Gerçekten acayip bir şehirde yaşıyoruz.
Neymiş efendim, ZONSİAD Başkanı Nejdet Tıskaoğlu’nun haberlerine yer veriyormuşuz!
Geçmişte, “Zonguldak’ta kısa paça modası başladı’” demiş, ‘aleyhinde haberler’ yapmışız.
Şimdi ‘Niye haberlerine yer veriyor’muşuz!
Ne yazmışız peki, “Eve dönüş” projesi kapsamında Zonguldak Çaycuma OSB’ye fabrika kuran ZONSİAD başkanı Necdet Tıskaoğlu, modayı da yakından takip ediyor” demişiz.
Bir gazeteci arkadaşım bana resmi atmıştı, biz de ‘Modayı yakından takip ediyor’ diye yazdık.
Ne büyük kusur işlemişiz arkadaş!
Sanki adam yolsuzluk yapmış, bizde ifşa etmişiz de, bu gün aklıyoruz!
“Tıskaoğlu’ndan önemli tespitler: Zonguldak’ın lobisi zayıf, yer sorunu var” demişiz…
“Galibiyet primi Nejdet Tıskaoğlu’ndan demişiz…
“Mezun olduğu okulda başarısının sırrı anlattı” demişiz…
Sorun ettikleri haberlere bakar mısınız Allah aşkına!
Keşke, Sezai Çanakcı’da kent siyasetini dizayn edeceğine mezun olduğu Sanat Okulu’nda etkinlik düzenlese, o çocuklara iş yaşamını anlatsaydı.
Keşke, başarılı olan bölge sanayicileri ve iş adamları da geldikleri yere, mezun oldukları okullara gidip vefa gösterebilseler, sosyal sorumluluklarını yerine getirebilseler.
He, bu arada Sezai Çanakcı’yı eleştirdiğimde de yaptığı güzel işleri de haber yapmıştım.
Büyük kabahat işledik yani!
Bölge adına yaptığı her hizmete yer vermeye, yaptığı yanlışı eleştirmeye devam edeceğim.
Destur veriyor musunuz?
Şaka gibi gerçekten!
Zonguldak’ın bu kadar sorunu varken…
Zonguldak’ın bu kadar sorumsuz siyasetçisi varken, takip edilecek onca haber varken, sorun ettikleri şeylere bakar mısınız?
Neyi haber yapacağız, kimle görüşeceğiz, kimle görüşmeyeceğiz bunlara soracağız demek ki…
4’lüyü bulmak istiyorlar!
AK Parti İl Başkanı Zeki Tosun’u görevden aldırmak isteyen üst düzey AK Parti kurmayları, başarılı olamayınca istifa etmesini istiyorlar.
Kulislerde AK Parti Zonguldak Milletvekili Hamdi Uçar, Zonguldak Belediye Başkanı Selim Alan ve aynı tavanın balıkları olduğunu söyleyen Kozlu Belediye Başkanı Ali Bektaş, Zeki Tosun’un istifa etmesini açık açık söylüyorlar.
Bunların ortak özellikleri ne biliyor musunuz?
Milletvekili adayı olmak için istifa ettirildiği süreçte partisinin aleyhine konuşan, istemediği Secaattin Gonca’nın tekrar Belediye Başkan adayı yapıldığı dönemde açıkça aleyhine çalışan, 17/24 Aralık’a rağmen çocuğunu FETÖ okullarından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın istediği için değil, bir yerel gazete haber yaptığı almak zorunda kalan, ağabeyi FETÖ’den hapis cezası alan ve halen yargılanan Milletvekili Hamdi Uçar…
Belediye Başkanlığı döneminde ‘Türkçe Olimpiyatları’nın altın sponsoru olan, Belediye imkanları ile Amerika’ya giden bağlılıklarını bildiren, operasyondan sonra FETÖ itirafçısı olup kendini temize çeken Kozlu Belediye Başkanı Ali Bektaş…
FETÖ nedeniyle açığa alındığı ve Kızılay yönetim Kurulu’nda bazı isimlerin FETÖ ile bağlantılı olduğu iddiasıyla Kızılay Genel Merkez tarafından listesi çizildiği iddia edilen,
FETÖ/PDY terör örgütüne üye olmak suçundan 11 yıl hapis cezası alan Orhan Küçük’ün sayfa, her paylaşımını beğenen,
Yine FETÖ nedeniyle İnterpol tarafından aranan Y.S ile sayfa arkadaşlığı bulunan Fatih Akca’yı Kızılay Zonguldak Şube Başkanı olarak öneren Zonguldak Belediye Başkanı Selim Alan…
Zonguldak’a zarar veren bu üç isimin ortak özelliği o kadar çok ki…
Fıtratları aynı, hedefleri de aynı…
Eğlenmeyi, gezmeyi, kazanmayı, hükmetmeyi, ağalık yapmayı seviyorlar…
Koltuk kaygıları da aynı…
O yüzden kendi fıtratlarında bir İl Başkanı’nı o koltuğa oturtup 4’lüyü bulmak, okey atmak istiyorlar…
Tüm mesele bu!
Köpeğin mirası!
Çoban sürüyü korumak için kurtlara karşı kahramanlık gösterip yaralanan köpeğine bir koyun bağışlamış.
Kurtlarla giriştiği kavgada yaralanan köpek ne yazık ki iyileşemeden ölmüş, fakat çoban sözünden dönmemiş.
Köpeğine adadığı koyun doğurmuş da doğurmuş, kendi başına bir sürü olmuş. Çoban bunları ne yapacağını bilememiş. Eşe dosta sormuş, aldığı cevaplar onu bir türlü tatmin etmemiş
En sonunda bölgenin kadısına gitmiş, bu köpeğin mirasının kime kalacağını sormuş.
Kadı düşünmüş taşınmış, bir çok kitap karıştırmış; sonra da mirasın kendisine kalacağını söylemiş.
Büyük bir yükten kurtulan çoban derin bir nefes alıp ferahlamış.
Kadı Efendiye “Hemen yarın sabah köpeğime adadığım ve köpeğime ait olan koyunları sizin eve getireceğim” demiş.
Çoban kapıdan çıkmak üzereyken birden geri dönüp:
“Kadı hazretleri, ben bu sürüyü size getireceğim getirmesine de, aklıma bir şey takıldı”
“Siz bizim köpeğin nesi oluyorsunuz?”