Çaycuma Devlet Hastanesi’ni babasının çiftliğine dönüştüren AK Parti Çaycuma Milletvekili Ahmet Çolakoğlu’nun torpilli müdürü Fethi Kuzu, şimdi yana yakıla yaptığı kötülüklerin ortaya çıkmaması için canhıraş uğraşıyor.
Zaten hak etmediğin bir göreve siyasetçinin aparatı olarak gelmişsin, Doktorlara, hemşirelere, personele hakaret, tehdit, küfür niye ediyorsun?
Kalorifer kazancısı ortaokul mezunu bir işçiyi şef yardımcısı yapıp, memurun, personelin amiri yapıyorsun!
Çalışanları darp ettiriyorsun!
Tehdit ettiriyor, mobbing uyguluyorsun!
Hakaretler, küfürler havada uçuşuyor…
İşçiler yılda 270 saatin üzerinde fazla mesai yapamazlar.
Sen, korku iklimini inşaa etmek için kullandığın Serkan Altınok’a 5 ayda 500 saatten fazla mesai yazdırıyorsun?
Kimin parasını kime peşkeş çekiyorsunuz?
‘Milletin parasını birlikte mi sömürüyorsunuz?’ diye sorarlar.
Fethi Kuzu, 3 yıl öncede kadın bir çalışana istediğini yaptıramadığı için erkekler tuvaletinin önünde nöbet tutturmuştu.
İstediğinin ne olduğunu da buraya yazmak istemiyorum!
Çıkan haberlerin ardından kadını liyakatine göre değil, en rahat servise vermişe vermişti!
Ortası yok yani!
Rüzgar nereden eserse ona göre vaziyet alıyor.
Yaptıkları ortaya çıkınca kuzu kesiliyor!
Milletvekili torpiliyle sözleşmeyi tekrar imzalayınca yine eski tas, eski hamam devam ediyor.
İnsani değerlerden, Devlet adabından uzaklaşan her birey, her kurum kendi sonunu böyle getiriyor.
Bu yaşananlar sadece Çaycuma Devlet Hastanesi’nde yaşanmıyor.
Ereğli, Alaplı, Devrek tüm hastanelerden çok ciddi iddialar geliyor.
Sistem kendi içinde çok ciddi çöküş yaşıyor.
Yetkililer hiyerarşik düzeni bir an önce sağlamalı.
Otopark yolsuzluğu iddiası!
Bir Belediye ile ilgili çok acayip iddialar var.
Bir siyasetçinin torpille işe alınan oğlunun adı geçiyor.
Bu çocuğun en yakın arkadaşı olan Başkanın oğlunun da dolaylı olarak adı geçiyor.
20 Kişinin içinde olduğu otopark paralarının iç edildiğinden söz ediliyor.
Önceki dönemde otoparklara bakan bir-iki kişinin parayla tanıştığı belli oluyordu.
Barakada yaşarken ev, araba sahibi olmuşlardı.
Balık baş’tan koktuğu için görevden alma olmadı, dolayısıyla ortaya saçılmadı.
Çaldıklarıyla kaldılar yani!
Zonguldak dedikoduyu sever ama bazı gerçekler de önce dedikoduyla ortaya çıkıyor.
Vallahi kendime de şaşırıyorum.
Hala şaşırabiliyoruz!
Hiç kimse sandığımız gibi olmayabiliyor.
Ya önceki dönem araştırıldı 430 Bin liralık açık öyle ortaya çıktı.
Ya da bu döneme ait bir iddia.
Eğer öyleyse çok büyük skandal!
Hayret!
Zonguldak Merkez İlçe için söylüyorum.
Aslında asıl üzerinde durmamız gereken konu kentin imarsız kalması!
Önceki Belediye Başkanı Selim Alan döneminde Ankara’da buldukları plancı ile hazırlanan rant planıyla 2 bin 952 kişi mağdur olmuş, rüşvet iddiaları ayyuka çıkmıştı.
Şehir merkezindeki yeşil alanlar mahallelere kaydırılmıştı!
Şehircilik bilimine ve planlama ilkelerine uygun değildi.
Mimarlar Odası Ankara Şubesi Zonguldak temsilcisi Turhan Demirtaş, Zonguldak İdare Mahkemesi’nde dava açtı ve planlar iptal edildi.
Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem, yeni plan yapılıncaya kadar eskiye döndüklerini söylemişti.
O da mahkemelik.
Çevre Bakanlığı’nın sitesinde sorgulama yapamıyorsunuz!
Yani böyle bir beceriksizlik karşısında yerelde iktidar olan CHP’ye AK Parti’li Meclis Üyeleri sesini çıkarmıyor, saldırmıyor!
Hayret!