1930 yılına kadar denizyolu haricinde ulaşımı olmayan Zonguldak’ın, cumhuriyetin kurulmasından sonra yapılan hamlelerden en önemli bölümünü ulaşım oluşturuyordu.

Demiryolu bağlantısına paralel karayolu bağlantısının da sağlanması için mevcut Zonguldak-Devrek-Ereğli karayolu üzerinden Ankara bağlantısını sağlamaktı.

Gaca Köyü üzerinden yol Mengen üzerinden Ankara’ya bağlanma çalışmaları da 1930’lu yılların ortalarında tamamlandı. Ankara bağlantısı, kışın her havada geçit vermediği gibi, bütün bu karayolu bağlantılarının Zonguldak’la tek geçit yeri olan Zonguldak-Beycuma karayolu da her kar yağışında kapanırdı.

Bu yollardan başka havzanın bel kemiğini teşkil edecek olan Zonguldak-Ereğli karayolunun da, Değirmenağzı’na kadar olan kısmının toprak tesviyesi ile iki ahşap köprüsü yapılmışsa da, heyelanlardan zarar görmüş, yararlanılamadan yarım kalmıştı. Bu yolun bir an önce tamamlanması kömür havzası için hayati öneme sahipti.

* * * *

İşte böylesine ulaşım sorunlarıyla boğuşan Zonguldak, gelip gezenlerin hakkında şiirler yazdığı bir kentti. Bu gerçek de uygarlığın karayolu ile olmadığının kanıtıydı.

Şehirlerarası otobüsler, Zonguldak dere boyundaki Uzunmehmet Caddesi üzerinden hareket eder, otobüs yazıhaneleri de bu cadde üzerinde bulunurdu.

Otobüslerin, tren ve vapurlarla rekabet ettiği o yıllara ait gazete kupürlerinde kara ulaşımı hakkında şu bilgiler veriliyordu: “Zonguldak-İstanbul ve Zonguldak-Ankara otobüsle 10 liradır. Otomobiller de 25 liraya dolmuş yapıyorlar. Zonguldak’tan her sabah saat 07.00’de otobüs hareket eder, yolcular Reşadiye’de ayrılır. Buradan bir yol Ankara’ya, bir yol İstanbul’a gider.''

Reşadiye üzerinden İstanbul yolculuğu uzun ve yorucu olduğu için kısa zamanda Ereğli bağlantılı Zonguldak-İstanbul karayolu çalışmasıda 1955 yılında tamamlandı.Yolun Zonguldak-Ereğli arası yaklaşık 50 kilometre olan mesafesi, keskin virajlar ve dik rampalar yüzünden 3 saat sürüyordu, o yıllara ait şartlara bağlı olarak yorucu oluyordu.

Zonguldak Nostalji

Editör: TE Bilisim