EPDK kararı ile yerli kömürün teşvik dışı bırakılması, ithal kömüre teşvik verilmesi nedeniyle can çekişen Zonguldak özel sektör madenciliği batma ile karşı karşıya gelirken, Akkurt Madencilik sahibi Alattin Kurnaz’ın ardından Of-Kar Madencilik sahibi İsmail Ofluoğlu’da yerli kömür üreticileri adeta iflasa sürükleyen Eren ve ÇATES’e veryansın etti.

Ahmet Eren’e seslenen İsmail Ofluoğlu yaptığı açıklamada “Sayın Ahmet EREN bizlerde önce Türk’üz sonra da Zonguldak’lıyız. Yunanistan’lı falan değiliz. Bizden neden kömür almıyorsunuz?. Kendiniz için çok çalıştınız şimdi kentimiz için çalışma zamanı” dedi.

İşte İsmail Ofluoğlu’nun sitem dolu açıklamasından satır başları;

BİZDE TÜRK’ÜZ SAYIN EREN! YARIN YİNE BU KAPILAR ÇALINIR SAYIN ÇATES! KENDİNİZ İÇİN ÇOK ÇALIŞTINIZ.ŞİMDİ KENTİMİZ İÇİN ÇALIŞMA ZAMANI!

Zonguldak demek KÖMÜR demek.. EMEK demek.. CEFA demek.. VEFA demek..

Zonguldak demek kelle koltuk altında yerin yüzlerce metre altında ekmek mücadelesi demek. Zonguldak demek sadece özel sektör kömür üreticileri vasıtası ile yaklaşık 2.500 kişinin istihdam edildiği ve yılda 600 milyon TL’nin üzerinde şehre ekonomik girdi sağlanan şehir demek.

Ama bazen de vefasızlığın daniskası ile karşı karşıya kalmak demek Zonguldak..

Yerli kömürün teşvik dışı bırakılması ile uzunca bir süredir can çekişen koca bir sektör maalesef bugün itibari ile büyük bir vefasızlık örneği ile karşı karşıya kalmış durumda. Zonguldak sayesinde servetine servet katan DEV şirketlerimiz ne yazık ki ilk fırtınada gemiyi terk etmiş ve şehri kendi kaderi ile baş başa bırakmış bir durumda.

Halbu ki bizler tüm fırtına, kasırga ve yağmurlara inat hiçbir zaman gemiyi terk etmedik. Şehri kaderi ile baş başa bırakmadık. Dün gibi hatırımda Eren Enerji’nin bölgeye yatırım planladığı o günler!

Bölgede yatırım yapana kadar nerede ise esamesi okunmayan bir şirket 2012 yılında Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşları arasında 50.sırada yer almayı başarmıştı. Bu başarıda Zonguldak’ın katkısı inkar edilemez. Rödevansçı firmaların katkıları ise hiç inkar edilemez.

Çünkü Eren Holding ruhsat alımını kolaylaştırmak için biz rödevansçı işletmelerden kömürlerinin tamamını alacağız diyerek yazılı desteklerimizi almıştı. Şimdi ise yerli kömüre teşvik kalktığı için bırakın kömürümüzü almayı utanmasalar selamımızı bile almayacaklar…

Eren Holding yönetim kurulu başkanı sayın Ahmet EREN ulusal medyaya yapmış olduğu bir açıklamasında şöyle diyordu. ‘’Ben bir ithalatçıyım ama ithalatın zorlaştırılmasını istiyorum.Türkiye üretim ve ihracat gücünü kaybetmemeli. Bu konuya memleket meselesi olarak bakıyorum. Çünkü ben önce Türk’üm, Sonra Eren’im.Şimdi bende kendisine şöyle sesleniyorum. Sayın Ahmet EREN bizlerde önce Türk’üz sonra da Zonguldak’lıyız. Yunanistan’lı falan değiliz. Bizden neden kömür almıyor sunuz? Bizim meselemizde memleket meselesi. Bizim meselemizi memleket meselesi olarak mı görmüyor sunuz? Yoksa fikirleriniz mi değişti? Yoksa şirketinizin yerelde bize yaşatmış olduğu sıkıntılardan mı haberiniz yok?

Bereket Enerji’ye de şunu sormak istiyorum? Santralimiz kapandığında şu anda kömür aldığınız Soma, Tekirdağ, Kütahya, Amasra ve Çankırı illeri kömür üreticileri mi, yoksa Zonguldak halkı ve Zonguldak’lı rödevansçılar mı santralimizin açılması için çaba sarf ettiler? Yarın taahhütlerinizi yerine getiremediğiniz de ya da başka sebeplerden dolayı santralimiz tekrar kapanırsa aynı çabayı diğer illerden kömür aldığınız kömürcüler ve o illerin milletvekilleri ile STK kuruluşlarımı çaba gösterecek? Yoksa tekrar bizlerin ve vekillerimizin kapısı mı çalınacak?

Dünya’nın ve ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik krizden çıkmak için önce siz büyük işletmelerin, sonra da bizlerin ve herkesin taşın altına elini koyması gerekir. Herşeyi devletten beklemek ne kadar doğrudur? Devletimiz zaten gerektiği yerde müdahalesini yapıyor. Gün Devletin üstünden yük alma ve bu güne kadar Devletin imkanları ile servetlerine servet katanların fedakarlık yapma günüdür.

Editör: TE Bilisim