Bir süredir yurtdışındaki sevdiklerimizi ziyaret etmek için vize mücadelesi veriyoruz.
O yüzden zaman zaman yazılarımızı aksatıyoruz.
Sistemlerin değiştiğini talepte bulununca anlıyoruz tabi…
Biz; eski Zonguldak, eski Almanya’da kalmışız…
Çocukluğumuzda bir ayda gelen vize için şimdi aylardır sıra bekliyoruz.
Zonguldaklıları maden ve hizmet sektöründe çalıştırmak için davet eden Almanya’dan, aile ziyareti vizesi almak için bile bin bir dereden su getiren Almanya’ya evrildik...
Nereden nereye!
Ülkemizin içinde bulunduğu durum nedeniyle haksızda sayılmazlar!
Bir çok beyaz yakalının Almanya’ya Nitelikli Göç Yasası ile başvurduğunu görüyoruz…
İnanılmaz bir yoğunluk var!
Neyse…
Biz, Zonguldak’a dönelim…
Zonguldak’ta hasta olan Sağlık sistemi ve devletin imkanlarıyla hastaları müşteri olarak gören doktorları konuşalım…
Çaycuma Devlet Hastanesi’nde, devletin imkanlarıyla çocuk doğurtturan Dr. İsa Dürümlü hakkındaki iddiaların ardı arkası kesilmiyor.
Gördüğünden altın ve nakit para istemiş…
Vermeyenin evine gitmiş istemiş!
Hastanenin 200 metre aşağısındaki evine çağırmış istemiş!
Çikolata kutusunda istemiş!
WhatsApp’tan yazarak bile istemiş!
Savcılığa gidecek hastaların üzerine daire aldığı müteahhitleri salmış, korkutmuş!
Utanmadan “Hediye verdiler, aldım” diyor!
Zonguldaklıyı soyarken bu kadar rahatlar!
Konuşurken yüzleri de kızarmıyor bunların!
“Ünlü doktor” oldukları için kendilerine hak görüyorlar!
Zonguldaklının hakkını koruyan, bu iddiaların hesabını soran da olmayınca mağdurlar bize yazıyor.
Madem bir şey olmuyor, biz de buradan yazmaya devam edelim!
Neşteri kim atacak?
Bir vatandaşımız, Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi’nde kullandığı malzemeleri devlete fazla fatura eden Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Dr. Ayhan Önk hakkında mesaj atmış.
Diyor ki; Biz de annemizi Ayhan beye ameliyat ettirdik. Servisteki sekreter ‘hocaya bir hediye almanız gerekiyor’ dedi. Biz de ‘ne gibi bir şey’ dedik. ‘Onu bilemem siz bileceksiniz’ dedi. Bizim aklımızda öyle bir şey yoktu, bizde etrafa sorduk soruşturduk. ‘Altın alın’ dediler sekretere altın verdik.”
Sekterin ismini bile yazmışlar…
Başka bir vatandaşımız yazıyor…
Diyor ki; Üniversite hastanesine gitmediniz herhalde. Para almadan işlem yapan hoca yok. Acilden girseniz bile hoca farkı malzeme parası diye paranızı alıyorlar. Bunu belli branşlar huy edinmiş. Esas oraya el atılması lazım. Vatandaş olarak mağdur ediliyoruz”
Zonguldak’ta Vali var mı?
Zonguldak’ta İl Sağlık Müdürü var mı?
Zonguldak’ta rektör yok mu?
Zonguldak’ta Milletvekilleri yok mu?
Yok mu gözü doymayan doktorlara neşter vuracak bir kurum, bir bürokrat!
Zonguldak halkını soydurmayacak cesur bir siyasetçi yok mu?
Hayır, merakımdan soruyorum!
CHP siyaseti sıkıştı!
Zonguldak İl Genel Meclisi Başkanı Necdet Karaveli, Gaziler Köyü referandumu öncesi köylülere “Ben devletim size doğalgaz getireceğim” sözlerine tepki gösteren iki CHP’li oldu.
Biri CHP’li Gökçebey İl Genel Meclis Üyesi Hasan Tülübaş…
“İktidar partili arkadaşların kendilerini devlet olarak görmelerinden rahatsız oluyorum. Devlet hizmetleri eşit ve adaletli yapar. Necdet bey kendisini devlet zannediyor. Madem öyle diyor, doğalgaz sözünü yerine getirsin” dedi.
Diğeri CHP’nin çiçeği burnunda Kilimli İlçe Başkanı Erdinç Kargidan…
Erdinç Kargidan, “Necdet Karaveli’nin açıklamalarını hayretle takip ediyoruz. Doğalgaz hayali kuran vatandaşlımız var. Hangi yüz yılda yaşıyoruz da merkeze yakın köylerimizde doğalgaz yok? Kilimli ilçemize bağlı Göbü, Türkali doğalgaz bekliyor. Bölgemizin turizm açısından önemli olan köylerimize, devlet olduğunuzu söylemenize rağmen ne zaman doğalgaz getireceksiniz? Yoksa bu sözleri size koltuk mu söyletiyor? Devletim diyorsanız doğalgaz getirin” diyerek vatandaşların talebinin yerine getirilmesini istedi.
Ota böceğe açıklama yetiştiren CHP’lilerin sesi soluğu çıkmıyor…
CHP siyasetini tutuklanan İBB Ekrem İmamoğlu ile Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem ve çocukları arasına sıkıştıran CHP İl Başkanı Devrim Dural’ın kendine gelmesini, Zonguldak’ı ve insanını öncelemesini bekliyoruz!
Zonguldak siyasetinde seviye düştükçe gazetecilerin iş yükü artıyor cidden…
İktidara da muhalefete de görevine gazeteciler hatırlatıyor!
Nasıl ilginç bir döneme denk geldik!