CHP'nin genç isimlerinden Mimar Fırat Birkan, Zonguldak Belediye Başkan Adaylığı ön seçiminde aldığı oyla önemli bir ivme kazanmıştı.
CHP tabanı ön seçimde, Mimar Fırat Birkan'a verdiği oylarla, siyasette genç isimleri görmek istediğinin de mesajını vermişti aslında.
Ön seçim sonuçları, Genç Mimar Fırat Birkan'ın CHP'de önünün açık olduğunun en somut göstergesiydi.
Ön seçimden iyi bir sonuçla çıkan Mimar Fırat Birkan, Zonguldak Belediye Başkan Adayı Tahsin Erdem'in listesinde üst sıralarda yer alarak belediye meclis üyesi oldu.
Mimar Fırat Birkan'ın belediye meclis üyesi olması, gelecekte CHP'nin Zonguldak Belediye Başkanı Adayı olabilmesi yolunda önemli bir adımdı diyebiliriz.
Fırat Birkan, CHP’nin Zonguldak Merkez ilçedeki delege seçimlerine çok ön plana çıkmasa da perde arkasında Sarı Liste'nin çıkmasında ve bileşenlerinin bir araya gelmesinde önemli rol oynadı.
Fırat Birkan'ın Sarı Liste'ye destek vermesinin en önemli nedeni, Tahsin Erdem'in CHP'de tek adam olmasının ve kendi siyasi istikbaline taş koyacak olası bir engelin önüne geçmekti.
Fırat Birkan'ın, kendi siyasi ikbali için destek verdiği Sarı Liste seçimleri kaybederken, Tahsin Erdem'in desteklediği Mavi Liste delege seçimlerinin kazananı oldu.
Böylece, Fırat Birkan siyaset yolculuğunda ilk engelle yüzleşmiş oldu.
Sonrasında ise CHP tabanının umut bağladığı genç siyasetçi Mimar Fırat Birkan'ın hem özel hayatında, hem de siyaset hayatında çalkantılı bir dönem başladı.
Bir binanın otoparkında güvenlik kamerasına yansıyan uygunsuz görüntünün ardından eşinden boşanmak zorunda kalan Fırat Birkan, siyasette de yalpalamaya başladı.
Fırat Birkan, önceki dönem belediye meclis üyesi Ozan Demirtaş ile önceki dönem CHP Merkez İlçe Başkanı Osman Zaimoğlu ile yaşanan kavgada, CHP Kozlu İlçe Başkanı Merve Arslan ile birlikte karakola gidip ifade vererek, Demirtaş lehine şahitlik yapmıştı.
Delege seçimlerinde ters düştüğü Belediye Başkanı Tahsin Erdem'in ricasını kırmayan Fırat Birkan, bu şahitlik olayında da dik duramayarak, mahkemede ifadesini değiştirdi.
Hangi mantıkla, ne karşılığında böyle bir şey yaptı bilmiyoruz ama sonuç olarak, kendini 'yalancı şahit' durumuna düşürdü.
Öyle ki mahkemenin hakimi, Fırat Birkan'ın 'ifadesine itibar edilmemesi' kanaatine vardı.
Bakar mısınız, CHP tabanında birçok kişinin umut bağladığı Fırat Birkan'ın kendini düşürdüğü duruma?
Siyasette ve ticarette her şey yolunda giderken, siyasi geleceği açısından önünde hiçbir engel yokken, yaptığı vahim hatalar Fırat Birkan'ı bir anda tartışmaya açtı.
Açıkçası ben de siyaset konusunda Fırat Bırkan'dan umutluydum.
Ama Fırat Birkan, hem CHP'lilerin hem de bizim gibi kendini yakından takip edenlerin umutlarını kısa sürede boşa çıkardı.
Tam bir hayal kırıklığı vakası...
Siyaset arenası böyle hataları kaldırmıyor maalesef.
Bazen hırs, bazen zaaflar, bazen de dik duruş sergileyememek, sizi bir anda umut olmaktan çıkarıp, toplumun önünde tartışma konusu haline getiriyor.
Yazık!..
Okumuş, mimar olmuş, genç yaşında siyasette yer edinmeyi başarmış birinin, kendini böylesine yakışıksız durumlara düşürmesine insan üzülüyor.
'Yalancı şahitlik' olayının perde arkasında Belediye Başkanı Tahsin Erdem'in olması da çok ilginç ve dikkat çekici.
Mahkeme öncesinde, Ozan Demirtaş'ın, Osman Zaimoğlu'na açtığı davayı geri çekmesi için Tahsin Erdem'in ricacı olduğunu duymuştum.
Oysa, Osman Zaimoglu'nun merkez ilçe başkanlığından istifa etmesinde Tahsin Erdem ve ekibinin rolü olduğunu biliyoruz.
Aynı Tahsin Erdem, neden Ozan Demirtsş'tan davayı çekmesini istemesinin nedeni ne?
Aynı şekilde, Mimar Fırat Birkan neden, karakolda Ozan Demirtaş lehine ifade verip tanıklık yaparken, mahkemede ifade değiştirip Osman Zaimoğlu lehine 'yalancı şahitlik' yaptı?
Tüm bunların ama siyasi, ama ticari bir nedeni olmalı.
Ben gerçekten bu nedenleri merak ediyorum.
Fırat Bırkan-Tahsin Erdem, Osman Zaimoğlu-Tahsin Erdem ve Fırat Birkan-Osman Zaimoğlu ilişkisini merak ediyorum.
Bu isimlerin nasıl bir ortak çıkarı var ki, Ozan Demirtaş'a karşı üçlü ittifak kurmuşlar?
Üstelik, 'yalancı şahit' damgasını yemeyi göze alarak...
Gerçi, Fırat Birkan hakkında imar işleri ile ilgili hem Kozlu'da, hem de Zonguldak'ta birşeyler kulağımıza çalınıyor.
Takip ediyoruz, araştırıyoruz kulağımıza çalınan iddiaları.
Zonguldak küçük yer.
Hiçbir şey gizli kalmıyor.
'Kim, kimden, ne karşılığında, ne yapmasını istiyor' duyuyoruz.
Kozlu'da bir müteahhidin, 3 mimarın çözemediği imar sorununu, 'bilmem kaç milyon liraya ben çözerim' diyenleri biliyoruz.
Ama bu olaylardan, 'Kozlu Belediye Başkanı'nın haberi var mı' bilmiyoruz.
Siyasette zirveye tırmanmak zor...
Ama o zirveden düşmek de işte bu kadar kolay.
Mahkemede bile ifadesine itibar edilmeyen birinin, siyasette dürüst olmasını nasıl bekleyeceğiz?
Hayat arkadaşını aldatan birinden, siyasette halkı aldatmamasını nasıl bekleyeceğiz?