Serdar Özbek’ten bomba açıklamalar…



ERDEMİR’in Ereğli’ye sırtını döndüğünü açık yüreklilikle anlatan  Özbek, özelleştirmesi gündemde olan TTK ile ilgili örnek verirken, yeni yapılacak Termik Santraller konusunda da sert konuştu.



Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Uysal’ın neden yalnız kaldığını, Halil Posbıyık ve Yaşar Tetiker gibi isimlerin artık kenara çekilmesi gerektiğini belirten Serdar Özbek, 5 Milletvekili ile ilgili de tespitlerde bulundu.



Politikacılara ve kenti yönetenlere seslenen  Özbek,  “Zonguldak’ta ki yöneticiler, idareciler, kenti yönetenler Ereğli’ye yüzlerini dönsünler. Yoksa Ereğli,  Zonguldak’tan kurtulmak için mücadele içerisine girdi, bunu da herkes bilsin” diyerek Ereğli insanının Zonguldak’a bakış açısını ortaya koydu.



Sizi tanıyabilir miyiz?



1960 Ereğli doğumluyum. Sanat okulundan mezunum. Erdemir emeklisiyim. 2008 yılından buyana Turizm sektöründe araç kiralama, tatil programları düzenliyorum, öğrenci servisi yapıyoruz. Özel araçlarla insanları taşıyoruz. İki yıldır da Fenerliler Dernek başkanlığı yapıyorum. Aynı zamanda 37 tane şubesi olan Fenerbahçenin şube başkanlığını yapıyorum. İller de olmayan Şubeyi Ereğli’ye kazandırdığımız için de bu şerefte bana nail olduğu için çok mutluyum.



Fenerbahçeliler Derneği Şubesi’ni Ereğli’ye nasıl alabildiniz?



Bir milyon üye kampanyasında belirli sayıda üye yakaladık. Ama bizim esas amacımız 200’ü bulup, Ereğli’ye bir tesis kazandırmaktı. Fakat, üzülerek söylüyorum ki, Zonguldak’la beraber toplam 101 temsilcimiz var. 200’ü bulmuş olsaydık Aziz Yıldırım’ın bize sözü vardı. Hatta yer arayın demişti. Başaramadık. Sadece bizim değil, Zonguldak’ın da bu olaya kayıtsız kalması, bizim 3’de 1’imiz kadar üye yapamaması bizi bu duruma getirdi.



Fenerbahçeliler Derneği Başkanlığını neden bırakmak istiyorsunuz?



Aziz Yıldırım’ın bir sözü var, “Fenerbahçe’ye kimse bir şey almak için gelmesin, ne verecekse, ne katacaksa onun için gelsin” der. Bizim iki yılımız bitiyor. Ocak-Şubat ayında kongremiz olacak. Buradan deklare etmiş olayım. Bu benim son dönemim olacak. Bu işleri yapıyorsan bir dönem yeter. Tamam olgunluğumuzun zirvesindeyiz, genciz diyoruz ama değiliz. Belirli bir yaşa geldik. Birisi koltuğa oturduğu vakit kalkacağı zamanı bilmeli. Hâlâ daha 70-80’lere geldiğinde bir koltuğa sarılayım diye uğraşmamalı.



Ticarete başlamaya nasıl karar verdiniz?



Emeklilikten sonra sıfırı  tüketmiştim. Fabrikadan aldığım tazminatlar bitmişti, emekli maaşı ile geçinmeye çalışıyordum. Ama dostlarım destek oldu. Demek ki bir şey yapmışız, ekmişiz. Birileri sahip çıktı, elimden tuttular. “Sen ödeyemezsen biz öderiz” dediler. Ve bu şekilde yola çıktık. Onlara her zaman minnettarım, onlar benim ağabeylerim.  Onlar destek olmasaydı bende bu şartlara gelemezdim. Her zaman başım üstünde yerleri var.



ERDEMİR, Ereğli’ye sırtını döndü



Eski bir Erdemir çalışanı olarak Erdemir’e bir mesaj vermek ister misiniz?



Erdemir bu bölgeye çok şeyler vermiştir. Fakat çok şeyler de almıştır. Almaya da devam etmektedir. Son dönemdeki  Erdemir yönetimi, Ereğli’ye tamamen  sırtını döndü.  Masraf oluyor diye 1. Ligdeki basketbol takımımızı sattı. Yetmedi, Ereğlili çocuklar, gençler için kurulan Demirçelik Kulübünü kapattılar. Eee bu kenti zehirliyorsun, bu kentten aldıkların var. Bir Erdemir emeklisi olarak, Erdemir’den çoluk çocuğuna bakmış bir adam olarak çok üzülüyorum.



Erdemir’e 30 yılını ver. Emekli olduğun gün Erdemir’den barışık ayrılan hiç kimse yoktur. Muhakkak mahkemelik olarak ayrılır Erdemir’den. Çünkü adam çalışmak ister, Erdemir derki, Emekli olacaksın. Bu sefer Erdemir onu düşman beller, sosyal tesislerinden içeri giremezsin, 30 sene çalıştığın işyerini ziyaret edeceğim desen, seni içeri sokmaz. Bunlardan seni mahrum bırakır. Erdemir’de güler yüzlü, insanlara sarılan insanlar olsa bunları dile getirir miydim? Bu gün bunların konuşulmasının tek nedeni şu andaki yöneticiler.



ERDEMİR nedeniyle Kalkınmada öncelikli değiliz. Düzce varken, adam niye gelip Ereğli’ye yatırım yapsın. Eee senin yüzünden kimse buraya bir çivi de çakmıyor. .  Eee sen de Ereğli’ye yüzünü dönmüyorsun, insanlarını kucaklamıyorsun, sosyal sorumluluğunu yerine getirmiyorsun, satışını buradan kaldırıyorsun.  600’e yakın saç tüccarı kapattı, İstanbul’da gitti. Nakliyeni kendi firmana veriyorsun.   OYAK Pazarlama birimini kurdun, pazarlamanı kendin yapıyorsun, Ereğlili  Müteahhidin iş yapamıyor. Burada ne varsa olduğu gibi Ereğli’nin dışına çıkıyor.   Amaçları şu; Toplumdan dışlanayım, benden kimse hiçbir şey istemesin, istediğim gibi at oynatayım, işime bakayım.



 



Tetiker de kenara çekilmeli…



Ticaret Odası’ndan ERDEMİR’e karşı bir tavrı var mı?



Ticaret Odası Başkanı yıllardır saç tüccarlarından olur, ya da ERDEMİR’e birinci dereceden iş yapanlardan olur. Ya bırakın arkadaşım! Sadece ERDEMİR’le iş yapanlar mı Ereğli’de yaşıyor? Burada arabacısı var, taksicisi var, toptancısı var, lokantacısı var, ağır sanayisi var. Bırak da başkaları yapsın!



Bakmayın ERDEMİR fabrikası burada, çalışanlar çok mutlu ama özelleştirmeden sonra bizden neleri aldığına bir bakarsak korkunç şeyler var. Ereğli Ticaret Odası Başkanı Yaşar (Tetiker)  başkan bazen fevri çıkışlar yapıyor, bir şeyler söylüyor ama ben yeterli olduğuna inanmıyorum. Yaşar Başkan da artık belirli bir yaşa geldi. Artık o da büyüklük gösterip, kenara çekilmeli. Yeni, genç, dinamik, heyecanlı arkadaşlar gelsin. Bakın “Ahmet, Mehmet”  olsun demiyorum. Şu olacak diye kafamda canlandırdığım kimse de yok. Ama Ticaret Odası da yenilenmeli.  Ben nasıl 55 yaşındayım başkanlığı bırakıyorum diyorsam bazı yaşlardaki insanlarda Ereğlimi de yönetmeyi, kentimi de yönetmeyi unutsun, Ticaret Odası’nı da yönetmeyi unutsun. Gençlere bıraksınlar artık derim.



Ereğli’nin İl olması bir işadamı olarak sizi mutlu eder mi?



İş adamı olarak bakarsam mutlu olurum.  Niye? Öğrenci istiyoruz, verilmiyor, maçın Devrek yerine Ereğli’de oynanmasını istiyoruz vermiyorlar. Zonguldak hep bize fren koyuyor. İlk defa bu dönem CHP ve AKP’den milletvekilimiz oldu.Zonguldak’tan bize sıra gelmiyordu, Ovadan çıkıyordu, bizden milletvekili çıkmıyordu niyeyse…  Sevemedi bir türlü Zonguldak bizi. Ama biz ilimizi seviyoruz, Zonguldak Ereğlili olmaktan, 67’li olmaktan gurur duyuyoruz.  Bunlar olmayınca Ereğli insanı, il olayım bunlardan kurtulayım diyor. Bunu yapan, bizi bu hale getiren Ereğli’deki insanlar değil ki.  Biz Zonguldaklıyız, Zonguldak’tan ayrılmak istemiyoruz. Zonguldak azıcık yüzünü bize dönsün. Zonguldak gerçekten çok kötü bir durumda, bizi de kaybederse ne olacak? Zonguldak o zaman Zonguldak olabilecek mi? O madenci kenti yalnızlığa terk edilmiş olmayacak mı? Biz yürür gideriz, Ereğli il olsun uçar gider. Zonguldak’ta ki yöneticiler, idareciler, kenti yönetenler Ereğli’ye yüzlerini dönsünler. Yoksa Ereğli,  Zonguldak’tan kurtulmak için mücadele içerisine girdi, bunu da herkes bilsin.



 Milletvekillerine eleştiri…



Milletvekillerini başarılı buluyor musunuz?



Ünal Demirtaş; Ereğli’nin çocuğu, madenci çocuğu. Fakat yıllardır Ankara’da yaşayan bir arkadaşımız. O,  Ankara’daki bürokrat havayı solumuş, onu içine almış, onun madenci çocukluğu kalmamış artık. Kalmadığı için buranın sorununu, derdini bilemez. Hani derler ya; Masa başı devrimcisisin, gider oralarda konuşursun diye. Anca oralarda konuşur. Ereğli’ye fazla bir hizmeti olacağını da sanmıyorum. Onu da suçlayamam çünkü muhalefet milletvekili.



Şerafettin Turpçu da yarı yarıya Ereğlili sayılır çünkü burada aileleri var. Ama muhalefet milletvekili. Asıl mühim olan iktidar partisi. Birinci sıradaki milletvekilimiz Başsavcılıktan gelmiş, siyaseti çok bilmez.  Özcan Ulupınar;  Ovadan başka bir yere çivi çakmaz. Ereğli’ye gidecek bir şey varsa da kapısının önünden alır.  Diğeri bizim pehlivan;  İyidir, iyi çocuktur, çok hırslıdır, çalışmak için canla başla uğraşır ama onun da demek ki gücü yetmiyor. Ağabeyleri “Otur oturduğun yere, sen daha yenisin”  diyor. Belki de tecrübesizliğinden bir şey yapamıyor.



Ama yeter artık bizi zehirlemesinler!



TTK’nın özelleştirmesi gündemde, Zonguldak nasıl bir yol izlemeli?



Sendika proje sunacak. Özelleştirmeye karşıyız demekle olmaz. Projen ne? Nasıl ki, Karabük Demirçelik işçiye verildi. Burada da verilecek, tazminatlar ödenecek, kendi yapısını kuracak. Böyle bir şey var mı? 100 kişi çalışması gereken yerde sen 500 kişi çalıştırıyorsun. Ondan sonra burası zarar ediyor diye bağırıyorsun. Bakın Karabük uçtu, gidiyor. Ben Karabük’e tanıyamadım. Yeni yatırımlar, yeni atılımlar var. Demek ki oluyormuş. TTK’da uçabilir.



Yeni Termik Santral yapımına ne diyorsunuz.



İyi yönetilmediğimiz için bu işler başımıza geliyor. Bir santral daha yapacaksın, bir santral daha yapacaksın. Ölelim o zaman biz. Burayı ölü kent haline getirsinler de onlarda rahat etsinler, biz de. O an için insanlar çalışıyor, para kazanıyor ama yarınlarımızı düşünmeden bir şey yapmayalım. Bu kadar santral bize yeter. Yukarıdaki adamlar yeni santralleri kendi memleketlerine yapsınlar! Sadece Karadenizle uğraşmasınlar. Bu ülkede en çok fedakarlık yapan doğusu ve batısı ile Karadeniz halkıdır. Hep vermiştir, hiç almamıştır. Ama yeter artık bizi zehirlemesinler.



Uysal, halkı dinlesin, dostlarını arasın!



Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Uysal’ın meclis grubuna hakim olmadığını, teşkilat desteğinin arkasında olmadığını görüyoruz. Sizce Hüseyin Uysal neyi yanlış yapıyor? Neden yalnız?



Pırlanta gibi bir insandır Hüseyin Uysal.  İyi doktordur, iyi bir arkadaştır. Her şeyden önce insan evladıdır Hüseyin Uysal. Şu dönem içerisinde kendime nasıl kefil isem ona da kefilimdir. Bir kuruş haram para yememiştir.  Karşısında 14 CHP Meclis Üyesi, iyi yetişmiş, bu işi bilen meclis üyeleri var. Bir de 17 AK Partili Meclis Üyesi var. Ne oldu bunlara da 3’e, 4’e bölündü?



Bakın ben Ak Partili değilim, Hüseyin Uysal’ı savunmak da bana düşmedi. Ancak Ereğli’de Doğu Karadenizli  lobisi var.  Doğu Karadenizli lobi ile Ereğli lobisi var. Doğu Karadeniz lobisi bu siyasetin içinde olduğu müddetçe buradan bir şey olmaz. Hüseyin Uysal AK Parti’den seçilmiş, AK Parti İlçe Başkanı sen başkanın yanında dursana! Meclis Üyeleri, niye Hüseyin Uysal’ın arkasında durmuyorsun, niye bu adamın arkasından konuşuyorsunuz? Konuşursun çünkü Hüseyin Uysal  CHP’den milletvekili adayıydı, iyi bir Atatürkçü. Vücut kabul etmedi, irin olarak kabul ettiler. Ne zaman patlatacaklarını düşünüyorlar.



Bundan öncede Belediye Başkanı vardı Ereğli’de. Hadi bakalım biri çıkıp bir şey söyleyebilseydi ya. Öttürürdü, öttürürdü!..   Hüseyin Uysal koltuğunun ona verdiği güçle insanlara zulüm de yapmıyor. En azından Ereğli’de bir işadamı olarak ben huzurluyum. Beni belediyeden zabıtalar gelip de rahatsız etmiyor. Bundan önce ediyorlar mıydı? Evet ediyorlardı. Aleyhinde bir laf konuştun diye, olduğun yerde arabana trafik cezası kesiyorlardı. Korku imparatorluğu vardı Ereğli’de. Adını telaffuz etmek istemiyorum. Birisi Ereğli de oturduğu yerden seçim alacakken seçim kaybetti. Önüne gelene tekle attı, birinin burnunu koparttı, birinin kulağını koparttı. Asarım, keserim, ben kabadayıyım dedi. Ne oldu, halk cezasını verdi. Yoksa burası AK Parti’ye geçecek bir yer değildi. Onun için Hüseyin Uysal mazlum, bundan önce bir diktatör vardı. Hüseyin Uysal iyilikle her şeyi çözmek istedi.



Ereğlili bir işadamı olarak Hüseyin Uysal’a bir tavsiyeniz olacak mı?



Hüseyin Uysal, gezecek. Yalnız gezecek. Yanında olan mesai arkadaşlarını çok fazla dinlemeyecek. Halkı dinleyecek, ona gerçeği söyleyecek halkı dinleyecek. Eski dostları var, onları arayıp sorsun. Kendisinden hiçbir şey istemeyen, benim gelin var, kızım var onu işe al demeyen, imar tadilatı işi olmayan adamları dinlesin. Onun vardır öyle dostları onları dinlesin.