Cumhuriyet Halk Partisi'nde delege seçimleri, ilçe kongreleri derken, İl Başkanlığı kongresi de geldi çattı.
Şu ana kadar mevcut İl Başkanı Devrim Dural ile Turhan Oral'ın adaylıkları netleşti.
İlçe kongrelerinden çıkan sonuca bakılırsa, Devrim Dural ile Turan Oral arasında kıyasıya bir yarış yaşanacak gibi görünüyor.
CHP’de İl Başkanlığı yarışında sonuca merkez ve Ereğli ilçe delegeleri büyük etki edecek.
Milletvekili Dr. Eylem Ertuğ Ertuğrul ve bir önceki kongrede yaşananları göz önüne getirdiğimizde, Ereğli ilçe yönetiminin mevcut Başkan Devrim Dural'a çok sıcak bakacağını düşünmüyorum.
Merkez ilçeye baktığımızda ise Devrim Dural delege seçimlerinde Belediye Başkanı Tahsin Erdem'in desteklediği mavi liste ile ortak hareket etmiş, o ekip ise Nazmi Özden'i Merkez İlçe Başkanı seçmişti. Bu durumda Tahsin Erdem de, mevcut Merkez ilçe yönetimi de ciddi anlamda Devrim Dural'a destek verecektir.
Edindiğimiz bilgilere göre, merkez ilçenin yanı sıra; Alaplı, Devrek, Gökçebey, Kozlu ve eğer delegelere hakim olunabilinirse Kilimli de ağırlıklı olarak Devrim Dural'ı tercih edecek.
Bu tabloya göre, 'Ereğli ve Çaycuma ilçe yönetimlerinin Devrim Dural'a mı yoksa Turhan Oral'a mı destek verecek' sorusunun cevabını aramak lazım.
Tabi bu tür seçimlerde hiç bir ilçe başkanı ve Yönetim kurulu CHP delegelerinin tamamı üzerinde belirleyici olmayabiliyor. İllaki ilçe delegeleri içerisinde ilçe başkanı ve Yönetim kurulu ile ters düşecek, tercihini farklı kullanacak delegeler olacaktır. Bu tarz delegelerin sayısı seçim sonucuna ne kadar etki eder, orası tartışma konusu.
Ayrıca bu 2 aday dışında çıkacak 3'üncü ve 4'üncü aday ise kimin delege tabanından oy alacağı da seçim sonucunda etkili olacaktır.
Her ne kadar CHP İl Başkanlığı için Devrim Dural favori gibi görünse de, Ereğli ve Çaycuma delegelerinin tercihi ile Devrim Dural'a destek verecek ilçe delege oylarında verilmesi muhtemel fireler, çıkması olası diğer adayların alacağı oylar CHP İl Başkanı'nın belirlenmesinde önemli etkenler olacaktır.
BEÜ ÖĞRENCİLERİNİN YEMEK ÇİLESİ
Dün Bülent Ecevit Üniversitesi yönetiminin bir banka ile yaptığı promosyon anlaşmasının, öğrenciler üzerindeki olumsuz etkilerini haberleştirmistik.
Üniversite yönetimi ile Yapı Kredi Bankası arasında geçtiğimiz yılın ortalarında yapılan promosyon anlaşması öyle saçma, öyle akıllara durgunluk verecek cinsten ki skandal desek haksızlık etmiş olmayız.
Size üniversite ile Yapı Kredi Bankası arasındaki skandal anlaşmadan bahsedeyim.
Diyelim ki Bülent Ecevit Üniversitesi'nde ögrencisiniz. Yemekhanede ise dışarıya göre daha ucuz yemek yeme şansınız var.
Cebinizde nakit paranız var.
Nakip para geçmiyor yemekhanede.
Yanlış okumadınız, üniversite yemekhanesinde nakit para geçmiyor.
Ziraat Bankası kartınız var, o da geçmiyor yemekhanede.
Vakıfbank, Halk Bankası gibi devlet bankalarının kartları da geçersiz.
Oysa öğrencilerin devlet tarafından verilen burs ve kredileri de devlet bankalarına yatıyor.
Peki, binlerce öğrenci nasılsın yemek olacak üniversitenin yemekhanesinden?
Yapı Kredi Bankası kartınız olacak.
Eğer öğrencilerin Yapı Kredi Bankasında hesabı yoksa, okuduğu üniversitenin kampüsündeki yemekhanede ucuz yemek yeme şansı yok.
Allah aşkına böyle saçma bir uygulama olur mu?
Devletin resmi parasının, devletin bankalarının kartının geçmediği bir devlet üniversitesi olabilir mi?
Evet olur, işte o üniversitenin adı, Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi...
Ben öğrenciler adına Sayın Rektör İsmail Hakkı Özölçer'e bir kaç soru yönelteyim;
Sayın Rektör, hesabında haciz ve bloke olan bir öğrenci üniversitenizin yemekhanesinden nasıl faydalanacak?
Üniversitesinizde 18 yaş altı eğitim gören ve Yapı Kredi Bankası'nda hesabı olmayan bir öğrenci, bu bankada hesap açtırmak için ailesini mi Zonguldak'a çağıracak?
3 kuruş promosyon alacaksınız diye binlerce öğrenciye ve ailelerine bunu mu reva görüyorsunuz?
Türk Lirası'nın geçmediği bir üniversite olur mu?
Bülent Ecevit Üniversitesi yönetimi derhal bu skandal uygulamadan vazgeçmelidir.
Üniversite 3 kuruş promosyon alacak diye, öğrencileri bir bankanın kucağına atmak, bir bankaya mahkum etmek akıl almaz ve saçma bir uygulamadır.
Türkiye Cumhuriyeti'nin resmi parası olan Türk Lirası'nın geçersiz olduğu bir üniversite olamaz.
Siz promosyon alacaksınız diye, öğrencinin yemeğiyle oynamayın...
Buna hakkınız yok!..
Bülent Ecevit Üniversitesi'ne çoğunlukla, Anadolu'daki dar gelirli ailelerin çocukları eğitim görmeye geliyor. Binbir güçlükle eğitim gören öğrencilerin ucuz yemek yeme hakkını bu uygulamalarla gasp edemezsiniz.
Bakar mısınız, koskoca üniversite öğrencinin temel ihtiyacı olan yemeğinden bile promosyon alam için neler yapıyor?
Pes doğrusu...
Lütfen bu skandal uygulamadan bir an evvel vazgeçin.
Bırakın çocuklar ucuz yemek yesin...