Aynı IP (aypi) numarasıyla defalarca farklı rumuzda yada çok tanınmış insanların adını kullanarak attığınız her yorumu yönetim panelinden görüyoruz.

Bir habere 3-5 tane aynı IP’den yorum atılıyorsa kesinlikle yayınlamıyoruz.

Algı amaçlı atılan yorumları da yayınlamıyoruz.

Yani şimdi AK Parti Zonguldak Milletvekili Ahmet Çolakoğlu’nun Kahramanmaraş’ta olduğunu, o gün mağazada battaniyeleri 500 TL’ye satmadığını aynı IP’den, farklı onlarca yorumla “O gün deprem bölgesindeydi, o satmadı” diye saçma sapan bir savunma ile bize anlatamazsınız.

Mağaza mağaza dolaşıp deprem bölgesine göndermek için battaniye arayan onlarca yardımsever vatandaşa da anlatamazsınız!    

Daha zekice bir açıklama bulsaydınız

Ama bulamazsınız…

Şimdi siz, 20 yıldır AK Partiyi Mağazasından yöneten Milletvekilinin fiş-fatura kestiğini de söylersiniz!

Aynı yorumcu Milletvekili Çolakoğlu’nun sessiz sedasız bağışlarda bulunduğunu da yazmış…

Biz o konuya girmemiştik

Ama bir bağışla,  Milletvekili olduğunu da biliyoruz!

O bağışı, topladığı 2 B arazileri ile fazlasıyla çıkardığını da herkes biliyor…

Sağ da solda “Bir bağış daha yapar, Zonguldak 1. Sıra milletvekili olurum” diyormuş!

İnananlara da Belediye Başkan adaylığı sözü veriyormuş!

Hani derler ya;

Para insan oldurur…

Hep peşinden koşturur…

Akıllıyı susturur da deliyi konuşturur…

Bu toprakların nene hatunları bitmez…

Merkez üssü Kahramanmaraş olan ve 9 ilimizi yerle bir eden deprem tüm şehirlere ateş düşürdü.

Cenazesini memleketine götürebilen seviniyor.

Kendi evini, işini idare etmekten aciz kalan insanoğlu, oturduğu sıcak koltuğundan ahkam kesiyor.

15,2 milyon insanını enkaz altından kurtarmaya çalışan Devleti’ne saldırıyor!

Akıl tutulması yaşıyoruz!

İnsanlık çok ciddi bir sınavdan geçiyor.

“Dağdaki çobanla benim oyum bir mi diyen” kafalar Devleti eleştirirken, o dağdaki çobanlar büyükbaş, küçükbaş hayvanlarını Devleti için satıyor!

Şehirlilerin beğenmediği köylüler, nineler ahırındaki tek tosununu satıp, “Alın bunu depremzedelere kullanın” diye Devleti’ne veriyor…

Başı örtülü o yaşlı kadınlar yardım merkezlerine sırtlarında çuval taşıyor…

Üstünde paltosu olmayan köylü dedem, evindeki patates çuvalını yardım merkezine götürüyor…

Bartın’ın köyündeki kadınlar imece ile ekmek yapıp deprem bölgesine gönderiyor…

Gerçekten çok ciddi bir sınavdan geçiyoruz!

Bir yanımız enkaz, bir yanımız umut!

Bu toprakların nene hatunları var oldukça umut da var…

Kendinize pay çıkarmayın!

Zonguldaklı maden işçisi, bu toprakların en mazlum çalışanıdır.

Geçmişte zorla maden ocaklarına sokulan işçiler, şimdi; kurum yöneticileri ve sendikacıların koltuk ve makam paslaşmasında ezilen taraf oluyor.

Türkiye Taşkömürü Kurumu’nun (TTK) beyaz yakalıları maden işçisinin sırtına basıp yükseliyor.

Kurumu ele geçiren Enerji Bir Sen ha keza öyle!

Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) maden işçisinin sırtına yük, abanın altında sopa gibi!

O yüzden hiç kimse Maden işçisinin depremde gösterdiği üstün insani davranıştan kendine pay çıkarmasın!

Hele hele birkaç aile hariç, Amasra Maden şehit yakınlarına baş sağlığına gitme lüzumu hissetmeyen, madenciler ölünce sırtını dönen, madenciler başarılı olunca koşa koşa giden GMİS Genel Başkanı Hakan Yeşil…