Zonguldak’ta bir çok parti Belediye Başkan edeylerğını açıkladı.

AK Parti defolu bir Belediye Başkanı’nı ihraç etmişti, diğerini aday göstermedi.

22 Şubat’ta tacizden sanık sandalyesinde ilk duruşmaya çıkacak olan Gülüç Belediye Başkanı M. Gökhan Demirtaş’ın elini İYİ Parti kaldırdı.

Diğerini de transfer etmek CHP ile İYİ Parti kapıda bekliyor!

Şimdi anlıyor musunuz AK Parti, neden iktidar oluyor!

CHP ve İYİ Parti, artıkları toplayarak muktedir olabilir mi?

Mağdur edilen kadınların ahı tutacak bunları!

Güllü teyzenin ahı tutacak sizi!

Daha doğmamış yetimin ahı tutacak bunları!

Nitelikli tacizden yargılanan Başkana sarılan, İYİ Parti Milletvekili Adayı Dr. Evrim Balbaloğlu…

Mezardaki ölüleri üye yapan ilkesiz siyasetçiydi, şimdi tacizden yargılanan Başkanları seven kadın siyasetçi olarak tarihe geçti.

Ne yapalım kadın böyle seviyor!

İYİ Partili, vicdanlı adamlar kadar olamadı!

Bu iğrençliği reddeden tüm İYİ Partili’leri yürekten kutluyorum!

Paraya pula şerefini satmayan tüm siyasetleri kutluyorum…

İyi ki varlar!

Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara şah olsa

Cumhuriyet devri Türk edebiyatını, hem fikir ve aksiyon adamı hem de kalemi güçlü bir edebiyatçısı olan Necip Fazıl Kısakürek ‘destan’ isimli şiirinde sanki günümüzü anlatıyor.

Bir kesitini sizlerde paylaşalım, tamamını sonra okursunuz.

“Durun kalabalıklar, bu cadde çıkmaz sokak!
Haykırsam, kollarımı makas gibi açarak:
Durun, durun, bir dünya iniyor tepemizden,
Çatırdılar geliyor karanlık kubbemizden,

Durum diye bir lâf var, buyrunuz size durum;
Bu toprak çirkef oldu, bu gökyüzü bodurum!
Ey tepetaklak ehram, başı üstünde bina;
Evde cinayet, tramvay arabasında zina!
 

Bir kitap sarayının bin dolusu iskambil;
Barajlar yıkan şarap, sebil üstüne sebil!
Ve ferman, kumardaki dört kralın buyruğu;
Başkentler haritası, yerde sarhoş kusmuğu!
Geçenler geçti seni, uçtu pabucun dama,

Öttür yem borusunu öttür, öttür, borazan!
Bitpazarında sattık, kalkamaz artık kazan!
Allahın on pulunu bekleye dursun on kul;
Bir kişiye tam dokuz, dokuz kişiye bir pul.
Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara şah olsa;
Yaşasın, kefenimin kefili karaborsa!


Kubur faresi hayat, meselesiz, gerçeksiz;
Heykel destek üstünde, benim ruhum desteksiz.
 

Siyaset kavas, ilim köle, sanat ihtilâç;
Serbest, verem ve sıtma; mahpus, gümrükte ilâç.
 

Bülbüllere emir var: Lisan öğren vakvaktan;
Bahset tarih, balığın tırmandığı kavaktan!
 

Bak, arslan hakikate, ispinoz kafesinde;
Tartılan vatana bak, dalkavuk kefesinde!
 

Mezarda kan terliyor babamın iskeleti;
Ne yaptık, ne yaptılar mukaddes emaneti?
Ah, küçük hokkabazlık, sefil aynalı dolap;
Bir şapka, bir eldiven, bir maymun ve inkılap”