1989-2002 Yılları arasında görev yapan CHP’li Nadir Saraç döneminde Devrek Belediyesi’nde işçi olarak işe alınan yaklaşık 20 işçi, Devrek Belediyesi’ne ikinci kez Belediye Başkanı olarak seçilen Özcan Ulupınar’ın hışmına uğradı. Hırsızla suçladığı ve mobbing uygulayarak emekliye ayrılmak zorunda kalan 20 işçi, geçtiğimiz Cuma günü maaş kesintileri, sosyal haklar ve kıdem tazminatlarını almak için hukuk mücadelesi başlattı.
CHP’li personeli baskı ile emekli etti iddiası…
2004-2009 Yılları arasında aynı işçilerle çalışan Özcan Ulupınar, 24. Dönem AK Parti Zonguldak Milletvekilliğinin ardından 31 Mart 2024 yapılan yerel seçimlerde tekrar Devrek Belediye Başkanı olmuştu.
CHP’li Çetin Bozkurt’tan Belediyeyi devralarak koltuğa oturan Özcan Ulupınar, yerel seçimlerde rakibine çalışan CHP’li 20 işçiye İçişleri Bakanlığı’ndan çağırdığı Müfettiş raporunu gerekçe göstererek mahkeme kararı olmadan maaş ve sosyal haklarından kesinti uyguladı. Ulupınar, hiçbir yasal dayanağı olmadan yaptığı kesintilerle birlikte işçilerin kendi rızalarıyla emekli olması için mobbing uyguladı.
Devrek Belediyesi ile Belediye-İş sendikası arasında yapılan Toplu İş Sözleşmesi’ne aykırı ve hukuksuz yaptırım ve mobbing karşısında daha fazla diremeyen işçiler kendi rızalarıyla emekliye ayrıldı.
Belediye Başkanı Özcan Ulupınar’ın görev başındayken maaş ve sosyal haklarından mahrum bıraktığı işçiler uygulanan mobbinglerin ardından emekli olmasına rağmen kıdem tazminatları da ödenmedi. Bu hukuksuz uygulama karşısında 20 işçi Devrek Asile Hukuk Mahkemesi’nde dava açarak hak mücadelesi başlattı.
Önceki gün Devrek Adliyesi Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen davaya mağdur sıfatı ile katılan işçiler yaşadıkları hukuksuzluğu Tempo Gazetesi’ne anlattı.
Hırsızlıkla suçlandık!
Devrek Belediye Başkanı Özcan Ulupınar’ın 31 Mart akşamı kendilerine “Emekliye ayrılsınlar” haberi gönderdiğini iddia eden işçiler, “Özcan Başkan, seçildikten sonra bize emekliye ayrılsınlar diye haber gönderdi. Göreve başladıktan sonra üst üste mobbinge maruz bıraktı, bir çoğumuz kısa sürede emekliye ayrılmak zorunda kaldık. Önceki dönemin araştırılması için Bakanlıktan müfettiş istemişti. Daha müfettiş rapor hazırlamadan bizim maaşlarımızı keserek ödeme yapmaya başlamıştı. Keyfe keder bir uygulama ile karşı karşıya kaldık. Yaptığı uygulama yasal değil. Çalışırken bizden maaşlarımızın hemen hemen yarısını kestiler. Biz emekli oluncaya kadar devam etti. Daha sonra emekli olduktan sonra da hiçbir alacağımızı vermediler. Kıdem tazminatları, sosyal alacaklarımızı, izin paralarımızı, yakacaklarımızı, harcırahlar ve mesailerimizi vermediler.
Emekli olan arkadaşlarımıza kıdem tazminatlarını ödemedi. Yüksek maaş aldığımızı, fazla maaş iddia etti, bizleri hırsızlıkla suçladı. Biz alt tarafı işçiyiz, hesabımıza yatan maaşımızı biliriz. Sendika ile Belediye arasında yapılan sözleşmeden doğan haklarımızı biliriz. Ama hiçbir hukuki dayanağı olmayan mağduriyetleri yaşattılar bize. Emekli olduk, haklarımızı mahkemede aramak zorunda kaldık” dediler.
Sendika’nın istediği Müfettiş, ilk müfettiş raporlarını yalanladı iddiası!
Devrek Belediyesi’nin, Örgütlü bulundukları Sendika ile Devrek Belediyesi arasında yapılan Toplu Sözleşme protokolünü inkar ettiğini de ifade eden işçiler, “Belediye, sendikamız ile yaptığı Toplu İş sözleşme protokolünün olmadığını söylüyor. Protokol ortada olmadığı için protokolü geçersiz saydılar. Biz de diyoruz ki, onlar sakladı, gizledi. Çünkü böyle bir olması mümkün değil. Çünkü resmi Belediye ile Sendika arasında yapılan sözleşme resmi. Sendikamız bunun üzerine Müfettiş talep etti. Bakanlık müfettişi, bir önceki müfettiş raporunun yanlış olduğunu, maaşlarımızın tam yatırılmasını ve tüm sosyal haklarımızın verilmesi gerektiğini söyledi. Müfettiş, bu haklarımızın verilmemesi durumunda Devrek Belediyesi’nin cezalı olarak ödemek zorunda kalacağını söylemesine rağmen Özcan Ulupınar, müfettişi dinlemedi ve bizi mağdur etmeye devam etti.
Hem Özcan Ulupınar, hem de Tuncay Ulupınar’ın mağduru olduk!
Devrek Belediyesi’ne yönelik yapılan yolsuzluk operasyonunda tutuklanarak cezaevine atılan Devrek Belediyesi İnsan Kaynakları Müdürü Tuncay Ulupınar, olayıyla ilişkilendirildiklerini ve bu nedenle de mağdur olduklarını belirten işçiler, “İnsan Kaynaklarının başında Tuncay Ulupınar var, imza yetkisi var, öğrendiğimiz kadarıyla bordrolarda oynama yapmış, kıdem tazminatı ödediği işçiyi arayıp ‘yanlışlıkla hesabına para geldi’ deyip kendine havale etmiş. Biz işçiyi nereden bilebiliriz yolsuzluk yaptığını. Kaldı ki, yolsuzluk yaptığı tespit edildi, cezaevine konuldu. Ama biz hem Tuncay Ulupınar, hem de Özcan Ulupınar tarafından mağdur olduk. Biz bankaya ne yatarsa onu alıyoruz, siz bize gelip fazla maaş alıyorsunuz diyemezsiniz. Maaşımızı hesaplayan birimler var. Maaşımızı biz belirlemiyoruz ki, maaşımız bordromuzda ne yazıyorsa bankaya yatan da aynı. Ama bunlar bize fazla maaş alıyorsunuz diye bizi borçlu ilan ettiler. Tuncay Ulupınar’ın yaptığı yolsuzluktan yola çıkarak bizi de hırsız ilan etti.
Tuncay Ulupınar, bordrolarda oynama yapmış ama bizlik bir durum değil. Biz de onun mağduruyuz. Ama Başkan Özcan Ulupınar, tüm çalışanları, emekli olanları onunla aynı kefeye koydu” şeklinde konuştular.






