-Üniversitelerimizi kuşatan karanlığa teslim olmayacağız

Açıklamada konuşan Eğitim-İş Başkanı Kamuran Çataklı, üniversitelerin Cumhuriyet tarihinin en ağır kuşatması altında olduğunu belirterek şunları söyledi:
“AKP iktidarı, yükseköğretimi, akademik özgürlüğü, bilimsel liyakati ve gençliğin geleceğini gasp etmektedir. Üniversitelerimizi rant yuvalarına dönüştüren bu düzen, gençliği geleceksiz bırakmaktadır. Eğitim-İş olarak bu karanlığa teslim olmayacağız.”

-Gençler üniversite eğitimine erişemiyor

Çataklı, artan enflasyon ve ekonomik kriz nedeniyle gençlerin üniversiteye erişiminin giderek zorlaştığını vurguladı. TÜİK verilerine göre 2024 yılında 383 bin öğrencinin ekonomik imkânsızlıklar nedeniyle üniversiteyi terk ettiğini, EUROSTAT verilerine göre ise Türkiye’nin Avrupa’da eğitimi yarıda bırakan gençlerin oranında %18,7 ile ilk sırada yer aldığını söyledi.
-Barınma krizi öğrencileri çıkmaza sürüklüyor

Eğitim-İş’in açıklamasında, KYK yurtlarının yetersizliği ve yüksek kiraların öğrencileri çaresiz bıraktığı dile getirildi. 4 milyonun üzerinde öğrenciden yalnızca 1 milyona yakınının KYK yurtlarında kalabildiğini belirten Çataklı, İstanbul’da bu oranın %6,3 olduğunu ifade etti.
Yurt odalarına fazladan yatak eklenmesinin öğrencilerin yaşam hakkını ihlal ettiğini vurgulayan Çataklı, “Kalabalık odalar koğuşa dönüştürülüyor. Bu uygulama öğrencilerin sağlığını, güvenliğini ve özel yaşamını tehdit ediyor” dedi.

-Eğitim maliyetleri asgari ücretin kat kat üzerinde

Çataklı, büyükşehirlerde üniversite okumanın aileler için dayanılmaz bir mali yük haline geldiğini belirtti. Özel yurtlarda kalan bir öğrencinin yıllık maliyetinin 90-92 bin TL, ev kiralayanların ise 105 bin TL’nin üzerinde olduğunu söyledi. “Bir öğrencinin aylık gideri asgari ücretin iki katından fazla. Sadece yemek masrafı 12 bin TL’yi buluyor. Üniversite okumak artık lüks haline geldi” dedi.

-Mezuniyet işsizlik garantisi oldu

OECD ve EUROSTAT raporlarına dikkat çeken Çataklı, Türkiye’nin üniversite okumanın getirisi bakımından sondan ikinci sırada olduğunu hatırlattı. Üniversite mezunlarının düşük gelirli işlere mahkûm edildiğini, çoğunun ise işsiz kaldığını belirtti. “Gençler ‘üniversite okusam da işsiz kalacağım’ düşüncesine sürükleniyor. Bu tablo, AKP’nin üniversite politikalarının iflasıdır” dedi.

YÖK12 eylül’ün mirası, AKP’nin sopası

Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK) üniversiteler üzerindeki baskısına dikkat çeken Çataklı, “YÖK, bugün AKP eliyle üniversitelerin boğazına geçirilmiş bir prangadır. Avrupa Üniversiteler Birliği’ne göre Türkiye, akademik özerklik açısından 35 ülke arasında sonuncudur” dedi. Cumhurbaşkanı’nın keyfi rektör atamalarının anayasaya aykırı olduğunu vurgulayan Çataklı, 56 üniversiteye bu şekilde rektör atandığını hatırlattı.

-Üniversiteler bilime değil itaate mahkûm ediliyor

Çataklı, 2025 bütçesinde üniversitelere 487 milyar TL ayrılırken Diyanet İşleri Başkanlığı’na 130 milyar TL ayrıldığını hatırlattı. “Üniversitelerimiz laboratuvar, kütüphane, yurt ve derslik açısından yetersiz bırakılırken, ülke bilime değil itaate yatırım yapmaktadır” ifadelerini kullandı.

-İdari personelin sorunları görmezden geliniyor

Üniversitelerde idari ve teknik personelin yaşadığı sorunlara da değinen Çataklı, görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavlarının düzenli yapılmamasının büyük haksızlıklara yol açtığını söyledi. Bu sınavların her yıl en az iki kez yapılması gerektiğini belirtti. Ayrıca, döner sermaye paylarının adil dağıtılmadığını ve çalışma koşullarının yetersiz olduğunu ifade etti.

Eğitim-iş’ten çağrı: “bilim susmaz, gençlik teslim alınamaz”

Açıklamanın sonunda Eğitim-İş, şu talepleri sıraladı:


12 Eylül’ün mirası olan YÖK kaldırılmalı, üniversiteler özerk ve demokratik yapıya kavuşturulmalı.

Akademisyenler üzerindeki baskılar son bulmalı.

Öğrencilerin barınma ve beslenme sorunları çözülmeli.

İl Koordinatörü İshak Alim,  Zeki Tosun'un kabrinde dua etti
İl Koordinatörü İshak Alim, Zeki Tosun'un kabrinde dua etti
İçeriği Görüntüle

Üniversitelere ayrılan bütçe artırılmalı.

Akademik ve idari personelin hakları iyileştirilmeli.


Çataklı, “AKP’nin politikaları üniversitelerimizi çürütse de biliyoruz: Bilim susmaz, gençlik teslim alınamaz! Üniversitelerimizi rantın ve baskının elinden kurtarmak için mücadelemizi sürdüreceğiz” sözleriyle açıklamayı sonlandırdı.