Devrim Dural'a güçlü destek...

Cumhuriyet Halk Partisi Zonguldak İl Başkanı Devrim Dural, il binasında düzenlen basın açıklaması ile adaylığını duyurdu.

Ben açıkçası Devrim Dural'ın adaylık açıklamasına kimlerin katılacağını merak ediyordum.

CHP Ereğli İlçe Başkanlığı'nın tavrı, il kongresi için büyük önem arz ediyordu.

Bir önceki il kongresinde Ereğli İlçe Başkanlığı'nın ve delegelerinin tavrı seçim sonucunda etkili olmuş ve Devrim Dural o kongreden zaferle çıkmıştı.

Ama bu sefer Ereğli ilçe delege seçimlerinde ve kongresinde milletvekili Eylem Ertuğrul ve mevcut ilçe başkanının ekibini hezimete uğratan Neriman Posbıyık ve ekibi ipi göğüslemeyi başardı.

Bu koşullarda CHP Ereğli İlçe Başkanlığı ve delegelerinin il kongresinde nasıl bir duruş sergileyeceği merak konusu olmuştu.

Dün düzenlenen Devrim Dural'ın adaylık açıklamasında bu Ereğli merakımızı da gidermiş olduk.

Ereğli'nin çiçeği burnunda yeni İlçe başkanı Zerrin hanım da adaylık açıklamasına bizzat katılarak Devrim Dural'a desteğini göstermiş oldu.

Turhan Oral'ın adaylık açıklaması ile Devrim Dural'ın aday açıklamasına katılanlara baktığımızda fotoğraf iyice netleşiyor.

Turhan Oral'ın adaylık açıklamasında 1 tane bile belediye başkanı yokken, Devrim Dural'ın adaylık açıklamasına Halil Posbıyık ve Bülent Kantarcı dışında neredeyse tüm CHP'li bediye başkanları katıldı.

Aynı şekilde ilçe başkanları da Devrim Dural'ın adaylık açıklamasında hazır bulundu.

Eğer bu katılımlar bir parti kararı olsaydı, aynı kişiler Turhan Oral'ın adaylık açıklamasına da katılım sağlarlardı.

Yani bu katılımlar bir parti kararı değil, bir tavır ve Devrim Dural'a verilen açık desteğin net bir fotoğrafıdır.

Bu fotoğrafın üzerine çok şeyler yazabiliriz.
Tahsin Erdem'i, Halil Posbıyık'ı eleştirebiliriz.
Belediye personelinin mesai saatleri içinde bu açıklamada boy göstermelerini etik bulmayabiliriz.

Merkez ilçe delege seçimlerinde Tahsin Erdem'in tavrını defalarca eleştirdik.
Biz ne yazarsak yazalım, sonucu CHP üyeleri ve delegeleri belirledi.

İl kongresinde de görev, yetki ve sorumluluk CHP delegelerinde.

ORTA KAPUZ-TERSANE PLAJI

Günlerce Ak Parti İl Başkanı Mustafa Çağlayan ve Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem'in atışmalarına şahit olduk.

Mustafa Çağlayan, Zonguldak Belediyesi ve Başkan Tahsin Erdem'i plaj ile balık satış noktaları üzerinden eleştirip, bu iki projenin işleyişinin yasal olmadığını ileri sürmüş, hatta daha da ileri giderek belediyeyi 'kaçak' yapı üretmekte bile itham etmişti.

Belediye Başkanı Tahsin Erdem, Mustafa Çağlayan'ın bu iddia ve ithamları karşısında ise 'plaj yaparken korkuyorum, hizmetlerimiz engelleniyor' açıklaması yapmış, düşük seviyeli bir üslup kullanarak Çağlayan'a, 'geri vites Mustafa' demişti.

Bu açıklamalar sonrasında sormuştum, 'Başkan Tahsin Erdem'i kim nasıl korkutuyor' diye.
'Kimse bu kentin belediye başkanını tehdidi edemez' dedim.
Ama Başkan Tahsin Erdem hala çıkıp neden, kimden korktuğunu, hangi hizmetlerinin kimler tarafından engellendiğini açıklama cesareti gösteremedi.

Mustafa Çağlayan'ın, balık satış noktaları ve Orta Kapuz-Tersane Plajı ile ilgili 'kaçak' iddialarını da yanıtsız bıraktı.

26 Haziran 2025'te Orta Kapuz-Tersane Plajı'nda bir üniversite öğrencisi boğularak hayatını kaybetti.
Başlatılan soruşturma kapsamında Zonguldak Belediyesi'nin, Zonguldak İl Emniyet Müdürlüğü'ne gönderdiği resmi yazı geçti elime.

Zonguldak Belediyesi bu resmi yazıda özetle; "İlimiz Merkez Yeşil Mahalle adresinde bulunan Orta Kapuz-Tersane Plajı Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki alanlardan olmakla, Zonguldak Valiliği makamından bu alanın belediyemize tahsis edilmesi talep edilmiş olup, ancak tahsis işlemi henüz neticelenmemiştir. OrtaKapuz-Tersane sahilinin henüz belediyemize tahsi işlemleri yapılmadığından bu alanda herhangi bir işletmecilik ya da ruhsatlandırma yapılması mümkün olmamıştır" ifadelerine yer verilmiş.

Yani Zonguldak Belediyesi, Başkan Tahsin Erdem'in açılışını yaptığı, çimenlerin üzerine kocaman 'Zonguldak Belediyesi' yazdırdığı, sosyal.medya hesaplarından günlerce tanıtım videolarının yayınladığı Orta Kapuz-Tersane Plajı için, 'Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır' diyor.

Ve devam ediyor Zonguldak Belediyesi, 'OrtaKapuz-Tersane sahilinin henüz belediyemize tahsi işlemleri yapılmadığından bu alanda herhangi bir işletmecilik ya da ruhsatlandırma yapılması mümkün olmamıştır' diye devam ediyor resmi yazıya.

Açıkça Orta Kapuz-Tersane Plajı'nın ruhsatsız, yani kaçak olduğunu itiraf ediyor.

Bu yazıyı okuyunca, Başkan Tahsin Erdem'in neden Mustafa Çağlayan'a cevap veremediğini daha iyi anlıyoruz.

Kentin imanından, işletmelerin ruhsatlandırmasından sorumlu olan belediye, ruhsatsız ve kaçak bir tesis açabilir mi?

Sıradan bir vatandaş kaçak ve ruhsatsız bir işletme açsa, Belediye gidip ceza keser, mühürler ve savcılığa suç duyurusunda bulunur.

Hele bir de bu kaçak ve ruhsatsız işletmede bir ölüm yaşansa, vatandaşın vay haline.

Peki, şimdi Zonguldak Belediyesi'nden kim hesap soracak?

Belediye kendi kendine ceza kesip, kendi açtığı ruhsatsız plajı mühürleyip, kendisi hakkında savcılığa suç duyurusunda mı bulunacak?

Sonuçta yasa ve yönetmeliklerden doğan yaptırımlar sadece vatandaş için geçerli değil, Belediye gibi kurumlar ve yöneticileri için de geçerli.

Orta Kapuz-Kapuz-Tersane Plajı'ndaki bu yasal olmayan durum balık satış noktaları için de geçerli.

Bir vatandaş gidip, başka bir vatandaşın tapulu arsasına bir yapı inşa etse nolur?

Belediye gelir, o kaçak yapıyı mühürler, isterse karar alıp yıkar, ceza keser ve savcılığa suç duyurusunda bulunur.

Belediye gidip, kira sözleşmesi yapmadan, Devlet Demiryolları'nın tapulu ardasına balık satış noktaları yapmış.

Benim anlamadığım, Tahsin Erdem bu güzel projeleri nasıl böyle berbat edebiliyor?

Kent ve kent insanı için yapılan bu güzel dokunuşlar, nasıl bir anda fiyaskoya dönüşebiliyor.

Ben söyleyeyim....
Tek nedeni izlenen siyaset.
Tahsin Erdem, parti siyasetini bir kenara bırakıp hizmet siyaseti yapmış olsa, böyle fiyaskolarla karşılaşmaz.

Zonguldak ve Zonguldak insanına hizmet etmek istiyorsanız, parti siyaseti değil, hizmet siyaseti yapmalısınız.

CHP'li olsanız da Zonguldak ve Zonguldak insanı için iktidarın nimetlerini de kullanabilmeyi becerebilmelisiniz.

İktidar partisinin il başkanına, 'geri vites Mustafa' diyerek bunu beceremezsiniz.

İşçinin ikramiyesini, maaş farkını ödeyemezken çıkıp, 'lauvar alanını ben yaparım' gibi popülist söylemler sizin inandırıcılığınızı ve güvenilirliğinizi sorgulatır.

CHP'nin il başkanı var, ilçe başkanı var, milletvekilleri var.

Bırak parti siyasetini onlar yapsın.
Bırak lauvar alanının akıbetini onlar sorsun.

Tahsin Erdem'i belediye başkanlığı kesmiyor maalesef.
Tahsin Erdem aynı anda, hem belediye başkanlığı hem milletvekilliği, hem il başkanılığı hem de ilçe başkanlığı yapmak istiyor.

Delegeleri, ilçe başkanını, il başkanını kendisi belirlemek istiyor.

Yarın seçim günü gelip çattığında, 'kim belediye başkanı olacak, kim meclis üyesi olacak, kim milletvekili olacak' kendisi belirlemek istiyor.
Hal böyle olunca da delege seçimlerinde, ilçe kongresinde, il kongresinde başarılı olan Tahsin Erdem, belediye başkanlığında tökezliyor.

Çöp toplayamayan bir belediye olur mu?
Oluyor işte...
Belediye kaçak yapı yapar mı?
Yapıyor işte...
Belediye ruhsatsız yer işletir mi?
İşletiyor işte...

Biri Tahsin Başkan'a, belediye başkanı olduğunu hatırlatsın lütfen!..