Zonguldak, büyük bir aşkla atama haberini bekliyor!
Milletvekilleri ‘tamam’ demiş, imza vermiş.
Bir kişi karşı çıkıyor.
Zaten o kişinin de aşkla, meşkle, rüşvetle, % 10’la pek işi yok!
Olmadığı için istenmiyor da, bakalım onu da görevden aldırabilecekler mi?
İnsan boyu ve cüssesi kadar gamzeli aşklar yaşar mı?
Yaşar!...
Bu arkadaş yaşar!
Ama bu karaman koyunlarının oyunları çıkar mı çıkar!
Bizim Dalton kardeşler çok yetenekli, hep pis işler peşinde, pis işlerini görecek maşa peşinde…
Ne demiş atalarımız, köpek pis yemekten vazgeçmez…
Hani bir siyasetçi, “Cıvataları sıkacağız” demişti ya…
Bu cıvatalar sıkılmaz da, şey oldular artık değiştirmek lazım.
Men dakka dukka hikayesi…
Pek adetim değildir bel altı hikayeleri yazmak.
Ya bir partide tacize uğramış, ya çalıştığı iş adamı tarafından köşeye sıkıştırılmış mağdur kadınların sesi olmaya çalıştık, ya da devlet kurumlarına getirilmek istenen sapıklara karşı çıktık.
Öyle olmasaydı bir okul Müdürü’nün bir veli ile olan seks videolarını yetkililere vererek gereğinin yapılmasını, velilerden ve öğrencilerden uzaklaştırılmasını, emekli edilmesini istemezdik.
Yazmıyoruz diye, bilmediğimiz anlamına gelmiyor…
Fakat, etek pisliğine bulaşmış, rüşvete bulanmış adamları İl Müdürlüğü görevine getirmeye çalışmakta ne demek?
Temiz koltuklara pis adamları getirerek, hangi pis işler halledilecek?
Bu milleti, bu halkı geri zekalı filan mı zannediyorlar?
Önemli bir Sivil Toplum Kuruluşu’nda başkanlık yapan koca adamın, sekreteri ile kocası tarafından basılması ne demek?
İnsan yaşından başından, oturduğu koltuktan, Belediye Başkanı olan damadından utanır…
Bir de Belkis hikayesi var…
Ahlak abidesi bir Belediye Başkanı’nın “Deli karımdan boşanıp seni alacağım” diye delirttiği belediyeyi basan, intihara kalkışan taa geçmişte bir kadın var.
O, Belkis ve Başkan hikayesini imalı yazsak, yer yerinden oynar…
Genel Merkez o başkanı görevden alır.
Hak yerini bulur mu, bulur ama Belkis’tan bulur, kumardan da, ranttan da…
Daha, yurtdışına çıkıp, sübyanlarla beraber olanlar sapıklar başımızda…
Başımızda bir sürü sapık bela var…
Bu devran dönüyor, herkese yargıç, kendine kör bakanlara da bakakalacağımız günler var…
Kendini yücelten herkes bir gün alçaltıldığı günleri yaşayacak…a