TTK Üzülmez Müessese Müdürü Ümit Değirmenci Üzülmez’deki yangın tatbikatı sonrası yaptığı açıklamada ‘Devletimiz bizlere iş güvenliği tedbirleri kapsamında ne gerekiyorsa destek ve ödenek sağlıyor. Bu kurum çok büyük acılar yaşadı. Bizim için önemli olan sizlersiniz.
Kömür bugün çıkmaz yarın çıkar. Yeraltından sizlerin kazasız belasız çıkması bizim en büyük başarımızdır. Sıfır iş kazası hayal değildir. Eğer istersek bunu yapabiliriz’ açıklamasında bulundu.
Aslında bu tür açıklamayı yapması gereken kişi kurumun Genel Müdürü. Ancak Ümit bey baktı Genel müdürden bu konularda tık yok herhalde durumdan vazife çıkararak bari ben bunları konuşayım dedi.
Sıfır iş kazası hayal değildir. Eğer istersek bunu yapabiliriz söylemi olduğunda birisi çıkıp bunu isterse bu kurum başarabilecekse kurum yetkilileri istemiyor da mı onlarca can gidiyor şehit veriliyor. Üstelik devlet her türlü imkanı sağlıyorken diye sorabilir. Başta bunu sorması gerekenler de elbette siyasilerimiz.
Kurumun bir müessesesinin başındaki kişi bu açıklamaları yapıyorsa Genel Müdür ne iş yapar diye sormak farz oluyor tabi. Başka sorularda geliyor akla elbette.
Belki bu soruları da Ümit bey cevaplandırır.
Amasra faciasında kusurumuz yok sorumlu yok diye açıklama yapan yani facianın üstünü kapatıp kurumu kurtarmaya çalışan Genel Müdür yardımcısı ödül olarak Genel Müdür yapılırsa diğer yöneticiler iş güvenliğine önem verir mi?
Sayıştay raporlarında tam 4 ke havalandırma değişmeli diye uyarı yer alırken bu işi beceremeyen Daire Başkanı Genel müdür yardımcılığına, Makine ikmal dairesinin bağlı olduğu Genel müdür yardımcısı üstelik madenci olmamasına rağmen Genel müdür yapılırsa diğerleri iş güvenliğine önem verir mi?
Her türlü imkanı devlet sağlıyor derken limanda meydana gelen olayda bir çocuğumuz çamura saplanarak hayatını kaybederken limandan sorumlu Genel müdür yardımcısı Genel müdür oluyorsa burada bir yanlışlık yok mu?
Amasra faciası sonrası Amasra müessese müdürü olarak atandınız şimdide üzülmez de görev yapıyorsunuz Genel Müdürün bu konuda teknik bilgisi olmadığı bu sebeple cevap verebilme yetisi olmadığı için bunu da size soralım Amasra da ocak da yangın hala sönmedi. Bunun bir açıklaması var mı?
Düzenlediğiniz tatbikatta iş güvenliği konusunda kurunun en yetkilisi olan iş güvenliği Daire başkanının katılmamasını nasıl yorumluyorsunuz? Tatbikata gelemeyen Başkan sizce Allah göstermesin bir yangın yada kaza anında işin başında olabilir mi? Yada hayatında kaç kez ocağa girmiş bir bilginiz var mı?
Kurumda ayyuka çıkan liyakatsiz atamaların, işe göre adam değil adama göre iş uygulamasının iş güvenliğini tehlikeye attığını düşünüyor musunuz?
Yazımıza daha önceki TTK ile ilgili köşe yazımıza gelen bir yorumu yorumsuz olarak paylaşarak şimdilik diyerek son verelim. Baretliler rumuzlu yorum şöyle;
Kurum her anlamıyla can çekişiyor. Resmi yazışmalar rezalet ötesi, ne usul gözetiliyor ne de kanun, ilkokul seviyesinde verilen muallak dilekçe cevaplarından tutun keyfi cevaplara kadar. Diğer resmi kurum çalışanları bu yazışmaları gördüğünde artık gülüyorlar. Makamları haketmeyen, iş bilmez insanlar kurumu rehin almış at koşturuyorlar. Yapılan haksız atamalar, mobingler, hakaret ve tehditler, sürgünler, adam kayırmacalar, ben yaptım oldular, adaletsizlikler ne ararsanız var. Madencinin hayatını zaten düşünen yok. Son çıkan söylentiler aspiratör ve ambulanslar konusu cabası. Genel müdürlük Ankara’dan uzakta nasıl olsa kimse duymaz diyerek yapılıyor bunlar ama herkes her şeyi biliyor. Kral çıplak. Ve son olarak atasözümüzü paylaşalım “Balık baştan kokar”.
