapamıyoruz ama dünya buna sessiz kalıyor. Evet, biliyoruz Suriye, Filistin, Yemen onlar da bizim din kardeşimiz. Onlar bir kere bizim namusumuz olursa, Doğu Türkistan bin kere namusumuzdur. Çünkü onlar bizim din kardeşimiz, kan kardeşimizdir. Dünya bunu görmüyor, görse de sessiz kalıyor. Görmezden geliyor, neden. İslam Cumhuriyeti nerede, Türk dünyası nerede? Müslüman Müslümana sahip çıkmaktır, kardeş demektir nerede kaldı bu kardeşlik. Elhamdülillah biz de Türk’üz. Damarlarımızda akan bu kan Türk kanıdır.

Sizleri o kadar çok seviyoruz ki, Doğu Türkistan’da her yerde Türkiye’nin şarkılarını dinleyeceksiniz. Marketlere gitseniz yiyecek, içecek, giyecek her şey Türkiye’nindir. Suçumuz ne bizim, Türk olmak mı, Müslüman olmak mı? Çinlilere biz istediklerini verdik ama bizim dinimizi, dilimizi, Türklüğümüzü, vicdanımızı, namusumuzu istiyorlar. Biz bunları veremeyeceğiz. Lütfen buna sessiz kalmayalım. Şu anda biz burada çayımızı rahat rahat içerken, yataklarımızda rahat yatarken Doğu Türkistan’da neler oluyor biliyor musunuz? Onlarca, yüzlerce kişi ölüyor. Binlerce kişi hapishanelere atılıyor. Biz burada rahat rahat nasıl gezebiliriz. Lütfen sessiz kalmayalım.”

Editör: TE Bilisim